Güvenlik Stratejileri Araştırma Merkezi (GÜSAM) Başkanı Ercan Taştekin, Temmuz ayından itibaren bugüne kadar asker, polis ve korucu olmak üzere toplam 32 güvenlik görevlisi şehit olmasıyla ilgili olarak, "Terörle mücadelede terör örgütlerinin büyümesine sebebiyet veren en önemli olgunun terör örgütü ile yanlış mücadele edilmesidir. Bir terör örgütünü, onunla yanlış mücadele edilmesi büyütür.’’ dedi.

Teröristlerin düzenlediği hain saldırılarda Temmuz ayından itibaren asker, polis ve korucu olmak üzere toplam 32 güvenlik görevlisi şehit olurken Ercan Taştekin, terörün bu şekilde tırmanışının sebeplerini Cihan Haber Ajansı () muhabirine değerlendirdi. Çözüm Süreci’nin yeterince uzman yardımı alınmadan yürütüldüğüne dikkat çeken Taştekin, güvenlik ve iç güvenlik uzmanlarının yardımı alınmadığını ve sadece dar siyasi bir kadronun stratejiyi belirlediğini, bunun sonucunda terör örgütünün ciddi kazanımlar elde ettiğini söyledi.

Bu süreçte terörle mücadele ve teröristle mücadele ayrımının iyi yapılamadığının altını çizen Taştekin, şunları kaydetti: "Terörle mücadele kısmı sivil sosyal politikalar ve siyasetçiler üzerinde yürümesi gerekirken teröristle mücadele de güvenlik görevlileri asker, polis ve güvenlik uzmanlarınca yürütülmesi gerekirken bunlar saf dışı bırakıldı. Güvenlik alanında hiçbir birikim, deneyim ve donanımı olmayan dar bir siyasi kadro teröristle mücadele alanını da yürütmeye çalıştı. Bunun karşılığında da bölgede güvenlik kuvvetleri, insan kaynakları açısından eleman açısından istihbarat açısından ve benzeri konular açısından geride kaldılar. Örgüt ise maalesef ileriye gitti. Çözüm Süreci’nin politik çıkar ve oy ağırlıklığı olduğu 7 Haziran öncesinde de Hakkari, Diyarbakır ve Bingöl’de bir çok şehit verilmesine rağmen herhangi bir karşılık verilmedi ama 7 Haziran’dan sonra terör ve terörle mücadelede konsept değişikliğine gidilmesi maalesef politik çıkar ve yeni bir erken seçime gidilip milliyetçi oyların alınmasıyla ilgili konusunda insanların aklında ciddi bir soru işareti var.’’

BİR YANDAN ŞEHİTLER VERİLİRKEN İSTİHBARAT BİRİMLERİ ENERJİSİNİ KREŞ BASMAKLA HARCIYOR

Terörle ve teröristle mücadelenin çok ciddi uzman kadroların yapması gereken bir alan olduğunu belirten Taştekin, "Bir yandan şehitler verilirken emniyet teşkilatı ve istihbarat birimleri enerjisini kreş basmakla, kumpas dosyaları oluşturmakla uğraşıyor ve üst kademe maalesef bunları talep ettiği için o çalışmalar yapılıyor ve bunun sonucunda asli görevi olan terör ve teröristle mücadele alanında etkin bir hizmet yürütemiyor.’’ dedi.

Taştekin, şöyle devam etti: "17-25 Aralık yolsuzluk soruşturmalarında terörle ve teröristle mücadele alanında çok ciddi yetiştirilmiş emniyet teşkilatındaki üst kademeli personelin zorunlu emeklilikle emekli edilip kumpaslarla tamamen tasfiye edildiler bu çok büyük bir olumsuzluk oluşturdu. Bu personelin yerine partizan yaklaşımla partizanca hareket edebilecek politize olmuş üst düzey yöneticilerin getirildi. Bunlarında terörle mücadeledeki birikim ve deneyim sahibi olmadıkları için çok ciddi zafiyetler yaşandığını görüyoruz. Ben şu anda terörle mücadele eden emniyet güçlerini de asla eleştirmiyorum onlarda canla başla ellerinden gelen gayretleri gösteriyorlar. Ama o alanın uzmanı değiller. Trafik, pasaport benzeri konularda uzaman olmuş olabilirler ama terörle mücadele alanında yetersizler. Terörle ve teröristle mücadele etmenin en önemli alanı istihbarattır. İstihbaratta en büyük zafiyetimiz ‘önleme-dinleme suistimal ediliyor’ kılıfı adı altında istihbarat kadroları tamamen lağvedildi ve istihbarat çalışamaz hale geldi. Bunu da görüyoruz İstanbul’un göbeğinde bomba yüklü bir araçla veyahut da benzeri yerlerde maalesef önceden istihbarat alınamıyor. Bir yandan şehitler verilirken emniyet teşkilatı ve istihbarat birimleri enerjisini kreş basmakla, kumpas dosyaları oluşturmakla uğraşıyor ve üst kademe maalesef bunları talep ettiği için o çalışmalar yapılıyor ve bunun sonucunda asli görevi olan terör ve teröristle mücadele alanında etkin bir hizmet yürütemiyor.’’

DEVLET İÇERİSİNDE EŞ GÜDÜM YOK

Bu konularla ilgili olarak devletin içerisinde bir eş güdüm olmadığının altını çizen Taştekin, "Terör ve teröristle mücadelede de bu eş güdümün kaybedilmesi maalesef zafiyetler verilmesine yol açıyor.’’ dedi.

Taştekin, "Yaklaşık 1 sene önce 30 Ağustos’ta ülkenin Genel Kurmay Başkanı dahil ‘bizim çözüm süreci hakkında bilgimiz yok’ diyorsa ciddi bir eş güdüm sağlanamadığını görüyoruz ve terör ve teröristle mücadelede de bu eş güdümün kaybedilmesi maalesef zafiyetler verilmesine yol açıyor. Bunların hepsini topladığımızda bugünkü vahim tablo karşımıza çıkıyor. Terörle mücadelede terör örgütlerinin büyümesine sebebiyet veren en önemli olgu terör örgütü ile yanlış mücadele edilmesidir. Bir terör örgütünün onunla yanlış mücadele edilmesi büyütür. O nedenle terör örgütü ile mücadele edilirken yapılan yanlışların giderilmesi için çalışılması bu eleştirilerin ortaya konması son derece önemlidir. Bu nedenle bu eleştirilere kulak verilmeli, eksiklikler giderilmeli." diye konuştu.