Fethullah Gülen Hocaefendi’nin avukatları, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın müvekkili aleyhine hazırladığı iddianame ile ilgili açıklama yaptı. Avukatlar, “İnsaf ve vicdan sahibi herkes suçlamaların haksız ve yersiz olduğunu görecektir.” dedi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından HTS kayıtlan üzerinden kurgulamaya çalışılmış bir örgüt suçlaması ile dava açıldığına dair haberler yapılmıştır. Bir yapının terör örgütü olup olmadığına emniyet değerlendirmesi ya da savcılık iddianamesi ile karar verilemez. Emniyet tarafından bir kişi ya da grubun terör örgütü mensubu ve grubu olduğuna karar verebilmesinin önünün açılması, herkes için telafisi imkansız sonuçlar doğuracaktır. Bir yapının örgüt olduğuna ancak Yargıtay Ceza Dairesi tarafından verilecek bir onama kararı sonrasında karar verilebilir.

Bu şekilde bir karar verilebilmesi için de iddia edilen suçun hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ve maddi kanıtlarla ortaya konulmalıdır. Tahmin ve değerlendirmeye dayalı olarak hazırlanılan bir rapor, bir sevk yazısı ya da bir iddianame ile hiç kimseye terör örgütü mensubu denilemez.

Var olduğu iddia edilen örgütün Sayın Fethullah Gülen'le irtibatı olarak bir kişinin evinde çıkan iki adet CD'nin gösterilmesi iddiaların mesnetsiz ve haksızlığını göstermektedir. Aynı kurumda çalışan emniyet mensuplarının birbirlerini aradığı gerekçe gösterilerek açılan bu dava olsa olsa HTS örgütü davası olur.

Nasıl bir örgüt emniyeti ele geçirir ama gizli bilgileri bir polis memuru ile gizli bir şekilde dışarı çıkarmaya çalışır? Resmi ekip otosunu çalan ve satan kişi nasıl emniyeti ele geçirmiş bir örgüt mensubu olur? Nasıl bir örgüt ki, emniyete ait çelik yelek, polis yeleği, polis şapkası, biber gazı çalmak ihtiyacı hisseder.

Resmi ekip aracını çalarak siyasi gayeler elde etmek amacıyla kullanmak istenildiği iddiası bile açılan davanın mesnetsiz ve kurgu olduğunu göstermek için yeterlidir. Aynı birimde çalışan emniyet mensuplarının telefonlarının aynı baz istasyonunda sinyal verdiği gibi bir gerekçe ile açılan bu dava örgüt suçlamasının siyasi olduğunu kanıtlaması açısından isabetli olacaktır.

Bilinmelidir ki, bir suçun var olduğu soruşturma makamları tarafından ona verilen isimle değil maddi delillerle anlaşılır. Dosyayı inceleyen insaf ve vicdan sahibi herkes suçlamaların haksız ve yersiz olduğunu görecektir. Kamuoyuna saygı ile duyurulur.”