Etkinlik Diyarbakır, Eskişehir, Kırklareli, Kayseri, Sakarya ve Batman gibi Türkiye'nin farklı şehirlerden edebiyat tutkunlarını buluşturdu. Programın başında Aslı Erdoğan'ın ”˜Hayatın Sessizliğinde' isimli eserinden bir parça Sevinç Koçak tarafından tiyatral bir şekilde okundu. Sevinç Koçak, Alper Kıraç ve Can Ünlü, okunan öyküleri birer ezgiyle birleştirdi.

İkinci bölümde dernek başkanı Özcan Karabulut'un ”˜Self Terapi' adlı öyküsü Kadir Kağan Bayram tarafından oyunlaştırıldı. Daha sonra yine öyküler okundu. Öykünün kültürel boyutlarından söz edilerek, 21 Aralık'ın değişik ülkelerde nasıl kutlandığı dile getirildi. Günün sonunda 21 Aralık bolluk ve bereketi temsil ettiği için nar kırılarak edebiyatçılara, okurlara ikram edildi.

Organizasyon sorumlusu eleştiri yazarı Ayşegül Tözeren, gün dönümünde, günü, güneşi öykülerle en uzun karanlığa uğurladıklarını belirtti. İki yıldır bu buluşmayı gerçekleştirdiklerini anlatan Tözeren, öykü ile ilgili düşüncelerini şöyle dile getirdi: "Ustalar ”˜öykü mezura ile ölçülmez' demiş. Bir başka usta ”˜Kısa öykü öyle olması gerektiği için kısadır' demiş. Öykü bir sözcüklük de olsa, bir sayfalık da olsa, 30 sayfalık da olsa insan durumunu anlatabilir. Her düşünceden 58 edebiyatçı burada durumunu anlatıyor. 21 Aralık bir bahane, amaç birlikte olmak, hemavaz öykülerimizi söylemek."