Sanatçı Ferhat Tunç, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)’ne açtığı dava sonucu Türkiye’nin ödemeye mahkum olduğu parayı Kobani için bağışlayacağını söyledi.

Halkların Demokrasi Partisi Edirne İl Olağan Kongresi katılarak mini bir konser veren Tunç, çıkışta konuyla ilgili olarak gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. AİHM’in kendi şahsında verdiği mahkûmiyet kararının Türkiye’de ifade ve düşünce özgürlüğünün olmadığını ortaya koyduğunu vurgulayan Tunç, Türkiye’nin bugüne kadar düşüncelerinden dolayı yargıladığı aydınlarla, sanatçılarla ilgili kararların uluslararası hukukta bir meşruiyetinin olmadığını gösterdiğini ifade etti.

İktidarın bir yandan bu tür cezalarla Avrupa İnsanları Mahkemesi’nde mahkûm edilirken diğer taraftan da bu ülkede demokrasi, düşünce ve ifade özgürlüğünün olduğunu söylemeye devam ettiğini kaydeden Tunç, bunun büyük bir yalan olduğunu açıkladı.

Hakkında sayısız davaların olduğunu kaydeden Ferhat Tunç, “Hakkımda açılan davaların sayısız olduğunu belirtmeliyim. Ama bu davalardan birkaç tanesini Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşımıştım. Bir tanesi sonuçlandı ama daha sonuçlanmayı bekleyen davalar olduğunu belirtmek durumundayım.” dedi.

Bu davadan Türkiye’nin 4 bin 500 Euro tazminat ödemeye mahkum edildiğini açıklayan Ferhat Tunç, bu parayı da Kobani’deki yeni inşaat sürecine bağışlayacağını ifade etti.

Bu aslında iktidarın ve özellikle de Cumhurbaşkanı’nın “Kobani düştü, düşecek” yaklaşımına bir yanıt olduğunu vurgulayan Tunç, “Kobani tahrip oldu ama düşmedi. Bu inşaat süreciyle yepyeni bir Kobani ile karşılaşacağımızı belirtmek durumundayım.” diye konuştu.

2003 yılında Aydın’da yaptığı bir konuşma nedeniyle kendisine dava açıldığını hatırlatan Tunç, “Aydın’da hakkımda açılan bu davada benim sadece şarkı söylemek için izin aldığımı, ama konuşma yaptığım için konuşma yapmamı izin kapsamında görülmediği ifadesi vardı. Bu trajikomik bir olaydı. AİHM gerekçesiyle sanatçılar hayatın her alanında şarkılarını söylediği gibi seyircisi ve dinleyicisi ile düşüncelerini paylaşabilir. Dolasıyla bu dava konusu edilemez, ceza konusu edilemez. Türkiye’nin mahkum edilmesi nedeni bu. Yaptığım konuşmanın içeriğinden yola çıkarak ceza almış değildim. Şarkı söylemem dışında konuşma yaptığım için trajikomik bir olayla karşı karşı kaldım. Derdimizi anlatamadık. Dolasıyla gıyabımda karar çıktı. Cezalandırıldık. Üç ay hapis cezası almıştım ben. Bunun bir şekilde AİHM’de Türkiye aleyhinde sonuçlandı.” açıklamasında bulundu.