KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, New York’a gitmek üzere Atatürk Havalimanı’na geldi. Burada bir açıklama yapan Akıncı, "Bizim gasp edilmiş bir hakkımız söz konusudur. Kıbrıs Türk toplumu olarak yıllardır yitirilen hakkımızı almak istiyoruz. Eşit ortak olarak bir devlette var olmak istiyoruz. Çünkü görülür gelecekte ulaşabilecek hedefte bu görülüyor." diye konuştu.

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-Moon’un daveti üzerine New York’a gitmek üzere Atatürk Havalimanı’na geldi. Tarifeli seferle havalimanına gelen Akıncı, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi’nde açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra BM Genel sekreteriyle ilk buluşmalarını yapmak üzere New York’a gideceklerini söyleyen Akıncı, “Kıbrıs’ta BM Genel Sekreteri’nin özel danışmanıyla görüşmelerimiz başladı. Rum toplumu lider Anastasiadis ile de birkaç kez buluştuk. Müzakere süreci artık yoğun bir şekilde başlamış durumda. Bu çerçevede BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon’un tebrik için açtığı telefonda yüz yüze bir buluşmayı arzu ettiğini ifade etmişti. O nedenle davetine icabet ederek bugün gidiyoruz.” dedi.

KIBRIS’TA HALAYA İHTİYAÇ VAR
Kıbrıs’ta iki taraf bulunduğunu ve bu iki tarafın uyum içinde tango yapmak durumunda olduğu şeklinde bir söz olduğunu aktaran Akıncı, “Biri öbürünün ayağına basarsa bu iş olmaz şeklinde bir benzetme yapılır. Biraz farklılaştırdım. Aslında Kıbrıs’ta tangodan öteye halaya ihtiyaç var. Herkesin el ele tutuşacağı, çok daha fazla katılımın olacağı ve uyum içinde birlikte bir hedefe doğru yol alacağı yeni bir süreç yaşanması lazım.” diye konuştu.

Kıbrıs’ta 10 yıl önce yapılan referandumda Kıbrıs Türk halkının yüzde 65 bir çoğunlukla Annan planına destek verdiğini hatırlatan Akıncı, bu bir çözüm ve sonrasında Avrupa Birliği’ni ön görüldüğünü dile getirdi. Rum toplumunun çoğunluğunun o dönemde çözüm olmadan da AB’ye girmenin garantisini aldığı için çözüm yönünde pek istekli davranmadığını kaydeden Akıncı, “Dolayısıyla yüzde 75 bir oyla reddettiler. Ancak şöyle bir gelişme oldu. Rum toplumu önceliği AB’ye girmeye ve AB’ye girip oranın da desteğiyle kendilerinin de arzu ettiği bir çözümü Türk tarafına bir şekilde kabul ettirecekleri yanılgısına düştüler. Ama ne oldu günün sonunda AB’ye sadece girmiş olmanın çok da böyle bir cennet bahçesi olmadığını gördüler. Ben AB’ye girilmesin diyenlerden değilim. Çözüm ve girilsin diyenlerdenim. Ama AB’de olsanız da ev ödevinizi tamam yapmaz, yanlış işler yaparsanız sonuçta çok ciddi hüsranlara uğrayabilirsiniz. Bunun bir örneğidir Rum tarafından yaşanan son yıllardaki gelişmeler.” ifadesini kullandı.

BİZİM TOPLUMUMUZDA ÇÖZÜM ARZUSU VAR

Yapılan kamuoyu araştırmaları Annan Planına ‘hayır’ diyenlerin bile örneğin yüzde 52’sinin bu defa çözüme destek verecekleri şeklinde araştırmalar yayınlandığını hatırlatan Akıncı, toplumlarında öteden beri çözüm arzusu olduğunu dile getirdi. Uluslararası hukukun dışında kaldıklarını ifade eden Akıncı, "Ortak Kıbrıs Cumhuriyeti devletine bir tek toplum sahip çıktı. Biz dışlandık, bütün uluslararası arenalarda ortak olması gereken devlet tek toplumun hakimiyetinde sürdü. Bugün de hala aynı noktadayız. Bizim gasp edilmiş bir hakkımız söz konusudur. Kıbrıs Türk toplumu olarak yıllardır yitirilen hakkımızı almak istiyoruz. Eşit ortak olarak bir devlette var olmak istiyoruz. Çünkü görülür gelecekte ulaşabilecek hedefte bu görülüyor. Daha farklı bir ulaşılabilir hedef şuan için yok. Türkiye’nin desteklediği hedefte, BM, dünyanın bütün büyük ülkelerinin desteklediği hedefte bu. Bana yüzde 60 oranında oy veren insanımızın da büyük oranda istediği bu. Dolayısıyla ben halktan aldığım yetki çerçevesinde hareket etmek zorundayım. Halk önüne konuna bakacaktır. Günün sonunda. Bunu onaylar mı diye sordunuz. Halk inceleyecek, tartışacak her iki tarafta da bu böyle olacak. O nedenle omuzumuzdaki yük ağırdır. Halkımızın benimseyeceği bir çözüm üretmek gibi çok ciddi bir sorumluluğumuz var. Bu sorumlulukta ortaktır.” dedi.