Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, katıldığı toplu açılış töreninde HDP, başta olmak üzere muhalefet partilerini eleştirdi. Halka seslenen Erdoğan, “Öyle rehavet içinde ‘kuru kuruya oturalım, 7 Haziran’da da oyumuzu verelim’ yok. Çok çalışacaksınız. Burada tarihi bir görev var.” dedi.

Sultangazi Belediyesi’nin toplu açılış törenine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra Avrupa Birliği Başkanı Volkan Bozkır, İstanbul Valisi Vasip Şahin ve belediye yetkilileri de katıldı. Programa katılan vatandaşlar dev bir Türk bayrağı açtı.

Açılış öncesi kürsüye çıkan Erdoğan’ın hedefinde yine muhalefet partileri vardı. İstanbul’a yapılan yatırımların zarar etmeyeceğine vurgu yapan Erdoğan, “40 yıllık siyasi hayatımızın büyük bir bölümünü İstanbul’da geçirdik. İstanbul için çalıştık, İstanbul’dan aldığımız ilhamla Türkiye için çalıştık. Türkiye'den aldığımız ilhamla tüm dünyadaki mazlumlara, mağdurlara el uzatmak için çalıştık. 2014 yılında Türkiye’nin dünyaya yaptığı yardım, tüm donörler dediğimiz bu yardım eden ülkeler arasında Türkiye 2014 itibariyle 4,5 milyara çıktı. Biz geldiğimizde bu 45 milyondu. Veren el alan elden üstündür. Göreve geldik, Türkiye’nin IMF’ye borcu 23,5 milyar dolardı. Merkez bankasının kasasında 27,5 milyar dolar vardı. Şimdi 122 milyar dolar var. Birileri bu kasadaki paraya göz dikmişler. Bunları nasıl sıfırlarız diye bunun gayreti içindeler.” şeklinde konuştu.

Demirtaş’ın ‘Taksim işçilerin Kabe’sidir’ sözü üzerinden HDP’ye yüklenen Erdoğan, şunları söyledi: “Terör örgütünün arkasında olduğu bir hareket, ‘Taksim işçilerin Kâbe’sidir’ diyor. Bizim Kabe’miz Mekke’dedir. Özellikle Güneydoğulu Kürt kardeşlerime sesleniyorum; bu oyuna gelmeyeceksiniz değil mi, bu oyunu bozacaksınız değil mi? Geçenlerde Batman, Diyarbakır, Siirt, Van hep tehdit… Ondan sonra demokrasi diyorlar, barış diyorlar, özgürlük diyorlar. 6, 7, 8 Ekim’deki olayları bir kenara koymak mümkün mü? 40 tane, 50 tane vatandaşımızın ölümüne neden olanları görmemek mümkün mü? Yasin Börü’yü 5. kattan atarak onu şehit edenleri görmemek mümkün mü? Benim samimi dürüst Kürt kardeşlerim var, dindar Kürk kardeşlerim var. Ama bakıyorsunuz Diyarbakır’da sözde bir müftü, bunların adayı oluyor. Yaptığı açıklamaya bakın; ‘eğer partimin dini Zerdüştlük olsa beni yeni oradan aday olurum’ diyor. Ayak kaydı mı kötü kayar, İblis’in ayağı nasıl kaydıysa o da kayar. Hiç bu işin şakası yok. Onun için çok çalışmak gerekiyor, öyle rehavet içinde kuru kuruya oturalım, 7 Haziran’da da oyumuzu verelim yok. Çok çalışacaksınız. Burada tarihi bir görev var. Yılmak yok. Korkuyu korkutacaksınız, bu önemli. Şurada çok az zaman kaldı. Buradan çok farklı bir çıkışın olması lazım. Hacı Bektaşi’nin ifadesi ile bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız.”