17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasının ardından Antalya’da protesto gösterisine katılan 15 sanık hakkında açılan davanın ilk duruşması Antalya 27. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Sanıklar hakkında hazırlanan iddianamede Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet suçundan 1 yıl 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Sanıkların tutuksuz yargılanmasına ve savunması alınanların duruşmalardan muaf tutulmasına karar verildi.

Aralarında siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu üye ve yöneticilerinin bulunduğu 15 sanıktan Yücel Marim, Ferhat Akgül, Güney Bekdaş, CHP Muratpaşa Belediyesi Meclis Üyesi Cem Kotan, Servet Yağız, Öznur Özcan, Mehmet Uğur Paça, Can Kaya, Mustafa Ozan, Okan Arslan, Alp Ozan Gül, Bilge Çakma ve Yüksel Can Köksal duruşmada hazır bulundu. Pınar Kürtoğlu ve Selahattin Yiğit ise duruşmaya katılmadı. Celse, sanıkların adres ve kimlik bilgilerinin alınması, iddianame kabul kararı ve tensip zaptının okunmasıyla başladı. Ardından sanıkların savunmasına geçildi.

Sanıklar, 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturması sonrası demokratik haklarını kullandıklarını, yürüyüşün ve yürüyüş sırasındaki sloganların kendiliğinden geliştiğini savundu. Yürüyüş olacağı bilgisini sosyal medya üzerinden edindiğini belirten sanık Yücel Marim, yürüyüşün düzenleme aşamasında yer almadığını ifade etti. Diğer sanıklar da benzer şekilde savunma yaptı.

CHP Muratpaşa Belediyesi Meclis Üyesi Cem Kotan, "Yürüyüş sırasında atılan slogan, hazırlanan pankart ve yürüyüşün düzenlenmesinde bir katkım yoktur. Yasal olarak böyle bir hakkım yoktur." dedi. Sanık Alp Ozan Gül ise Anayasa’nın kendisine tanımış olduğu demokratik hakkını kullandığını belirtti, üzerine atılı suçu kabul etmedi. İddianame hakkında savunmada bulunan 13 sanık, suçsuz olduklarını ve beraatlarını talep etti.

Sanıklardan Can Kaya ve Cem Kotan’ın avukatı Kadir Çetinkaya ise savunmasında sanıkların, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerden doğan demokratik haklarını kullandığı anlattı. Müvekkillerinin eylemin hazırlanmasında yer almadığını, yürüyüş sırasında pankart ve dövizlerin elden ele dolaştığını belirtti. Çetinkaya, müvekkillerinin beraatını ve duruşmalardan vareste tutulmasını talep etti.

Sanık Ferhat Akgün, Mustafa Ozan, Öznur Özcan, Yüksel Can Köksal’ın avukatı Hakan Evcimen ise yürüyüşü düzenleyenler hakkında dava açılması gerektiğini ifade ederek, "Savcılık, düzenleyenleri değil, yürüyüşe katılanları mahkemeye getirmiştir. Güvenlik güçleri sadece yüzleri tanıdık olduğu, muhalif oldukları, muhalif gösterilere katıldıkları için huzurdaki kişileri seçmiştir. Savcı bey adalet istiyorsa Berkin Elvan’ı öldüren polisleri bulsun ya da onları yargılasın." şeklinde savunma yaptı.

Avukat Nusret Güngöz de suç unsurunun söz konusu olmadığını belirterek, yargılamanın hukuki olmadığını, iddianamenin yok hükmünde olduğunu söyledi. Avukat Hasan Kemal Elban, demokratik haklarını kullanan kişilerin sanık sandalyesine oturtulmasının insan hakları ihlal olduğunu vurguladı. Sanıkların barışçı yollarla haklarını aradığını, şiddete başvurmadığını sözlerine ekledi. Sanıkların beraatını ve duruşmalardan vareste tutulmasını talep etti.

Mahkeme, verdiği ara kararda savunması alınan sanıkları duruşmalardan muaf tutulmasına hükmetti. Duruşmaya katılamayan sanıklardan Pınar Kürtoğlu’nun müvekkili tarafından hazır edilmesine, Selahattin Yiğit’in İzmir’deki adresine talimat yazılmasına karar verildi. Mahkeme, ayrıca olayın sınırları içerisinde olduğu Muratpaşa Kaymakamlığı ve Antalya Valiliği’ne yürüyüş ve gösteri için gerekli izinlerin alınıp alınmadığının sorulmasını istedi. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.