Daha geçen gün dört genç kızın sır dolu ölümleri, ondan hemen önce iki gencin bir hiç uğruna birbirini bıçaklaması ve birinin ölümüyle sonuçlanan cinayet, onun hemen öncesinde ramazan ayında 3 gencin ölümü birinin ağır yaralanması ve daha sayamayacağımız bir dolu cinayet ve intihar olayları”¦ Ne oluyor da bu gençlere daha hayatlarının baharında bu işlere kalkışıyor kimi kara toprağa kimi soğuk duvarlara mahkûm ediyor kendini? Kahramanmaraş gibi suç oranı en düşük, huzur ve refahın üst seviyede olduğu, istatistiklerce ispatlanmış bir ilde neden yaşanıyor bunca cinayet ve intihar? Ne oldu ki sütçü imamın torunlarına bir zamanlar kentinin namusunu korumak için düşmana kalkan eller şimdi kendi akranına, kardeşine, akrabasına kalkar oldu? Maneviyattan uzaklaştık: Hep dediğim gibi yine diyorum “eğitim ille de eğitim: hem din eğitimi hem temel eğitim!” Biz aileler çocukları dünyaya getirip onların temel bazı ihtiyaçlarını karşılamakla her şeyin yolunda gideceğini sanıyoruz. Onların nasıl büyümesini, sağlıklı olması için karnını doyurup vitamin almasını, temizliğine dikkat edip mikroplardan arınmasını sağlıyorsak esas görmemiz gereken içteki mikropları; ruhen, manen temizlemek. Bununda en kestirme yolu din eğitimi. Onunda küçük yaşlardan itibaren verilmesi gerek. Vermediğimiz sürece bu ve benzeri olayların önüne geçemeyiz. Kız olsun erkek olsun aileler çocuklarıyla yakın ilişkide olmalı onlarla diyalogu tam kurmalı, kimlerle arkadaşlık kurmuş ne gibi sıkıntıları var onlarla konuşarak yol göstererek biz senin aileniz uzağında değil hep yanı başındayız her derdini sevincini bizimle paylaşabilirsin diyebilmeliyiz. Ben de bir anneyim ve sorumlu olduğum altı tane evladım var. Çok şükür dini eğitimlerini yeterince aldırdığımı ve verdiğimi düşünüyorum. Onlarla anne kız gibi değil de arkadaş gibiyiz. Zaten bir çocuğun, gencin din eğitimi tamsa temel eğitimi de yolundadır, büyüklerine saygısı küçüğüne sevgisi de tamdır. Doğruluk ve dürüstlük kavramlarını da öğrenir, bir cana kıymanın ne denli kötü olduğunu da dini eğitimden alır. Onlardan bunu esirgemeyelim. Din sadece yaşlılar için değil doğumdan ölüme kadarki evrede yaratılmış her yaşta insan için şart olan ve huzur içinde yaşamamız için gerekli olan bir olgudur. Din insanı iyi ve faydalı işler yapmaya sevk eder, zararlı işlerden alıkoyar. Her çocuk İslam fıtratıyla ve tertemiz olarak dünyaya gelir. Anne baba onu ister Mecusi ister Hıristiyan isterse Müslüman olarak yetiştirir ve isterse güzel ahlaklı yetiştirir. Öldüğümüzde arkamızda hayırlı bir eser bırakmak istiyorsak en güzel eser; “hayırla ve iyilikle yetiştirilmiş evlat” olacaktır. O yüzden çocuklarımızı büyütürken nasıl dikkatle büyütüp onu hastalıklardan ve tehlikelerden uzak tutuyorsak yetiştirirken de her türlü kötülükten uzak tutmaya çalışmalıyız. Hayatlarının baharında ölen bütün gençlerin ailelerine başsağlığı diliyorum. Allah bu acıları ne onlara nede başka ailelere bir daha yaşatmasın inşallah. Daha imanlı, daha terbiyeli, daha duyarlı, aklı başında gençler yetiştirmemiz dileğiyle”¦