Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyrettiği bugünlerde uzmanlar, yapılması ve yapılmaması gereken davranışlar konusunda vatandaşlara tavsiyelerde bulundu. Özellikle tansiyon yüksekliği olan kalp hastalarının, güneşin dik açıyla geldiği 11.00 ile 15.00 saatleri arasında dışarı çıkmamaları ve serin yerlerde bulunmaları gerektiğini söyledi.

Fatih Üniversitesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Fevzi Balkan, aşırı sıcaklara dikkat edilmesi çağrısı yaptı. Özellikle tansiyon yüksekliği olan kalp hastalarının güneşin dik açıyla geldiği saatlerde dışarı çıkmaması noktasında uyaran Balkan, şunları söyledi: ''Hava sıcaklıkları mevsim normallerinin üzerinde seyrediyor. Hava sıcaklığı 40-41 dereceyi geçtiğinde vücutta terleme mekanizmasında bozulmalar meydana geliyor. Aşırı terlemeye bağlı sıvı kayıpları olabiliyor. Sıvı kaybı ile birlikte vücutta mineral bozukluğu gelişebiliyor. Buna bağlı sıcak krampları, halsizlikler, yorgunluklar, aşırı terleme ve bunun neticesinde vücutta kaslarda kramplar ve bilinç bulanıklıkları ilerlediğinde görülebiliyor. Bunlara karşı tedbirler almak gerekiyor. Özellikle yaşlılarda 65 yaşın üzerinde olanlarda, çocuklarda, hamilelerde ve belli hastalık gruplarının dikkat etmesi gerekiyor. Özellikle şeker hastaları, tiroid bezinin fazla çalıştığı hiper tiroid durumda bu durumda vücutta aşırı terlemeyle kendini gösteren bir hastalık. Sıcaklıkta olduğunda daha da dayanılmaz hale gelebiliyor. Tansiyon yüksekliğiyle beraber kalp hastalığı olanlar aşırı sıcaklıklara bağlı vücutta elektrolit bozukluğu ritim bozuklukları tansiyon düşüklüğü ve yüksekliği görülebiliyor. Bu kişiler güneşin dik açıyla geldiği 11:00 ile 15:00 arası kesinlikle dışarı çıkmaması gerekiyor. Serin bir yerde muhafazalı olarak durmaları gerekiyor.''

'KLİMANIN DİREK ETKİSİNE MARUZ KALINMAMALI'

Klima kullanımı ile ilgili de uyarılarda bulunan Fevzi Balkan, ''Klimalar iyi filtrelerle temizlenmediği zaman filtrelerde mikrop olabiliyor. Ona bağlı zatürreler, soğuk çarpmaları gibi şikayetler görülebiliyor. Mutlaka uygun bir şekilde klimaların temizlenmesi gerekiyor. Mümkün mertebe klimanın direk etkisine maruz kalmamak gerekiyor.'' diye konuştu.

'GÜNDE 3 LİTRE SIVI ALMAK GEREKİYOR'

Beslenme ve sıvı alımının da çok önemli olduğunu vurgu yapan Balkan, ''Terleme fazla olduğunda sıvı ve mineral eksikliği gelişebiliyor. İki buçuk, 3 litre civarında mutlaka sıvı almak gerekiyor. Daha fazla terleyenler daha fazla sıvı alabilirler. Özellikle maden suları tüketilebilir. Maden sularında dengeli bir şekilde diğer minerallerde olduğu için vücuda ekstra rahatlatır. Sıcakta kesinlikle sıvı ihtiyacını gazlı içeceklerden, meyve sularından, şekerli içeceklerden karşılamamak gerekiyor. Mümkünse çay ve kahve içimini sınırlandırmak gerekiyor. Çünkü bunlar fazla idrara çıkararak yine sıvı kaybını artırabiliyor. Beslenmede ise yağlı yiyeceklerden ve bir defadan fazla miktarda yemek yemekten kaçınmak gerekiyor. Daha hafif meyve sebze ağırlıklı beslenmekte fayda var. Gıdalarla birlikte su içimininde yeterli olması gerekiyor.'' açıklamasında bulundu.

GÜNEŞİN DİK GELDİĞİ SAATLERDE DENİZE GİRİLMEMELİ

Güneş çarpmalarına karşı vatandaşlara tavsiyelerde bulunan Balkan, ''Hava sıcaklığı 41-42 derecenin üzerinde olduğunda güneş çarpmalarında terleyemediği için vücut sıcaklığını artırıyor. Vücut sıcaklığının artmasına bağlı olarak ta bilinç bulanıklıkları görülebiliyor. Bu bilinç bulanıklıkları ilerlediğinde kalıcı olabiliyor. Onun için bu hastaların en yakın yere ulaştırılmaları önleminin alınması gerekiyor. Güneşin dik olduğu saatlerde denize girmemek gerekiyor. Güneşin cilde karşı yakıcı etkileri de var. Deride güneş ışınlarına bağlı büller gelişebiliyor. Renk değişiklikleri olabiliyor. Mutlaka güneş koruyucuları ile birlikte denize girmek gerekiyor. Direk güneşten korunmak için şapka tarzı şeyler kullanılabilir. Açık giysiler giymekte de fayda var çünkü koyu giysiler ısıyı artırarak vücutta harareti daha da artırabilir.'' ifadelerini kullandı.