HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, iktidarın faili meçhul cinayetlerin çözülmesi konusunda mücadele etmediğini söyledi. Yüksekdağ, "Bugün Türkiye'nin adalete ekmek kadar su kadar nefes kadar ihtiyacı var. Artık Türkiye toplumu nefes alamıyor. Bu siyasi iktidar, darbeci ve kirli savaş siyasetine dayanan iktidar artık Türkiye'nin nefes borularını tıkıyor. Artık bizim nefesimizi özgürleştirmemiz lazım." dedi.

1994 yılında faili meçhul cinayete kurban giden Savaş Buldan, Hacı Karay ve Adnan Yıldırım ölümlerinin 21. yılında Avcılar Mezarlığı'nda anıldı. Törene Savaş Buldan'ın eşi Pervin Buldan, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Hacı Karay ve Adnan Yıldırım'ın yakınları ile bazı partililer katıldı. Törende Savaş Buldan ve arkadaşları için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunulduktan sonra Kur'an-ı Kerim okundu ve dualar edildi.

Anmanın ardından basın mensuplarının sorularını cevaplayan Yüksekdağ, Türkiye'nin faili meçhul cinayetlerle yüzleşmesi gerektiğini belirtti. Yüksekdağ, Kürt işadamlarının ve katledilen, kaybedilen faili meçhullerde insanların hesabı yerde kalmaya devam ettikçe ve onları katledenler aklanmaya ve cezasızlıkla ödüllendirilmeye devam ettikçe Türkiye'nin, AKP hükümetinin ve bugünkü siyasi partilerin peşini bırakmayacağını söyledi. Bugünkü siyasetçilerin bunu görmesi gerektiğinin altını çizen Figen Yüksekdağ, "7 Haziran seçimlerinde bütün Türkiye seçim yapacak. Adalet mi karanlık mı seçimi yapacak. Bugün Türkiye'nin adalete ekmek kadar, su kadar, nefes kadar ihtiyacı var. Artık Türkiye toplumu nefes alamıyor. Bu siyasi iktidar, darbeci ve kirli savaş siyasetine dayanan iktidar artık Türkiye'nin nefes borularını tıkıyor. Artık bizim nefesimizi özgürleştirmemiz lazım." şeklinde konuştu.

7 Haziran'daki seçimlere dikkat çeken Yüksekdağ, şu ifadeleri kullandı: "Birleşen halklarımızın gücüyle ve zaferiyle adaletin tesis edildiği bir yaşamı hep birlikte inşa edeceğiz. Biz bugün Savaş'ın ve bütün şehitlerimizin mezarı başında anısı huzurunda bir kere daha onlara söz veriyoruz. Bu ülkenin değerli canlarına, iyi yürekli insanlarına bir kere daha söz veriyoruz. Onların ölümüne, şehadetine yol açan bu karanlıkla bir kere daha mutlaka yüzleşeceğiz."