Bağımsız İzmir Milletvekili ve bağımsız aday İlhan İşbilen, İstanbul eski Mali Şube Müdürü Yakub Saygılı’nın İzmir’deki ailesini Miraç Kandili’nde ziyaret etti. Saygılı, 17 Aralık operasyonlarından sonra görevden alınıp 22 Temmuz sahur operasyonu kapsamında tutuklanıp Silivri Cezaevi'ne koyulmuştu. Bayraklı ilçesindeki eve giden İşbilen, baba Rasim Saygılı tarafından karşılandı. Her hafta Silivri’ye yanlarına gittiğini belirten İşbilen, sıkıntılarını dinlediğini, arzu ve istekleri doğrultusunda gerekli yerlerle irtibata geçtiğini söyledi. Oyunların Allah tarafından bilindiğini belirten baba Saygılı ise, “Cenab–ı Allah bildiği gibi yapsın, o en iyisini biliyor. Onların bir hesabı varsa Allah'ın da bir hesabı var.” diye konuştu.

Silivri’ye belirli aralıklarla ziyarete gittiğini söyleyen İşbilen, şunları kaydetti: “Bu ziyaret ettiğim insanlardan birisi, Sayın Yakub Saygılı idi. Yaptığımız diyaloglardan dolayı babasını merak etmiştim. O merakımla böyle bir Miraç Kandili gününde, hem Rasim Bey'i ziyaret etmek hem de böyle bir evlat yetiştirdiği için kendisine teşekkür etmek için evinde bulunuyorum. Hakikaten Sayın Yakub Saygılı’nın anlattığı bir baba buldum karşımda; fevkalade dinamik, mütevazi ve genç. Kimseyi kabul etmiyorlarmış, bizi kabul ettiler sağolsunlar. Şöyle bir şey duydum, "Evladımın her şeyinden eminim. Dünyadaki emniyet camiasıyla görev yaptı." dedi. Onlardan, 'Gel bizim ülkemizde kal, çalış.' diye teklifler aldığını Rasim Bey bize anlattı. Sayın Saygılı’nın bunları reddettiğini ve ülkesinde daha çok kendisine ihtiyaç duyduğunu söylemesi üzerine daha çok sevindim. Bu kadar vatanperver insanlar, nasıl oluyor da Silivri gibi bir yerde bulunduruluyor, hayretler içindeyim. Rasim Saygılı, 1968 yılında buraya yerleşti. Bol bol çayını içtik, çok teşekkür ederiz. Rasim Bey'e Yakub Saygılı’nın notlarını okuyacaktım fakat kendisi hislendiği için vazgeçtim.”

'MERAL AKŞENER’E İFTİRA ATANLAR KAYAYA TOSLADI'

Milletvekili İşbilen, Meral Akşener’e atılan çirkin iftirayı da kınadı. İşbilen, şunları söyledi: “Belli bazı şeyler için tutardı belki ama öyle birisine bu şeyi attılar ki hiç olmadı. Dağa mı tosladılar desem, kayaya mı vurdular desem yeridir. Şimdi Meral Akşener Hanım 20, 21, 23 ve 24. dönemlerde milletvekili ve şu anda 24. dönemde de TBMM Başkan Vekili. Bu hanımefendinin oturum başkanlıklarındaki tutumunu, kendisinin üslubuyla Meclis'i yönetmesini herhalde benim gibi herkes seyrettiler. Böyle bir hanımefendiye, böyle bir anneye, tam da Anneler Günü'nde kalkıp da böyle bir iftira atılmasını nereye bağlamak lazım? Herhalde 96, 97 yıllarına bağlamak lazım. Doğrusu direkt aklıma gelen bu oldu. Hanımefendinin o yıllardaki İçişleri Bakanlığı yaptığı zamanki o dik duruşu, böyle Anneler Günü'nde yapılması herkes tarafından şaşkınlıkla, infialle karşılandı. Bunu söyleyenler, isterdim ki keşke Meral Hanım'ı az da olsa tanısalardı, görselerdi. O zaman bunu yapmaları mümkün değildi. Hiç tanımadan, bir televizyonda otururken bunu atıyorsunuz, böyle bir şey olmaz. İçişleri Bakanlığı yaptığı o yıllarda dik duruşu yapacak kimse yoktu. Mümkün değil ama o olmayanı yaptığı için bugün de ona, olmayacak olan iftirayı attı ama tutmadı. Çok sert bir kayaya vurdular. Meral Hanım bunu affetmez, arkasını da bırakmaz. Merak etmesin, koskoca bir Türkiye arkasında.”