Adana Barosu Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık, topluma itidal çağrısında bulundu. Çıtırık, "Ülkemiz yangın yeri, artık herkes sorumluluğunu yerine getirmeli." dedi. Suruç'ta 33 vatandaşın katledilmesiyle başlayan ve günümüze kadar ağırlaşarak devam eden yıldırma, korku, şiddet, terör olayları sonucunda 100’ün üzerinde güvenlik kuvveti mensubunun şehit edildiğini, çok sayıda masum insanın öldürüldüğünü hatırlatan Çıtırık, toplumsal huzurun ortadan kalktığını ve kargaşa ortamıyla kin, nefret söyleminin hakim olduğunu ifade etti.

Üst üste gelen şehit haberleri üzerine siyasi iktidarın akan kanın durması, toplumsal huzur ve barışın yeniden tesis edilmesinde gereken çabayı sarf etmeyerek seyirci kaldığını ileri süren Çıtırık, 'çözüm süreci' olarak adlandırılan programın içeriğinin ne olduğunun bilinmediğine dikkat çekti. ‘Kaçak Saray’ın sakini’ ve iktidar tarafından koalisyon hükümetinin kurulması için gerekli adımlar atılmadığından ülkede yönetim boşluğunun ortaya çıktığına savunan Çıtırık, ''Memleketin yeniden istikrara kavuşması için AKP'nin tek başına iktidar olması lazımdı; olmadı, millet kaosu seçti. ‘400 milletvekili verilmiş olsaydı bu yaşananlar olmazdı.” diye konuştu.

Adana Barosu Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık, sözlerini şöyle sürdürdü: “Terör saldırılarının günlük yaşamın ayrılmaz bir parçası haline dönüştüğü, ölümlerin ve acıların sıradanlaştığı bir dönemde terörü bir yöntem olarak benimseyenleri, terörden medet umanları kınıyor ve protesto ediyoruz. Artık akan kanın durmasını ve sorumluluk taşıyanların bu konuda gereken adımları atmalarını bekliyoruz. Ayrışma, kamplaşma, kışkırtma yerine bir arada yaşayabilmenin koşulları hazırlanmalıdır. Özünde toplumda etnik bir çatışma ve ayrışım ile iç savaşın altyapısını oluşturabilecek provokatif gelişmeler karşısında yurttaşlarımızı sağduyulu davranmaya, aklıselimi hakim kılmaya, tahrikkar ve çatışmacı ortamdan uzak durmaya çağırıyoruz.”

Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan basın ve ifade özgürlüğüne yönelmiş her türlü saldırıyı da kınayan Mengücek Gazi Çıtırık, “Özgür toplum ve kurallarıyla işleyen demokrasinin olmazsa olmazı basın özgürlüğüdür. İktidarın, medya kuruluşları, muhalif yazar, çizer ve aydınlar üzerinde oluşturduğu baskı, tehdit, taciz, korkutma niteliğindeki girişimlerini artırarak devam ettirmesi; vergi ve para cezaları; gazetecilerin hedef gösterilmesi, gazeteci tutuklanması, köşe yazarlarının işlerinden atılmaları karşısında suskun toplum ve dikensiz gül bahçesi amaçlanmaktadır. Demokrasilerin vazgeçilmez unsuru olan siyasi partilerin hedef haline getirilmelerini doğru bulmamaktayız.” şeklinde konuştu.