Kayseri Baro Başkanı Fevzi Konaç, 'paralel' adı altında yürütülen operasyonlar, çözüm süreci ve son günlerde artan terör olaylarına yönelik dikkat çeken açıklamalar yaptı. Türkiye’nin çevresinin ateş çemberi olduğunu dile getiren Konaç, “Kendi içimizde ürettiğimiz hayali düşmanlarla mücadele ettiğimizi sanıyor ve dışarıdaki düşmanları görmezden geliyoruz. Yani enerjimizi hak etmediğini düşündüğüm ve hayali olarak ürettiğimiz düşmanlara harcıyoruz. Artık kendi içimizde bu düşman üretme sürecinden vazgeçmeliyiz.” dedi.

Kayseri Baro Başkanı Fevzi Konaç, yerel bir televizyonda katıldığı programda önemli açıklamalarda bulundu. Artan terör olaylarının ve sonrasında ortaya çıkan tablonun endişe verici boyutlarda olduğunu belirten Konaç, bu konuda bazı uyarılarda bulundu. Çözüm sürecini iktidarın zamana yaymasının bazı olumsuzlukları da beraberinde getirdiğini ifade eden Konaç, “Bu süreçte boşluklar oldu. İktidarın zamana yaymaya yönelik kredisi, terör örgütü açısından güç gösterisi haline dönüştü. Hiç kimse saf olmasın. Çünkü planlar hayata geçiriliyor. Bağımsız Kürt devletine giden yol, açılmak isteniyor. Türkiye buna müsaade etmemeli. Türkiye’nin etrafındaki yangın, ülkeye taşınmaktadır oysa bu yangın taşınmamalıdır. Eğer bu yangın taşınırsa, hepimiz büyük bedeller öderiz, Allah korusun diyoruz.” diye konuştu.

AK Parti hükümetinin paralel adı altında yürüttüğü operasyonlarla ilgili de değerlendirmede bulunan Konaç, bu konuda ülkeyi yönetenlerin hayali düşmanlar ürettiğini öne sürdü. Avukat Fevzi Konaç açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Kendi içimizde ürettiğimiz, hayali düşmanlarla mücadele ettiğimizi sanıyoruz ve dışarıdaki asıl düşmanları görmezden geliyoruz. Bu ülkede birileri fitne tohumlarını üretiyor. Canımızın yandığı şehitler, gaziler, zor durumlar, çözümsüzlüklerle karşı karşıya kaldık. İslam görüntüsü adı altında bir terör örgütü mesajlar veriyor, astsubayımızı şehit ediyor, Kürt kardeşimizi kandırıyor. Artık kendi içimizde hayali düşmanlar üretmeye başladık. Enerjimizi kendi içimizde ürettiğimiz ve hak etmediğini düşündüğüm hayali düşmanlara harcıyoruz. Artık bu hayali düşman üretme sürecinden vaz geçmeliyiz. Türkiye tabiî ki cemaat algıları konusunda tehlikeli göreceği konular hakkında önlemlerini alacak, vatana ihanet ettirmeyecek ama ürettiğimiz hayali düşmanlarla mücadele ediyor zannederek, dışarıdaki asıl düşmanları görmezden gelmemeliyiz. Bu anlamda herkese önemli görevler düşüyor.”