Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 12 ilde geçen cumartesi başlatılan operasyon kapsamında gözaltına alınan 29 polise yönelik Kaçakçılık Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube'deki ifade alma işlemlerine bu sabah yeniden başlandı. Bazı polislerin ifadesine Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna’nın Özel Kalem Müdürlüğü'nün yanı sıra KOM Şube Müdürlüğü'nü de yapan Harun Yıldırım’ın da katılması dikkat çekti. Şu ana kadar, aralarında müdür, amir, başkomiser, komiser ve polislerden oluşan 25 kişinin ifade alma işleminin tamamlandığı ve 5 polisin emniyetteki ifadesinin ardından serbest bırakılmasından sonra kalan 20 kişinin Eskişehir Emniyet Müdürlüğü KOM Şube’de bekletildikleri öğrenildi. Bir polisin ifadesini alma işleminin ortalama 7-8 saat, bazı polis müdürleri ile amir ve başkomiserlerin ifade alma işlemlerinin verilen aralarla birlikte 10-12 saat sürdüğü bildirildi. Gözaltındaki polislere 3 gündür, 3 öğün sadece peynir ve domatesten oluşan ekmek arası verilirken, dışarıdan yiyecek getirilmesine de zehirlenme gerekçesiyle izin verilmediği bildirildi.

Gözaltındaki polislerin avukatlarından Turgay Balaban ile Murat Uzun, emniyetteki sorguda yaşananları, sosyal paylaşım sitesi Twitter’den kamuoyuyla paylaştı.

“20 YIL VATANA HİZMET EDEN BİRİ OLARAK BUNU HAKARET SAYIYORUM”

Twitter’den gözaltındaki polislere ilginç sorular yöneltildiği anlatan avukat Turgay Balaban, bir müdüre ‘etkinlik pişmanlık yasasından yararlanmak ister misiniz' diye sorulduğunu belirterek, “Soruyu soran KOM yetkilisine ifadesi alınan o müdürden duygulandıran ilginç yanıt geldi. O müdür, ‘20 yıl bu vatana hizmet etmiş biri olarak bu soruyu kendime hakaret olarak kabul ediyorum' yanıtını verdi.

“ÜÇ ÖĞÜN EKMEK ARASI PEYNİR VE DOMETES. ZENGİN DEVLETİZ NETEKİM”

Devlete, millete yıllarca hizmet etmiş polislere 3 öğün ekmek arası peynir ve domates verildiğini, dışarıdan getirilen yiyeceklerin ise kabul edilmediği anlatan Balaban, gerekçe olarak ise gözaltındakilerin zehirlenme ihtimali gösterildiğini anlattı. Verilenlerin fotoğrafını paylaşan Balaban, “Nezaretteki polislere verilen 3 öğün yemek bu. Yanında içecek yok. Zengin devletiz netekim.” dedi.

“ÖRGÜT İDDİASI GAZETE KÜPÜRÜNDEN OLUŞUYOR”

‘Örgüt suçu’ iddiasının da boş ve Sümeyye Erdoğan’a suikast iddiası gibi gazete kupürlerinden oluştuğunu açıklayan Balaban, gözaltındaki polislerin suçsuz olduğunu ve bunu gözaltındaki dik duruşlarından net olarak daha iyi anlaşıldığını kaydetti. Balaban, “Haklı olan güçlüdür. Bugün KOM Şube'de gördüm ki, bu polisleri kimse korkutamaz, yıldıramaz. Yiğit olmak, dürüst olmak biraz delilikten geçermiş. Bugün burada bu polislerden bunu gördüm.” ifadesini kullandı.

“KOM YETKİLİSİ ‘İSİM VER KURTUL, YOKSA FEZLEKEYE ÖRGÜT YAZILIR’ DİYORMUŞ”

İfade alma işlemi sırasında KOM’un üst düzey yetkililerinden olan bir kişinin sorduğu soruların bir hukukçu olarak kendisinin bile kafasını karıştırdığını kaydeden Balaban, “İstihbaratçılıkta özel hayatın ihlali nasıl olur ki, kafamda deli sorular.” dedi. Yine aynı yetkilinin ifade alma işlemi sırasında yasalara aykırı davrandığının altını çizen Balaban, “İfade alan bir yetkili, yasalara aykırı davranıyor. Zorlama var. 'İsim ver kurtul' mantığı var. ‘Yoksa fezlekeye örgüt yazılır’ diyormuş. Bu yetkili, KOM’da önemli bir kişi. Zamanı geldiğinde bu yetkilinin ismini kamuoyuna açıklayacağım.” sözlerini kullandı.

“İFADE TUTANAĞINI İMZASIZ VERMEK İSTEDİLER”

İfade işlemi sırasında skandalların bunlarla da sınırlı kalmadığın anlatan Balaban, müvekkiliyle ilgili ifade tutanağının imzasız verilmek istendiğini duyurdu. Balaban, şöyle devam etti: “Ben de imzalamıyorum dedim. ‘Barodan avukat çağırırız’ dediler. Ben de ‘barodan arkadaşları çağırırız, tutanak tutarız’ yanıtını verdim. Bunun üzerine ifade tutanağını imzalayıp verdiler. İfade alma işlemine katılan avukatlar da gece gündüz, uyku ve yorgunluk demeden algıya karşı hukuk mücadelesi veriyor. Adaletin, adil ve dürüstçe yerine gelmesi için çalışıyorlar. O avukatların da hakkını yememek lazım.” ifadesini kullandı.

“ÖRGÜT DİYORLAR AMA HALA ADI YOK”

Avukatlardan Murat Uzun da Twitter hesabından gözaltındaki polislere ‘örgüt’ suçlaması iddiasının yapıldığını ancak operasyonun üzerinden üç gün geçmesine rağmen bir türlü bu örgütün adını göremediklerini dile getirdi. Uzun, “Görevi başındaki polisler örgüt suçlaması iddiasıyla gözaltında. Hangi örgüt, belli değil. Biz de bilmiyoruz, öğrenemedik. Ne örgütü, neyin örgütü belli değil. Adı sanı belli olmayan, belirtilmeyen bir örgüt. Her halde bu emniyet örgütü. Sanırım iddia ettikleri örgütün adını emniyette sorgu sonrasında koyacaklar. Komedi filmi gibi bir durum. Bir hukukçu olarak buna akıl sır erdirebilmiş değiliz. Soruşturma dosyasında örgütün adı yok. Sadece örgüt diyorlar. İşte dosyanın ne kadar boş olduğu belli olmuyor mu?" diye kaydetti.