Yargıtay ve Sulh Ceza eski Hakimi Kemal Karanfil, şehit kardeşinin cenazesi nedeniyle duygularını ve feryadını dile getiren yarbayın linç edilmeye kalkışılması anayasal suç olduğunu söyledi.

Hakim Karanfil, “ Söz konusu yarbay için linç yapılması TCK 115. 122. ve 128. maddeleri uyarınca ilgililer hakkında cumhuriyet başsavcılıklarının (şikayete tabi hakaret suçu dışında) re'sen takibat yapması gerekir. Zira yapılan linç, TCK’nın 122 maddesindeki nefret ve ayrımcılık suçunun tipik şeklini oluşturmaktadır. Bunun engellenmesine kanun koyucu 3 yıla kadar hapis cezası öngörmüştür.” dedi.

Yazar olan ve şu anda Zonguldak Hakimi olarak görev yapan Kemal Karanfil, Facebook adresinden konuya ilişkin yaptığı paylaşımda, dikkat çeken bilgilere yer verdi. “Yasalarımız bu kadar açık iken, bazıları sanki böyle bir hak yokmuş veya kendi tekelinde imiş gibi, kim konuşsa linç etmeye çalışmaktalar.” diyen Hakim Karanfil, şu ifadeleri kullandı: “Düşünce, düşünceyi ifade ve yayma hürriyeti, başta Anayasa ile teminat altına alınmış olup, kişinin mesleği, statüsü ne olursa olsun düşüncesini ifade ile bunu yayma hürriyetine sahiptir. Bunun engellenmesine kanun koyucu 3 yıla kadar hapis cezası öngörmüştür. Kişinin sıfatı ne olursa olsun bu hak, değil yönetmelik veya genelgelerle, kanunla dahi kısıtlanamaz, engellenemez. Zira Anayasa 11. maddesi gereği kanunlar Anayasa'ya aykırı olamaz."

LİNÇ ETMEK, NEFRET VE AYRIMCILIK SUÇUDUR

Anayasa’nın 90. maddesi uyarınca da, imza atılan uluslararası sözleşmeler ile iç hukukun çatışması durumunda dahi uluslararası sözleşmeye üstünlük tanınması gerektiğini belirten Hakim Karanfil, şunları kaydetti: “Şehit kardeşinin cenazesi nedeniyle duygularını ve feryadını dile getiren bir komutanın linç edilmeye kalkışılması yukarıda belirtilen yasa maddelerinin ihlali olup, TCK 115. ,122. ve 128. maddeleri uyarınca ilgililer hakkında cumhuriyet başsavcılıklarının (şikayete tabi hakaret suçu dışında) re'sen takibat yapması gerekir. Zira yapılan linç, TCK’nın 122. maddesindeki nefret ve ayrımcılık suçunun tipik şeklini oluşturmaktadır.”

Bazılarının bir türlü kabullenmek istemediği ifade özgürlüğünün Anayasa'mızın 25. maddesinde, ‘herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir’ maddesinin yer aldığını anlatan Hakim Karanfil, şu ifadeleri kullandı: “Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; düşünce kanaatleri sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz. Madde 26 da ise düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetidir. ‘Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir.’ der. Bu hürriyet resmi makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak yada vermek serbestliğini de kapsar. TCK’nın 115. maddesinde, inanç ve düşünce hürriyetinin kullanılmasını engelleme suçu düzenlenmiş olup, ‘cebir veya tehdit kullanarak, bir kimseyi dinî, siyasî, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya veya değiştirmeye zorlayan ya da bunları açıklamaktan, yaymaktan meneden kişi, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.' hükmü yer almaktadır.”

DÜŞÜNCE HÜRRİYETİNİ YAYMANIN SUÇU 3 YIL HAPİSTİR

Yasaların bu kadar açık iken, bazılarının sanki böyle bir hak yokmuş veya kendi tekelinde imiş gibi, kim konuşsa onu linç etmeye çalışıldığını vurgulayan Hakim Karanfil, “Düşünce, düşünceyi ifade ve yayma hürriyeti, başta Anayasa ile teminat altına alınmış olup, kişinin mesleği, statüsü ne olursa olsun düşüncesini ifade ile bunu yayma hürriyetine sahiptir. Bunun engellenmesine kanun koyucu 3 yıla kadar hapis cezası öngörmüştür.” dedi.