HDP Mardin 1'inci sıra milletvekili adayı Prof. Dr. Mithat Sancar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı mitingler için YSK’ye başvuru yaptıklarını belirterek, "YSK, Cumhurbaşkanı üzerinde yaptırım gücünün olmadığını söylüyor. Peki, RTÜK ve televizyon kanalları üzerinde de mi yaptırım uygulama yetkisi yok? Elbette var ama nedense uygulama yapmayarak, YSK görevini ihmal ediyor, Anayasa gereğini yerine getirmeyerek suç işliyor." dedi.

Mithat Sancar, seçim çalışmaları kapsamında Mardin Gazeteciler Cemiyeti'ni ziyaret etti. Ziyaretinde, Cemiyet Başkanı Mehmet Çelik ve Başkan Yardımcı Adnan Avuka, Şeyhmus Edis ile Yönetim Kurulu üyeleri ile görüşen Sancar, burada çeşitli açıklamalarda bulundu. Türkiye’de merkeziyetçi bir yönetim sistemi olduğuna dikkat çeken Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi eski öğretim üyesi HDP Mardin milletvekili adayı Prof. Dr. Mithat Sancar, demokrasinin yerelin güçlendirilmesi ile rayına oturtulabileceğini vurguladı. HDP olarak özerklikten yana olduklarını söyleyen Sancar, şu ifadeleri kullandı: “Türkiye'nin idari sisteminde özerklik önerimiz var. Merkeziyetçilik bir sistemde güçlü ise yerelliğin güçlendirilmesi, demokratik hak, özgürlük ve yaşantının güçlendirilmesi hayalci bir düşünce olur. Yerelliği sadece siyasi düşünme olarak değil, yaşamın her alanına yayılması, demokratik gücün yerelde olması yerel ve belgeselliğinin sistemin içerisinde söz sahibi yapmasını sağlar. Bu da demokrasinin yerelde yaşamsal alanların tümünü kapsamasını sağlar. Avrupa'nın birçok ülkesinde yerel basın çok güçlüdür. Türkiye’de bunu söylemek biraz zor gibi. İmkanlar yaygın basına dönük kullanılıyor.”

"ÇÖZÜM SÜRECİNDE TOPU TACA ATIYORLAR"

Hükümetin çözüm sürecini yavaşlatarak, baskılar yoğunlaştığı zaman zoraki adımlar attığını ileri süren Sancar, şunları kaydetti: "Hükumet çözüm sürecinde topu taca atıyor. Sıkıştığı zaman, paket yasalar, çerçeve yasalar çıkararak zaman kazanmaya çalışıyor. Kürt tarafı güçlü bir demokratik siyaset ve irade sergiliyor. Öcalan’ın doğru öngörüsü, sabırlı tavrı ve kararlılığı olmasaydı, çözüm sürecinden söz edilemezdi. Adil ve demokratik bir çözüm süreci masa başına endekslenmemeli. Silahı dışladıysanız, demokratik siyaseti öne çıkarmanız gerekir. Sistemde tıkanıklık var. Bu tıkanıklığı açmak, sıkışma anında değil sürekli, kararlı bir duruş ve uygulama ile çözüm sürecini amacına ulaştırmak mümkün olabilir.”

"YSK, ANAYASAL YETİSİNİ YERİNE GETİRMEYEREK SUÇ İŞLİYOR"

Sancar, HDP’nin Meclis'e girmesi gerektiğini, bunun şantaj veya bir tehdit olarak algılanmaması gerektiğini söyledi. Sancar, şu ifadeleri kullandı: “Kimseye tehdit ve şantaj mesajı vermiyoruz, HDP’nin Meclis'e girmesi gerekiyor. Seçim süreci başladı, Cumhurbaşkanı toplu açılış törenleri adı altında AK Parti’nin propagandasını yapıyor, partiye oy istiyor. Anayasa'yı ihlal ediliyor. Devletin organlarının tarafsız işlemesini sağlamakla yükümlüdür. Cumhurbaşkanı, devletin imkanlarını, bütçesini kullanarak siyasi parti liderlerini eleştiriyor, meydanlarda yuhalatıyor. Seçimin güvenliğini ve adilliğini ihlal ediyor. YSK’ye başvuru yaptık. YSK Cumhurbaşkanı üzerinde yaptırım gücünün olmadığını söylüyor. Peki, RTÜK ve televizyon kanalları üzerinde de mi yaptırım uygulama yetkisi yok? Elbette var ama nedense uygulama yapmayarak, YSK görevini ihmal ediyor, Anayasa gereğini yerine getirmeyerek suç işliyor."

"AK PARTİ'NİN SON DÖNEMDE YAPTIĞI YIKIMLAR, YAPILAN HİZMETLERİN ÖNÜNE GEÇTİ"

Ak Parti'nin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın meydanlarda yapılan hizmetleri bir lütufmuş gibi anlatmalarını eleştiren Sancar “ Her iktidarın döneminde hizmetler yapılmıştır. Ak Parti'nin son dönemde yaptığı yıkımlar, yapılan hizmetlerin önüne geçti. Anayasal ve demokratik yükümlülükler, sorumluluklar var. Siyasi partiler iktidarlarında bunu yerine getirmek zorundadır. Ak Parti iktidarı bu demokratik hak, yükümlülük ve sorumlulukları bir lütufmuş gibi yansıtıyor”

"KİMİN TAVUĞUNA KIŞ DEDİK"

Sancar, 'HDP halktan zorla oy topluyor.' söylemlerine ilişkin gazetecilerin sorulara şu cevabı verdi: "Mardin'in bütün ilçelerinde MHP’nin bile bayrakları sallanıyor. Kimin tavuğuna 'kış' dedik. Bizim seçim bürolarına saldırıyorlar. Batıda 49 seçim büromuza saldırıldı. Hiç bir kişisel çıkarımız yok. Bölgenin tarımına ilişkin elverişli toprakları var. Mardin'den Cizre'ye kadar en verimli toprakların mayınlı topraklara sahiptir. Barışın özgürlük ve refah olduğunu herkes biliyor. Tek yapılması gerekenin savaşı unutup düşmanlığı bırakmaktır.”