Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen 'Rizeliler Buluşuyor' etkinliğinde katılımcılara hitap etti. Erdoğan, "Geçtiğimiz günlerde bir televizyon kanalının spikeri Rize’ye gitmiş. Bunu duydunuz mu yoksa? Orada bir program yapıyor. Oradaki hemşerilerime güya benim aleyhimde, hizmetlerimizi aleyhinde bazı şeyler söyletecek. Hemşerilerimden laf alamayınca, araya girip kafasındakileri kendi söylüyor. Yahu Rizeli bu oyuna gelir mi? Hepsi de aslanlar gibi yapılan hizmetleri bir bir anlattı." dedi.

'Rizeliler Buluşuyor' etkinliğine katılan Erdoğan hemşehrilerine konuştu. Bir spikerin memleketine giderek halkın aleyhinde konuşmalarını istediğini söyleyen Erdoğan, "Geçtiğimiz günlerde bir televizyon kanalının spikeri Rize’ye gitmiş. Bunu duydunuz mu yoksa? Orada bir program yapıyor. Oradaki hemşerilerime güya benim aleyhimde, hizmetlerimizi aleyhinde bazı şeyler söyletecek. Hemşerilerimden laf alamayınca, araya girip kafasındakileri kendi söylüyor. Ama benim hemşerilerim meydanı boş bırakır mı? Erkeğiyle kadınıyla çıkıyor, çatır çatır tüm gerçekleri, tüm doğruları mikrofona ifade ediyor. O televizyon spikeri hemşerilerimin sözlerini dinlemek yerine önce ara veriyor, sonra da yayını tümden kesiyor. İşte bunların maalesef karakteri bu, yapısı bu... Bunların dertleri milleti dinlemek değil, kendi söylemek istediklerini oradaki insanların ağzından almaya çalışıyorlar. Yahu Rizeli bu oyuna gelir mi? Hepsi de aslanlar gibi yapılan hizmetleri bir bir anlattı. Muhalefet partilerinin hesapsız, kitapsız vaatlerinin ipliğini pazara çıkardı. Hepsinin de diline sağlık gönlüne sağlık. Gazeteci televizyoncu kisvesi altında, muhalefetin borazanlığını yapanlar inşallah gerekli dersi almışlardır. Bu hadise aslında bizim 40 yıllık verdiğimiz siyasi hayatımızdaki mücadelenin bir özeti. Biz manşetlerle çarpışa çarpışa bugünlere geldik. Manşetlerin desteğiyle gelmedik. Manşetlerin desteğiyle bu güne gelmedik." diye konuştu.

Erdoğan konuşmasında şöyle devam etti: "1994 yılında, büyükşehir başkanlığı adaylığım sırasında da bir televizyon kanalında yine böyle bir tezgah kurmuşlardı. Üsküdar’daki evimin imarı olmayışı nedeniyle beni köşeye sıkıştıracaklarını sanıyorlardı. Biz zaten bu sorunları çözmek için geliyorduk, belediye başkanlığına bu nedenle aday olmuştuk. Nitekim göreve geldik ve bu sorunları çözmeye başladık. Şimdi de gerek başbakanlığım döneminde, gerek cumhurbaşkanlığım döneminde kentsel dönüşümle bunları çözmenin gayreti içindeyiz. Hukuksuz ve adaletsiz şekilde cezaevine girdiğimde o başlıkları atan manşetlerden sevinç naraları çıkıyordu. Başbakanlığım döneminde de aynı tavrı ortaya koydular. Bugünde hala yüzde 52 oyla Cumhurbaşkanı olmuş şahsıma yüzde 50 oyla ülkeyi yöneten iktidara onun kadrolarına bitmeyen bir kinle saldırıyorlar."