Eskişehir merkezli 12 ilde cumartesi sabahı gerçekleştirilen operasyonunda gözaltına alınan polislerden 23'ü, savcının talimatıyla sabah erken saatlerde KOM Şube'den adliyeye sevk edildi. 3 polisin adliyedeki ifade alma işlemi ise sürüyor. Gözaltındaki polislerin avukatlarından Turgay Balaban, polislerin sabah erken saatlerde apor topar kendilerinden habersiz adliye ye sevk edildiğini söyledi. Polislerin adliye ye sevk edilmesinden 30 dakika ile 45 dakika sonra kendilerinin telefonla aranarak, ‘müvekkiliniz adliye de adliye gelin.’ denildiğini belirtti. Gece saat üçte KOM Şube’de savcının ifade işlemini ara vererek avukatların evlerine gönderildiğini ve sabah savcının gelerek durum değerlendirmesi sonrası adliye ile ilgili kararı vereceği yönünde kendilerinin bilgisi olduğunu dile getiren avukat Balaban, “Oysa sabah 05:30’dan itibaren savcılık talimatıyla polisler gruplar halinde sağlık kontrolünden geçirilip adliye ye sevk edilmiş. Adliye ye sevk işlemi bitince bize ‘ alo adliyeye gelin’ denilerek adliyeye çağrıldık." dedi. Avukat Balaban, şuanda avukatların da adliyeye geldiğini ve konuyla ilgili bir muhatap bulamadıklarını, neyin ne olduğunu kimseden öğrenemediklerini içeride koşuşturup, muhatap bulmaya çalıştıklarını aktardı.

Avukatlardan Murat Uzun da polislerin apar topar adliyeye getirildiğini burada polislerin konulacağı nezarethane temin edilemediğini aynı gün farklı duruşmalar olunca işlerin birbirine karıştığını, nasıl çözüleceği hususunda da bir muhatap bulamadıklarını, adalet sarayında adalet aradıklarını aktardı.

“SORUŞTURMANIN DAYANAĞI MÜFETTİŞ RAPORLARI, HAKİM KARARLARI MÜFETTİŞCE SORGULANMAKTA”

‘Örgüt kurma ve usulsüz dinleme’ iddiasıyla gözaltına alınan 28 polisle ilgili soruşturmanın dayanağının müfettiş raporları olduğunu belirten Balaban, “Yani hakim kararları mülkiye müfettişleri tarafından sorgulanmakta ve denetlenmekte. Çok ilginç.” dedi. Dosyadaki iddialara karşın hakimin verdiği kararın gerekçelerinin ifade alma aşamasında savcı tarafından irdelendiğini vurgu yapan Balaban, “Acaba hakim noter mi?” diye sordu.

“SAVCI DA POLİSLERİN SUÇLANDIĞI ÖRGÜTÜN ADINI BİLMİYOR”

Polislerin ‘örgüt kurmak, yönetmek ve üye olmakla da’ suçlandığını kaydeden Balaban, sorgu sırasında yaşanan ilginç bir diyaloğu da paylaştı; “Savcıya, ‘3-4 gündür örgütün adına öğrenemedik’ dedim. ‘Acaba siz biliyor musunuz’ diye sordum. Hık, mık, kem, küm.” Polislerin suçsuz olduğunu, bunu dosyayı gören herkesin rahatlıkla anlayabileceğini belirten Balaban, “Allah’ım bu mazlumların yanında olup, savunma yapmayı nasip etti.” dedi.

“GÖZALTINA ALINMAYANLAR, GÖZALTINA ALINANLARA ‘KEŞKE BİZİ DE ALSALARDI’ DİYORLAR, NE CİVAN MERTLİK”

Gözaltındaki polisler ile gözaltında olmayan bazı polisler arasında yaşanan diyaloğu da aktaran Balaban, şu ifadeleri kullandı: “Gözaltına alınmayan polisler, gözaltına alınanlara ‘keşke beni de alsalardı’ diyor. Bu ne civan mertlik böyle? Helal olsun sizin gibi yiğitlere. Zalimlerin eliyle tutuklanmak bir şereftir. Birileri bir makama gelecek diye, masum, suçsuz polisler yem yapılamaz.” Balaban, emniyetin en güzel yanının ise çayları olduğunu anlatarak, çünkü çaylarının hiç bitmediğini ve bolca ikram edildiğini dile getirdi.