Turgut Özal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) İktisat Bölüm Başkanı ve HESA Ekonomi Araştırmaları Direktörü Doç. Dr. Ramazan Taş, bir süredir Anadolu Aslanları denilen Türkiye’nin en çok vergi ödeyen, en çok ihracat yapan, en çok istihdam üreten yerli markalarına devlet eliyle sürek avı yapıldığının gözlemlendiğini söyledi.
Bölge ve ülkenin parlayan yıldızı haline gelmiş olan Türk markalarının insafsızca söndürüldüğünü kaydeden Taş, “Şirketlere sistematik baskın ve operasyon yapanlar aslında Türkiye’nin yatırım, üretim ve ihracatına baskın ve operasyon yapıyorlar. 2015 yılında dünyanın 18. büyük ekonomisi olarak G-20 zirvesine liderlik yapan Türkiye’yi, 2016’da 3 basamak düşürüp dünyanın ilk 20 ekonomisi arasına girememe ve G-20 liginden düşme tehlikesiyle karşı karşıya bıraktılar.” uyarısında bulundu.

Turgut Özal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) İktisat Bölüm Başkanı ve HESA Ekonomi Araştırmaları Direktörü Doç. Dr. Ramazan Taş, ekonomik gelişmeler ve bazı yurt genelinde yapılan polis operasyonları ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Makul şüphe bahanesiyle yapılan baskın ve operasyonların artık sistematik ve yaygın hale geldiğini belirten Taş, “Bölge ve ülkenin parlayan yıldızı haline gelmiş olan Türk markaları insafsızca söndürülüyor. Türkiye ekonomisinin üretim, istihdam ve ihracat motoru durma noktasına getirildi.” ifadelerini kullandı.

'BU OPERASYONLARI YAPANLAR TÜRKİYE’NİN EKONOMİK GÜVENLİĞİNİ YOK ETMEKTE'

Devletin görevinin Türkiye’nin yüz akı, onuru ve gururu olan girişimcilere ve işletmelere baskın yaparak, itibarını sarsarak, şevkini kırarak cezalandırmak olmadığını ifade eden Taş, “Tam tersine devletin görevi yerli sermayeye ve yerli markalara sahip çıkmaktır, destek olmaktır, teşvik etmektir, ödüllendirmektir. Türkiye ekonomisini kalbinden vuran bu tür baskın ve operasyonları yapanlar, 1994 ve 2001 krizlerinden çok daha büyük bir krize ebelik yapmaktadır. Kur ve faiz savaşlarının tetiklediği yeni bir küresel kriz dalgası kabarmakta iken Türkiye ekonomisinin kırılganlığını artırmak tam bir akıl tutulmasıdır. Girişimcilik özgürlüğünü, özel mülkiyet hakkını, yatırım, istikrar ve güven ortamını yok eden bu operasyonları yapanlar Türkiye’nin ekonomik güvenliğini yok etmektedirler, Türkiye ekonomisinin geleceğini karartmaktalar.” uyarısını yaptı.

'TÜRKİYE’NİN YATIRIM, ÜRETİM VE İHRACATINA BASKIN VE OPERASYON YAPIYORLAR'

Türkiye’nin 2 ay sonra 15-16 Kasım 2015’de G-20 Zirvesine liderlik edeceğini, bütün dünyanın gözünün Türkiye’de olacağını hatırlatan Ekonomist Doç. Dr. Taş, “Devletin görevi Türkiye’yi dünyanın gündemine istikrar, güven, uygun yatırım ortamı, iç barış, yolsuzlukla kararlı mücadele, temiz yönetim, hukukun üstünlüğü ile taşımak ve Türkiye’nin yıldızını parlatmaktır. Türkiye’yi dünya gündemine şirket baskınlarıyla, yolsuzluk çetelerini koruyup kollamakla, oluk gibi akan kan ile taşıyanlar Türkiye’nin yıldızını söndürmektedir. Adı adalet ve kalkınma olan bir partinin iktidarında, yandaş olmayan her kesime yapılan sistematik baskınlar ve operasyonlar her şeyden önce adalete ve kalkınmaya kurşun sıkmaktır, iç barışa kurşun sıkmaktır, istikrar, güven ve yatırım ortamına kurşun sıkmaktır, evrensel hukuka ve Anayasa’ya kurşun sıkmaktır. Şirketlere sistematik baskın ve operasyon yapanlar aslında Türkiye’nin yatırım, üretim ve ihracatına baskın ve operasyon yapıyorlar. 2015 yılında dünyanın 18. büyük ekonomisi olarak G-20 zirvesine liderlik yapan Türkiye’yi, 2016’da 3 basamak düşürüp dünyanın ilk 20 ekonomisi arasına girememe ve G-20 liginden düşme tehlikesiyle karşı karşıya bıraktılar.” ifadelerini kullandı.