Dünyanın 113 ülkesine insani yardım götüren Kimse Yok Mu, Afrika ülkelerinde açtığı su kuyularıyla kız çocuklarının okula başlamasına vesile oldu. Su taşımaktan okula gidemeyen kız çocukları, kuyular sayesinde hem okula gidiyor hem de kilometrelerce uzaklardan su taşımaktan kurutuluyor. Derneğin Afrika’nın 20 ülkesinde açtırdığı 1735 kuyudan, yaklaşık 3 milyon kişi içme suyu ihtiyacını karşılıyor. Dernek ayrıca 50 ülkede 65 bin yetime kucak açtı. Kimse Yok Mu Derneği, İyilik Buluşmaları’nın Ege turunda İzmirli gönüllüleriyle biraraya geldi. Koordinatörler, derneğin dünya çapındaki sağlık, temiz su ve yetim projeleri hakkında bilgi verdi. Sürpriz yaparak programa katılan Gökmen de türküleriyle gönüllüleri mest etti.

Programda konuşan Kimse Yok Mu Temiz Su Projesi Koordinatörü Vasfi Başak, Afrika ülkelerinde suyu daha çok kız çocuklarının taşıdığını, bu yüzden okula gidemediklerini söyledi. Kız çocuklarının zor şartlar altında ve her türlü tehlike karşısında kilometrelerce mesafeden su taşıdığını belirten Başak, “Buldukları çamurlu suyu, başları üstünde kilometrelerce taşıyorlar. Bunun için günde 1 ile 15 km. arasında mesafe katediyorlar. Bu da 7-8 saatlerini alıyor. Dolayısıyla bu çocuklar okula gidemiyorlar. Sadece Çad’da açtırdığımız 50 su kuyusu ile ilgili araştırma yaptık. Tam 2 bine yakın kız çocuğunun okula başladığını öğrendik. Ayrıca yolda karşılaştıkları tehlikelerden de kurtulmuş oldular.” dedi.

Kimse Yok Mu Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Fazlıoğlu ise derneğin gönüllülerinin desteğiyle 10-12 yılda dünyanın her tarafında gıptayla bakılan bir insani yardım ve sürdürülebilir kalkınma kuruluşu haline geldiklerini söyledi. Dünyanın 113 ülkesine insani yardım götürdüklerini kaydeden Fazlıoğlu, “New York’taki Birleşmiş Milletler’in merkezini ziyarete gittiğimizde, her birimden insanlar, ‘Bu kadar kısa sürede 113 ülkeye nasıl ulaştınız?’ diye hayretlerini ifade ettiler. Biz de, ‘Evet, bizim çalışan sayımız az ama arkamızda milyonlarca gönüllümüz var.’ dedik. Kimse Yok Mu, birçok alanda faaliyet gösteren dünyanın ender derneklerden birisi. BM’nin hemen hemen her alanında bir faaliyetimiz var. Faaliyetimizin ana gövdesini insani yardım oluşturuyor. Dünyanın 113 ülkesine yardım götürüyoruz ama yardımların yüzde 65-70’i Türkiye’deki mağdurlara yapılıyor. Ülke çapında 30’un üzerinde temsilcilikle 300 binin üzerinde aileye düzenli olarak yardım götürülüyor. Zaman zaman, ‘Türkiye de bu kadar ihtiyaç varken neden dünyanın değişik yerlerinde yardım yapıyorsunuz?’ diye eleştiriliyoruz. Yardımlarımızın üçte ikisi Türkiye deki mağdurlara ulaşıyor. Sürdürülebilir kalkınma alanında da ciddi faaliyetlerimiz var, eğitim bunların başında geliyor.” diye konuştu.

50 ÜLKEDE 65 BİN YETİME KUCAK AÇTI

Yetim Koordinatörü Mehmet Ali Gül de 50’den fazla ülkede 65 bine yakın yetim ve korunmaya muhtaç çocuğun barınma, gıda ve eğitim ihtiyaçlarını karşıladıklarını söyledi. Talep eden ülkelerde yetimhane açtıklarını, şartları uygun olmayan yetimhanelerin de tadilat ve tefrişatını üstlendiklerini ifade eden Gül, şöyle devam etti: “Dünyanın 50’yi aşkın ülkesinde on binlerce yetimin yüzü Kimse Yok Mu ile gülüyor. BM verilerine göre 2015 yılında 400 milyon çocuğun yetim kalacağı tahmin ediliyor. Kimse Yok Mu, bunların 65 bin kadarına ulaştı. Bu sayı her geçen gün de artıyor. Kısa bir süre önce Çad ve Sudan’ın Darfur bölgesinde bir yetimhanenin tadilatını gerçekleştirdik. Yetimhanelerde çocuklara eğitim desteği de veriyoruz. Küçük yardımlarla yetim çocukların hayatlarında çok fazla şeyler değişebiliyor.”

KIZ ÇOCUKLARI SU TAŞIMAKTAN OKULA GİDEMİYOR

Temiz Su Projesi Koordinatörü Başak da neden su kuyusu açtıklarını ve temiz su projeleri yürüttüklerini anlattı. 2011 yılından beri ihtiyaç duyulan ülkelerde su kuyuları açtıklarını aktaran Başak, Kimse Yok Munun 20 ülkede açtırdığı 1735 su kuyusundan yaklaşık 3 milyon kişinin içme suyu ihtiyacını karşıladığını kaydetti. Temiz suyun bir insani hak olduğunun altını çizen Başak, “Dünya Sağlık Örgütü’nün raporuna göre dünyada 1 milyardan fazla insan temiz su sıkıntısı çekiyor. Afrika’da insanlar, muson yağmurlarından sonra biriken çamurlu sudan istifade etmeye çalışıyor. Bu birikintilerden, insanların yanısıra hayvanlar da faydalanıyor. İnsanlarla hayvanlar aynı yerden su içiyor. Bu sudan içen çocuklar genellikle hastalanıp ölüyor. Kız çocukları her sabah su aramaya çıkıyor. Ellerine bidonları alıp kilometrelerce öteden su taşıyorlar. 1 ile 15 km. arasında yol kateden bu kızlar, yolda her türlü tehlikeyle karşı karşıya kalıyor. Kız çocukları genellikle Fransız ve İngiliz ailelere hizmetçi olarak satılıyor. Eğer fiziği düzgünse kötü yollarda çalıştırılıyor. Fiziği bozuksa organları alınıyor. Eğer kafası çalışıyorsa okutulup tekrar ülkesine gönderilerek misyonerlik yaptırılıyor. Bir su kuyusu ile bunların önüne geçilebiliyor. Su kuyusu açtırma, 4 bin dolara mal oluyor.” diye konuştu.

‘EVLATLARINI 25 YIL SONRA GÖREN KADINLAR VAR’

Sağlık Hizmetleri Koordinatörü Veysel Kayabaş, sağlık yardımlarında katarakt ameliyatlarının ayrı bir yer tuttuğunu söyledi. Bunların Sudan’dan alınan ciddi yardım çağrıları sonucu başladığını hatırlatan Kayabaş, “Sonra ciddi çalışmalar yaptık. Katarakta yönelik birçok araştırma sonucu Sudan’dan katarak ameliyatlarına başlandı. Sudan Darfur ile başlayan katarakt ameliyatları, bugün Afrika’nın 13 ülkesine yayıldı. Şimdiye kadar 33 binden fazla ameliyat gerçekleştirdik. Sadece Sudan’da ameliyatlar 18 bine yaklaştı. Bazen bir bebek, iki gözü kataraktlı doğuyor. Bazen çocuklar katarakttan dolayı genç yaşlarda görme yetisini kaybediyor. Bazen 30-35 yaşlarında evin reisi görme yetisini kaybediyor, ailesine bakamıyor. Bazen çocuklar, kataraktlı yaşlılara baston olarak veriliyor. 15-20 dakikada yapılan ameliyatlarla insanların hayatları kurtuluyor. Katarakt ameliyatıyla 25 yıl sonra evlatlarını gören kadınlar var.” diye konuştu. Kayabaş, kataraktın yanısıra Somali, Uganda, Kenya, Etiyopya ve Haiti’de tam teşekküllü hastanelerde sağlık hizmeti verdiklerini aktardı.