Diyanet İşleri Başkanlığı’nın düzenlediği Kutlu Doğum Haftası açılış programında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Müslümanların yaşadığı sıkıntılara değindi. Erdoğan, “İslam dünyası sadece paramparça bir görüntü içinde olmakla kalmıyor, her yerde kardeşin kardeşi öldürdüğü vahim bir tablo önümüze çıkıyor. Suriye, Irak, Yemen, Libya, Filistin, Myanmar, Türkistan başta olmak üzere pek çok yerde on milyonlarca Müslüman muhacir durumuna düşürüldü.” dedi.

İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen Kutlu Doğum Haftası açılış programına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Ahmet Davutoğlu, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez katıldı. Program Türk Tasavvuf Müziği ve Kur’an tilaveti ile başladı.
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in konuşmasından sonra kürsüye çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Müslümanların içine düştüğü sıkıntılardan bahsederek birlikte yaşama çağrısında bulundu. “Bu yıl Hz. Peygamber ve Birlikte Yaşama Ahlakı mesajı ile idrak edeceğimiz Kutlu Doğum’un Alem-i İslam ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum.” Bir kez daha Hz. Nebi’yi tüm kalbimizle, tüm ruhumuzla anmamıza vesile olan bu güzel programı düzenledikleri için Diyanet İşleri Başkanlığımıza, Sayın Başkan’a teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.

Müslümanların çetin bir imtihanla karşı karşıya olduğunu kaydeden Erdoğan, “Acaba bu imtihanı başarabiliyor muyuz? Başarmanın ötesinde böyle bir derdimiz var mı? Zulmün, katliamın, terörün, işkencenin ve elbette dinimizce ve Peygamberimizce kötülenmiş yasaklanmış fiilin, dünyanın dört bir yanında her an işlendiği bir dönemden geçiyoruz.” ifadelerini kullandı.

‘KARDEŞİN KARDEŞİ ÖLDÜRDÜĞÜ VAHİM BİR TABLO VAR’

İslam ülkelerindeki çatışmalara ve Batı’da yükselen İslamofobiye değinen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Batı’da giderek yaygınlaşan islamofobi kitabımız ve peygamberimiz başta olmak üzere tüm kutsallarımıza yönelik topyekun bir saldırı haline dönüşüyor. Kendileri ciddi bir inanç buhranı yaşayan Batı toplumlarının İslam’ı ve Müslümanları hedef alarak buradan çıkış yolu aramak gibi çok yanlış bir yola girdiklerini üzüntüyle müşahede ediyoruz. Diğer yandan İslam dünyası sadece paramparça bir görüntü içinde olmakla kalmıyor, her yerde kardeşin kardeşi öldürdüğü vahim bir tablo önümüze çıkıyor. Suriye, Irak, Yemen, Libya, Filistin, Myanmar, Türkistan başta olmak üzere pek çok yerde on milyonlarca Müslüman muhacir durumuna düşürüldü. Biz Türkiye olarak ülkemize gelen muhacir kardeşlerimize her türlü yardımı yapıyor, her türlü kolaylığı gösteriyoruz. Birlikte yaşama ahlakına sıkı sıkıya sarılarak tüm imkanlarımızı seferber ediyor, kapılarımızı ve yüreğimizi açık tutuyoruz. Çünkü bizde bir Ensar kültürü var. Diğer İslam ülkelerinde aynı durumun söz konusu olduğunu söyleyemeyiz. Müslümanların büyük bir bölümü kardeşine Ensar olma imtihanın başarı ile çıkamadı, çıkamıyor. Diğer yanda Afrika’da her konuda olduğu gibi din konusunda da adaletsiz ve insafsız bir yarış söz konusu. Bu kıtada akla ve vicdana seslenen, aklı ve vicdanı esir eden her ikisinin arasında çok çetin bir mücadeleye şahitlik ediyoruz.”

‘DEAŞ GİBİ TERÖR ÖRGÜTLERİ TAHRİBATA YOL AÇIYOR’

Yemen’deki DEAŞ’ın bir terör örgütü olduğunu ve İslam’a büyük zarar verdiğini kaydeden Erdoğan, “DEAŞ gibi terör örgütlerinin yol açtığı tahribatlar İslam düşmanlarının çabalarını dahi geride bırakacak düzeye ulaşmış durumda. Bu tür gelişmeler Müslümanları daha büyük sıkıntılara maruz bırakmanın ötesinde, olumlu herhangi bir amaca hizmet etmiyor. İslam’a yanlış bakışlar getiriyor. Olumsuz bakışlar getiriyor.” dedi.

‘MEZHEBİNİ DİN EDİNMİŞ OLANLARLA BAŞIMIZ DERTTE’

İslam toplumlarındaki mezhepçiliğe ve bunun üzerinden yaşanan çatışmalara değinen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Her türlü asabiyeti, ırkçılığı, ayrımcılığı ayakları altına aldığını ifade eden Efendimizin işaret ettiği kardeşlik bağlarına ne çok ihtiyacımız olduğunu görüyoruz. Mezhepçilik şu an İslam dünyasını paramparça ediyor. Ümmeti paramparça ediyor. Bunu bizzat yaşıyoruz. Irak’ta, Suriye’de Filistin’de Yemen’de bunu görüyoruz. Acımasızca Müslüman Müslümanı öldürüyor. Sadece mezhebi farklılık, bu kadar açık. Bunları bizzat siyasetçi olarak biz de yaşıyoruz. Açık net bizim Sünnilik diye bir dinimiz yoktur Şia diye bir dinimiz yoktur tek dinimiz İslam’dır bunu böyle bilmek lazım. Ne yazık ki mezhebini din edinmiş olanlarla başımız dertte”

‘NİCE HÜKÜMDARLAR İZ BIRAKMADAN GİTTİ’

Zulmeden güçlere atıfta bulunan Erdoğan, “Bir dönem adeta dünyayı titreten kasıp kavuran nice kavimler, nice hükümdarlar bir süre sonra geride iz bırakmamacasına yok olup gitmişlerdir. Biz, sahibi Allah olan bir dinin mensupları olarak böyle bir akıbete asla duçar olmayacağımızı biliyoruz, buna inanıyoruz. Yeter ki haset ve kin gibi geçmişte pek çok toplumu yok eden hastalıkların pençesine düşmeyelim. Hz. Nebi’nin yolundan bir milim olsun sapmayalım.” ifadelerini kullandı.