Sakarya Barosu Başkanı Avukat Zafer Kazan, basının susturulması ile ilgili, Türkiye'de 'demokrasinin artık rafa kaldırıldığını, Anayasa'nın lağvedildiğini' savunarak, "Bunun üzerine ne söylenebilir ki. Her şeyi yapabilirler." dedi.

Kazan, aralarında gazeteci, savcı, polislerin de olduğu 200 kişilik gözaltı listesi oluşturulduğu iddiasını değerlendirdi. Özellikle Cumhuriyet gazetesinin MİT TIR'ları ile ilgili yaptığı haberden sonra bunun beklenen bir şey olduğunu vurgulayan Kazan, iktidarın seçimde istediği sonucu aldığı taktirde tüm muhalifleri susturacağını öne sürdü.

Türkiye'de 'demokrasinin rafa kaldırıldığını, Anayasa'nın lağvedildiğini, ülkenin toplama kampına dönüştürüldüğünü' savunan Kazan, "Cumhurbaşkanı, Can Dündar'a zaten meydan okudu. 'Bunu yanına bırakmayacağım' bir cümle kullandı. Bu nasıl bir üslup. Bir Cumhurbaşkanı nasıl bir gazeteciyi tehdit ediyorsa bu söylenenler, hiç sürpriz değil yaparlar. Çünkü alenen gazeteciyi tehdit edip 'buna gününü göstereceğim' diyen bir Cumhurbaşkanı var. Bunun üzerine ne söylenebilir ki. Her şey yapabilirler. Artık hukuku yok, bunda hukuk aramayın. Bu hukuksuz bir şey. Artık hukukçuların konuştuğu bir ülkede değiliz. Hukuki mütaaleleri tartıştığı bir zamanda değiliz. " diye konuştu.

YOK ETME İLE KARŞI KARŞIYA KALADIĞIMIZ BİR ÜLKEDEYİZ

Türkiye'de 'hukukun yok edildiğini, insanların artık tehdit, baskı, cezaevine tıkma gibi maddi manevi yok etme tehdidiyle karşı karşıya kaldığını' iddia eden Kazan, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Böyle bir zeminde hukuk konuşulur mu? Böyle bir dönemde adaletten bahsedilebilir mi? Can Dündar'ı aldılar. Başka gazetecileri herkesi alabilirler. İşadaamlarının mallarına el koyarlar. Bank Asya'ya el koyduğu gibi bankalara el koyabilirler. Bu artık hiç sürpriz olmaz. "

TÜRKİYE YA FELAKETİ SEÇECEK YADA BUNA DUR DİYECEK

Kazan, artık Türkiye'nin önünde 'felaket ya da buna dur diyecek' iki ihtimal bulunduğunu savunarak, "Bu zihniyet devam ederse felaket sonuçla karşılaşacak bu ülke. Demokrasisi rafa kalkmış, Anayasa'sı lağvedilmiş bir üçüncü, döndürcü dünya ülkesi olacak. Veya sükunet içerisinde, bu azan, azgınlaşan guruhun ayaklarını yere indirerek hak ettiği dersi vermek suretiyle 'Hayır bu ülkede başka insanlarda var. Bu ülkede herkesin eleştiri hakkı da var. Evet siz hukuku yok ettiğiniz biraz haddinizi bileceksiniz.' diyecek. Bu ülke yumuşak bir inişle travma yaşamadan bu hukuksuzlukları böyle yavaş yavaş kaldırmaya çalışacak. Bu kirlenen düzeni temizlemeye çalışacak." diye konuştu.