Binlerce Suriyeli, iç çatışmaların başlamasının ardından ailelerini ve yakınlarını korumak için ülkelerinden ayrılarak Türkiye'ye sığındı. Suriyeli Ali Hasan da hem ailesini korumak hem de çocuklarının ''kardeş kanı'' dökmesini engellemek için ülkesinden ayrıldı.
     Ailesiyle Kahramanmaraş'taki çadır kentte kalan Hasan, ülkesinden kaçışın hikayesini AA muhabirine anlattı.
     Hasan, Suriye'de müteahhitlik yaptığını, ülkesinden ayrılmadan önce bir okulun inşaatı üzerinde çalıştığını söyledi. Yaklaşık 4 ay önce Türkiye'ye geldiğini dile getiren Hasan, şöyle devam etti:
     ''Olaylar başladığında Tartus kentinde devlet okulu yapıyordum. Bir süre olayların durulmasını bekledim. Ancak çatışmalar şiddetini arttırarak devam etti. Ailemin bulunduğu yerler de bombalanmaya başlandı. Bombardımanın şiddetinden 3 gün ailemin yanına gidemedim. Sonra Esed güçleri, 'Kenti boşaltın aksi halde hepiniz ölürsünüz' diye herkese 1 saat süre verdi. O sırada ailemi stadyumda buldum ve onları da alarak Lazkiye kentine bağlı Gıyem köyüne götürdüm. Orada 20 gün kaldık. Sonra orası da bombalandı ve birçok yakınımızı kaybettik.''
    
     -Oğullarını askere almak istediler-
    
     Hasan, Lazkiye'de bulundukları sırada Esed güçlerinin 2 oğlunu askere almak istediğini ifade ederek, ''Çocuklarımı askere istediler, beni de ölümle tehdit ettiler. 'Bizler aynı camide namaz kılıyoruz. Hepimiz kardeşiz' diyerek kardeş kanı dökülmemesi için çocuklarımı ve eşimi de alıp Yayladağı Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye gönderdim. Ben de tekrar işçilerimin ve işimin başına döndüm'' diye konuştu.
     Askerlerin yine kendisini rahat bırakmadığını ve ölümle tehdit ettiğini dile getiren Hasan, bunun üzerine işlerini bırakarak Türkiye'ye kaçtığını aktardı.
     Hasan, kendilerine yardım eli uzatan Türkiye'ye teşekkür ederek, ''Allah Türklerden razı olsun. Bize burada çok iyi davranıyorlar. Hiçbir eksiğimiz yok. Aynı annenin çocuğu olsak ancak böyle olurdu. Çadırda yaşamaya alışık değiliz ama buna da şükrediyoruz. Allah Türk devletine zeval vermesin'' dedi.
     Hasan'ın eşi Sevla Süleyman ise çocuklarının Esed'in ordusuna katılmak istemediğini dile getirdi.
    
     -Çocuğunu Türkiye'de dünyaya getirdi-
    
     Hasan'ın gelini Efra Kurdi de, Türkiye'ye sığındıklarında 5 aylık hamile olduğunu anımsatarak, ''Şimdi 15 günlük bir oğlum var. Doğumum yaklaşınca hastaneye gittim. Bana çok iyi davrandılar. Hastaneden ayrılırken sağlık çalışanlarından bazılarının gözyaşına tanıklık ettim. İnanılmaz bir duyguydu'' diye konuştu.
     Kurdi, Suriye'de çok güzel bir yaşantıları olduğunu ancak olaylar çıktıktan sonra ülkelerinden ayrılmak zorunda kaldıklarını kaydetti.