Zirve Üniversitesi Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölüm Başkanı Doç. Dr. Hidayet Tok, hiperaktif zannedilen pek çok çocuğun kinestetik öğrenme stiline sahip olduğunu söyledi.

Öğrencilerin aktif olarak öğrenme sürecine katılması, öğrencinin derse katılımını sağlayacak yöntem ve tekniklerin kullanılmasının son derece önemli olduğunu kaydeden Tok, “Yaparak yaşayarak öğrenme ilkesi bütün öğrencilere hitap ettiği gibi özellikle kinestetik öğrenme stiline sahip öğrencilere daha çok hitap etmekte ve öğrenmelerini kolaylaştırmaktadır. Kinestetik öğrenme stiline sahip bir öğrenci hareketli, enerji dolu, fiziksel temas kurarak öğrenme eğilimindedir. Sporla uğraşmayı sever, yarışmalardan hoşlanır. Koşma, sıçrama, atlama, yuvarlanma ve büyük motor kasları kullanmayı gerektiren eylemlerden hoşlanır. Sınıfta hareketlidir, uzun süre sırada oturmayı sevmez, bazen yerinden fırlayıp tahtayı silmeyi ister, zaman zaman ayakta dinlemeyi tercih eder. Performansa dayalı ve proje yönelimli değerlendirmelerde başarılı olur.” dedi. Öğrencinin öğrendiği şeyi sergileme veya gösterme eğilimi olduğuna dikkat çeken Tok, “Bir şeyi anlatmaktan ziyade nasıl yapılacağını göstermeyi tercih eder. Canlandırma, taklit yaparak , gezerek ve performansa dayalı öğrenmeyle daha iyi öğrenir.” diye konuştu.

'ÖĞRENCİLERİN ÖĞRENME MODELİ BELİRLENMELİ'

Öğrencilerin bu özelliklerini bilmeyen bir öğretmenin, bu öğrenciler hakkında yanlış değerlendirmede bulunabileceğini belirten Tok, “Bu öğrencileri, yaramaz, haylaz, yerinde durmayan, dersin huzurunu bozan, çoğu zaman da hiperaktif şeklinde değerlendirir. Okul idaresine ve öğrenci velisine yanlış bilgiler vererek, sürekli şikayet eder. Oysaki hiperaktif çocuklar çok daha farklı davranışları sergilerler.” diye konuştu. Tok, “Öğretmenlerin özellikle sınıf öğretmenin bu tür davranışları gösteren çocuklara özel ilgi göstererek okulun psikolojik danışman ve rehber uzmanın da desteği ile çocuklarla ilgilenmeli. Bilindiği gibi, kinestetik öğrenme stiline sahip öğrenciler öğrenebilmeleri için mutlaka elini kullanabilecekleri, yaparak yaşayarak öğrenme dediğimiz yöntemlerin kullanılması gerekir. Sınıf yerine okul bahçesi veya laboratuvarda dokunarak, ellerini kullanarak, olayların içinde yaşayarak en iyi öğrenirler. Öğretmen öğrencinin aktif olduğu, proje temelli öğrenme, problem dayalı öğrenme, işbirliğine dayalı öğrenme, drama, rol oynama, beyin fırtınası ve benzeri yöntem ve teknikleri kullanarak ders işlemelidir. Kinestetik öğrene stiline sahip öğrenciler öğretmenin aktif olduğu ve sürekli ders anlattığı düz anlatım yönteminden hoşlanmazlar ve bu yöntemden faydalanamazlar.” diye belirtti.