TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından Çiğli ilçesi Evka-5 Mahallesi’nde yapılan binaların ve TOKİ İlköğretim Okulu'nun bulunduğu, 8809/11 ile 8930/4 sokaklar arasında kalan yaklaşık 100 dönüm alanda heyelan oluştuğunu belirtti. Jeoteknik çalışma grubunun, arazide yaptığı yerinde incelemelerle hazırladığı ön inceleme raporunu kamuoyuna açıklayan Şube Başkanı Alim Murathan, “TOKİ tarafından yapılan binaların ve gerekse TOKİ İlköğretim Okulu'nun zeminle birleşim yerlerinde çatlaklar, yarıklar, kabarmalar ve oturmalar ile bina içlerinde duvarlarda, kolonlarda çatlaklar gözle görülür boyuttadır. Aynı çatlaklar ve yarıklar, gerek ilköğretim okulu spor sahası bahçesi ile okulun yola komşu bahçesinde çok belirgin olup binanın duraylılığını tehdit eder boyuttadır.” dedi.

TOKİ tarafından yapılan bina ve okulun zeminde çatlaklar bulunduğunu, bina temelinin açılması gerektiğini belirten Murathan, "Ayrıca okulun alt kesiminde yer alan çocuk parkındaki oyuncaklar, gelişen heyelanın neden olduğu çatlaklar nedeniyle sökülerek kaldırılmıştır. TOKİ İlköğretim Okulu bahçesinde, zeminde bina temeline doğru ilerleyen tansiyon çatlakları var. Heyelan sahasında ana kayayı, neojen yaşlı andezitik volkaniklerle bunların altında yer alan kretase yaşlı filiş birimi oluşturmaktadır. İlk izlenim olarak TOKİ binalarının bulunduğu sahada heyelanın, bu andezitik volkanik kayaçlar üzerinde yer alan, yerinde ayrışmış (rezidüel) zemin ve üzerindeki kazı artığı dolgunun kayması şeklinde, yoksul konutları bölgesinde ise kumtaşı ve ağırlıkla çamurtaşlarından oluşan filiş birimi üzerindeki kazı artığı dolgunun kayması şeklinde gerçekleştiği yorumlanmıştır.” şeklinde konuştu.

HEYELANIN SEBEPLERİ

Heyelanın başlıca sebeplerini sıralayan Murathan, “TOKİ yapılarının, yamaç üzerine yapılırken temel düzenlemelerine ait kazı malzemelerinin doğal şev üzerine sıkıştırılmamış serbest malzeme olarak dökülerek yamacın kontrolsüz olarak yüklenmesi yapılmış. Yamaçta yer alan eski kuru dere yataklarının, temel düzenlemelerine ait kazı malzemeleri ile doldurularak binalar bu sıkıştırılmamış dolgular içine oturtulmuş ve böylece yamacın doğal drenajı engellenmiş. Bina atık suları ve yüzey sularının drenajı yapılmamış. Sahanın batısında halen yapımı devam eden konutlarda da görülen temel düzenleme kazılarından çıkan dolgu, yamaç doğal drenajını sağlayan dereleri dolduracak şekilde yamaç üzerine gelişigüzel serpilmiş.” dedi.

'TOKİ KONUTLARI, ETÜT İZNİ OLMADAN İMARA AÇILMIŞ'

Bakanlığın onayı olduğunu ancak etüt çalışması bulunmadığını aktaran Murathan, “Heyelan olan sahaya ait bakanlıkça onaylı İmara Esas Jeolojik-Jeoteknik Etüt çalışması bulunmamaktadır. Üç adet fay tarafından kontrol edildiği bilgisini aldığımız sahada, heyelanın kayma dairesinin derinliği ve kayma hızlarının belirlenmesiyle ilgili sondajlı jeolojik-jeoteknik etüt çalışmaları, DEÜ Jeoloji Mühendisliği öğretim elemanları tarafından İBŞB yönlendiriciliğinde yapılmaktadır. Bu çalışmaların acil olarak yapılan ilk aşamasında, heyelanın taç kısmında yer alan Evka-5 konutlarının duraylılığını sağlamak amacıyla TOKİ İlköğretim Okulu arkasında yer alan şev topuğunda ‘L’ şeklinde plana sahip 2,50 m. aralıklı, şaşırtmalı iki sıra halinde yaklaşık 150 adet 45 m. uzunluğunda kazık ve bunun üzerine maksimum 11 m. yüksekliğinde istinat duvarından oluşan bir destek sistemi projelendirilip uygulanmaya başlanmıştır. Henüz kazık imalatı işinin 1/5 lik kısmı tamamlanmıştır. Bu arada heyelanı tanımlamaya ait sondajlı jeolojik çalışmalar devam etmektedir ancak bu sondaj çalışmalarının, ekip yetersizliği nedeniyle henüz düşük hızda seyrettiği bilgisi alınmıştır. Bu çalışmalar tamamlandıktan sonra diğer heyelan önleyici projelerin gerçekleştirileceği bilgisi alınmıştır.” dedi.

'TOKİ KONUTLARI AFET BÖLESİ İLAN EDİLSİN'

Heyelan sahasının, etüt çalışması yapılmadan imara açıldığını aktaran Murathan, “Sonuç olarak heyelan sahası, onaylı bir jeolojik–jeoteknik etüt çalışması olmadan imara açılmıştır. Yukarıdaki mevzuat eksiklikleri, gerek projelendirme ve gerekse uygulamada bu tip, özellikle yamaçlara oturan yapılarda, ‘bir şey olmaz’ şeklindeki tevekküle dayalı mühendislik alışkanlıklarından kaynaklanmaktadır ve İzmir’de ilk de değildir. Yapı denetim mevzuatında tecrübeli jeoloji mühendislerinin ısrarlı uyarılarımıza rağmen yer almaması, TOKİ konutlarının kaymasına neden olan en önemli etmendir. Heyelan sahası, bu arada gelişebilecek olası bir depremin de etkisini yaşamadan, bakanlık tarafından acilen afet bölgesi ilan edilerek, burada yaşayan vatandaşların TOKİ idaresi tarafından tüm masrafları karşılanarak güvenli yerlere yerleşmeleri sağlanmalıdır. Bu en azından, çalışmalarımız sırasında tanık olduğumuz, vatandaşların yaşadığı psikolojik tedirginliğin de ortadan kaldırılması açısından bir gerekliliktir. Heyelan sahasının yeni başlamış bulunan detaylı jeolojik-jeoteknik etüdü ivedi olarak tamamlanmalıdır. Bu etüdün önerileri doğrultusunda alanın duyarlılığını sağlayıcı projeler geliştirilerek, içerisinde konunun uzmanı jeoloji mühendislerinin de bulunduğu şantiye ve kontrollük teşkilatlarınca bu projeler ivedi olarak uygulanmalıdır. Heyelan sahasında kayma nedeniyle oluşan çok sayıda ve çeşitli boyutlardaki çatlağa, yağmur vb. suların drene olmasını önleyici önlemler de alınmalıdır. Çalışmalar sırasında düzenli ölçümler yapılmalı ve en az bir yağış yılı boyunca hareket izlemeleri yapılıp alanın duyarlılığının tam olarak sağlandığından ve bundan sonra bir tehdit oluşturmayacağından emin olunduktan sonra alan yerleşime açılmalıdır.” dedi.