Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme eski Bakanı Lütfi Elvan, Türkiye'de basın özgürlüğü olmadığı yönündeki eleştirilerin karalama kampanyası olduğunu ileri sürerek, tutuklu birçok gazetecinin adam öldürmek ya da kaçakçılık gibi suçlardan cezaevinde olduğunu iddia etti. Elvan, bir gazetecinin, "Beni de adam öldürdüğüm ya da terörist olduğum için mi akredite etmiyorsunuz?" sorusuna ise cevap vermedi.

Elvan, seçim bölgesi Antalya'da Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, AK Parti İl Başkanı Rıza Sümer ve beraberindekilerle birlikte Antalya Gazeteciler Cemiyeti'ni (AGC) ziyaret etti. AGC Başkanı Mevlüt Yeni ve yönetim kurulu üyeleriyle bir süre sohbet eden Elvan, ardından basın toplantısında konuştuktan sonra soruları cevapladı. Freedom House'ın 2015 Basın Özgürlüğü Raporu'nda, Türkiye'nin, 'Basını özgür olmayan ülkeler' arasında yer aldığı ve geçen seneye göre 3 sıra birden gerilediği hatırlatılarak, "İktidar olarak bundan rahatsız mısınız?" sorusuna Elvan, "Bu, gerçeği yansıtmıyor." karşılığını verdi. ABD'de, Fransa'da olaylar olmasına rağmen basının görüntü almasına müsaade edilmediğini savunan, ancak Gezi olayları sırasında CNN'nin Taksim Meydanı'ndan 24 saat yayın yaptığını ifade eden Elvan, sabahtan akşama kadar partileri aleyhine yayın yapan kanallar olmasını, Türkiye'de basın özgürlüğü bulunduğuna delil olarak gösterdi.

Cezaevindeki birçok gazetecinin, mesleki faaliyetlerinden ötürü değil de adam öldürmek, kaçakçılık yapmak gibi suçlardan tutuklu olduğunu ileri süren Lütfi Elvan, ayrıca ülkenin de büyümeye devam ettiğini iddia etti. Elvan, "Ben şunu söyleyeyim; bu, Türkiye'ye yönelik bir karalama kampanyasından başka bir şey değil. Türkiye, büyümeye ve güçlenmeye devam ediyor. Bunun farkında olalım. Bakınız Avrupa ekonomisi daralıp küçülürken Türkiye büyüyor, güçleniyor. Bu istikrarın, bu büyümenin mutlaka devam etmesi gerekir. Basın özgürlüğü alanındaki o söylenenlere de kesinlikle katılmıyorum." diye konuştu.

Lütfi Elvan, basınının özgür olduğunu iddia ettiği Türkiye'de, iktidarın akreditasyon uyguladığı ve çalışanları birçok programa alınmayan bir basın kuruluşunun temsilcisi olduğunu dile getiren bir gazetecinin, "Beni, terörist olduğum ya da insan öldürdüğüm için mi sizin iktidarınız akredite etmiyor." çıkışına ise sessiz kaldı.

"ONU EFGAN BEY'E SORUN"

Aynı basın mensubunun sorusu üzerine, yasa gereği görevinden istifa ettiği Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nın bir uçağı bir de helikopteri olduğunu açıklayan Lütfi Elvan, bu iki ulaşım aracını bakanlığı döneminde gerekli olduğunda, kullanımına ilişkin düzenleme çerçevesinde kullandığını söyledi. Efgan Ala'nın da kendisi gibi bakanlıktan istifa etmesine, hatta milletvekili bile olmamasına rağmen İçişleri Bakanlığı'na ait bir uçağı hala nasıl kullanabildiği sorulan Lütfi Elvan, "Onu Efgan Bey'e soracaksınız." karşılığını verdi.

MUHABİR BAKANA SORU SORDU, CEMİYET BAŞKANI "BUNUN YERİ Mİ?" DEDİ

Bu arada, Lütfi Elvan'ın AGC ziyaretinde ilginç anlar da yaşandı. AGC Başkanı Mevlüt Yeni'nin, ağırlıklı olarak Antalya'yla ilgili ulaşım projeleri hakkında konuşan Lütfi Elvan'dan talepleri oldu. Gazeteci Yeni, gazetecilerin özlük haklarının iyileştirilmesini istedi. Gazetecilerin ucuz uçak bileti ve indirimli telefon hattı gibi imkanlardan yararlandırılmasını talep eden Mevlüt Yeni, ayrıca kurumun akreditasyona maruz kaldığını ifade eden gazetecinin sorusuna, "Bunun yeri mi?" karşılığını verdi. Toplantının sonunda Lütfi Elvan'a, AGC flaması hediye edildiği sırada, anahtara yanlışlıkla dokunulması üzerine elektrik kesildi. Bu sırada salonda 'paraleller yapmıştır', 'kedidir' gibi ifadeler duyuldu.