İstanbul Gezi Parkı’nda yaşanan olayların 2. yıldönümü nedeniyle Sivas’ta Emek ve Demokrasi Güçleri Platformu üyeleri anma etkinliği düzenledi. Kent Meydanında toplanan sivil toplum temsilcileri, Gezi Parkı olaylarından hükümeti sorumlu tutarak, iktidarın hala ezmeyi ve yok etmeyi öngören bir dil ve politikada ısrar ettiğini dile getirdi.

KESK, Eğitim Sen, Halk Evleri, SES, Birleşik Haziran Hareketi, SDP, Dev Genç üyelerinin katıldığı etkinlikte CHP milletvekili adayları Ali Akyıldız, Haydar Gölbaşı ile Baki Çoban da yer aldı. Etkinlikte Gezi ile ilgili pankartlar açan ve iktidar aleyhine sloganlar atan grup adına açıklama yapan KESK Dönem Sözcüsü Serkan Çelikgün, Gezi Parkı'nda yağmaya, talana karşı başlayan nöbet AK Parti'nin baskı ve zulmüne karşı birleşen milyonların mücadelesinde sürmeye devam ettiğini belirterek, "Her şey 3-5 ağaç için başladı, ancak bugün o ağaçların yeşeren dalları gibi eşitlik, özgürlük ve demokrasi talebi tüm ülkeyi sarmış durumda. 31 Mayıs'ta AKP'nin zulüm ve baskı düzenine karşı gelişen tepki ve itirazlar, Türkiye'nin dört bir yanına dalga dalga yayılan halk direnişine dönüştü. Milyonlar her türlü baskıya rağmen kararlılıkla taleplerini savundu, teslim olmadı, olmuyor, olmayacak." diye konuştu.

'EZMEYİ VE YOK ETMEYİ ÖNGÖREN BİR POLİTİKADA ISRAR EDİYORLAR'

Gezi'de korku imparatorluğu yaratmayı amaçlayan otoriter, dayatmacı ve baskıcı politikalara karşı ayağa kalkan halkın, 'artık yeter' dediğini kaydeden Serkan Çelikgün, AK Parti'nin hala ezmeyi ve yok etmeyi öngören bir dil ve politikada ısrar ettiğini savunarak, şöyle devam etti:

"Demokratik ve meşru talepleri için alanlara çıkan herkes düşman olarak görülüyor, vuruluyor, gözaltına alınıyor, tutuklanıyor. Polis devletini kurumsallaştırmak, hukuk dışılıklara kılıf uydurmak, yargılanmaktan kurtulmak için habire yasalar hazırlıyorlar, saraylar kuruyorlar. Yandaş medya özel savaş lobisi gibi çalışıyor, toplumsal muhalefeti etkisizleştirmek için her tür yalanı ve dezenformasyonu yapıyor. Ancak güçlü bir akıntıya kürek çekmenin nafile olduğunu, baskı ve zor karşısında halkın er ya da geç ayağa kalkacağını ve ok yaydan çıktıktan sonra durdurulamayacağı gerçeğini unutuyorlar. Her türlü baskıya, karalamaya, hukuku askıya alan uygulamalara, yalan ve dolana karşı haklı, meşru ve kararlı mücadelemiz bu faşizan düzene karşı devam edecektir." Grup daha sonra alandan ayrıldı.