Kanlı olay 9 Temmuz 2010 günü ortaya çıktı. Olaydan 45 gün önce Selimpaşa Mahallesi'ndeki eve taşınan Makbule Aksoy'un (30) dairesinden ağır kokular gelince komşuları durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen ekipler çilingir yardımıyla girdikleri evin girişinde genç kadının cesediyle karşılaştı. Yapılan kriminal incelemede Makbule Aksoy'un bir hafta önce vücuduna aldığı 25'e yakın bıçak darbesiyle öldürüldüğü belirlendi. Bıçaklamanın evin salonunda gerçekleştiği, evde uzun süre boğuşma yaşandığı belirlenirken, katil zanlısı olarak kadının boşanmak üzere olduğu eşi Selahattin Aksoy gözaltına alındı. Zanlı, cinayeti itiraf ederken, olayı eşinin başlattığını, kendisinin de kavgada yaralandığını ve üç gün boyunca eşinin cesediyle birlikte uyuduğunu itiraf etti. Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "kasten öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi istenen Selahattin Aksoy, son kez hakim karşısına çıktı. Aksoy son sözünde, "Eşim mutfaktan aldığı bıçakla üzerime yürüdü. Eğer ben onu öldürmeseydim o beni öldürecekti" diye konuştu. Mahkeme sanığa "eşini öldürmek" suçundan önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Suçun tahrik altında işlenmesi ve duruşmadaki iyi hali sebebiyle sanığın cezası 17 yıla indirildi. Bu arada öldürülen Makbule Aksoy uğruna 5 yıl önce cinayet işlendiği, Aksoy'un yanında çalıştığı patronunun, Aksoy'la ilişkisi olduğu iddiasıyla kendi şoförünü silahla öldürdüğü öğrenildi.