Gezi Parkı eylemleri kapsamında Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP) üyelerininde sanıkları arasında bulunduğu davada, molotoflar nedeniyle alev alan ve arızalanan TOMA içerisinde bulunan polisler şikayetçi oldu. Duruşmada 4 polisin şikayetçi olarak davaya katılmalarına karar verildi.

İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya 3 tutuksuz sanık katıldı. Duruşmada, şikayetçi 4 polis memuru dinlendi. Polislerden İsmail K., olay yerinde 50-60 kişi bulunduğunu ve SDP binasının girişinde gösteri yapanların yüzlerinin kapalı olduğunu söyledi. Kendisine atılan taşlar sebebiyle yaralandığını ve yere düştüğünü anlatan polis memuru, “Çok sayıda molotof atıldı. Yüzleri kapalı olduğu için kimin taş attığını ve mukavemet ettiğini görmedim." dedi.

Müşteki polislerden Rasim S. ve Hanifi K., olaylara müdahale eden TOMA aracının içinde olduklarını belirtti. Grubun kendilerine yönelik yoğun bir saldırısı olduğunu ve molotofkokteyli atıldığını belirten polisler, araçlarının yanıp arıza yaptığını kaydetti. Eylemcilerin yüzleri kapalı olduğu için kendilerine saldıranları görmedikleri ifade ettiler.

Polis memuru Salih A. da gözaltına alınma ile ilgili işlemleri yerine getirdiği sırada başına bir madde gelmesiyle yaralandığı söyledi. Başına beş dikiş atıldığını ve o maddeyi kimin attığını görmediğini ifade etti.

Polisler, sanıklardan şikayetçi olduklarını belirterek davaya müdahil olma talebelinde bulundu.
Duruşmada savunma yapan sanıklardan Tuyfur Görgel, motorsikletiyle et dağıtımı yaptığı için Taksim'e gittiğini, gazdan kaçan grupla birlikte bir binaya girdiğini savundu. Gaz bombasını kendinden uzaklaştırdığını anlatan Görgel, polislere taş atmadığını, herhangi bir araca zarar vermediği ileri sürdü. Herhangi bir örgüt üyesi olmadığını belirten Görgel suçlamaları kabul etmedi.
Sanık Doğukan Öci de, "Olay günü Gezi Parkı'nda gaz kapsülü ile yaralandığım için beyin travması geçirdim. Kesinlikle molotofkokteyli atmadım. Herhangi bir örgüt üyesi değilim, propaganda yapmadım, polislere mukavemet etmedim ve kamu malına zarar vermedim. Suçlamaları kabul etmiyorum." dedi.

Sanık Çağlar Demiröz, SDP üyesi olduğunu ve 1 Mayıs 2013 tarihli gösterilere de katıldığını belirtti. İllegal bir eylemde bulunmadığını, polislere mukavemet etmediğini savunan Demiröz, kamu mallarına zarar vermediğini ve örgüt faaliyetlerinde bulunmadığını ifade etti.

Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme, müşteki polislerin suçtan zarar görme ihtimallerine binaen davaya katılmalarına karar verdi.

Sanıklar Ulaş Bayraktaroğlu, Ceyhun Dönmez, Doğukan Öci ve Furkan Tombul hakkındaki yurtdışına çıkış yasağının kaldırılması talebini, suçların nitelikleri ve diğer sanıkların savunmalarının alınmamış olması gerekçesiyle reddeden mahkeme, savunması alınmayan 4 sanıkla ilgili ise duruşmaya zorla getirilmeleri yönünde karar aldı. Mahkeme, isimleri bildirilen ancak duruşmaya gelmeyen diğer müşteki polis memurlarının da zorla duruşmaya getirilmesini kararlaştırdı.

İddianamede, şüphelilerin 3 ila 58 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılması isteniyor.