Konya'da dedikodu iddianameyle sahneye konulan hukuk tiyatrosu devam ediyor


Mahkemeden tutukluluğa devam kararı




Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 'paralel yapı safsatası'yla gerçekleştirilen operasyonlarda tutuklanan sanıkların tutukluluk haline yaptığı itirazı geri çevirdi. Sanıkların tutukluluğunun devamına karar veren mahkemenin tutukluluk haline itirazla ilgili tensip zaptında ihsas-ı reyde bulunduğunu belirten sanık avukatları, karar üzerine reddi hakim talebinde bulundu.


Konya Cumhuriyet savcılarından Ersin Berber'in hazırladığı iddianameyi kabul eden 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin, davanın tensip zaptında "Dosyanın adli tatil sürelerine denk gelmesi akabinde mahkememizin duruşma günlerinin dolu oluşu ve dosyanın kapsamı nazara alınarak tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin 07 ağustos 2015, 04 eylül 2015 ve 02 ekim 2015 günlerinde yeniden değerlendirilmesine..." dediğine işaret eden sanık Anadolu Atayün'ün avukatı Süleyman Küçüksucu, "Biz bugün tutukluluğa itirazımızın olumlu değerlendirileceğini zaten beklemiyorduk. Yalan, iftira ve dedikodularla dolu iddianameyle açılan davada karar zaten başka yerlerde başka insanlar tarafından verilmiş görünüyor. Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin tutukluluga itirazın değerlendirileceği tensip zaptında ard arda 3 farklı tarih zikretmesi ve bunu kayıt altına almış olması 'ben sizi ne kadar itiraz ederseniz edin tahliye etmeyeceğim' demektir. Hukukta ve ceza yargılamasında böyle bir usül yoktur, anayasa ve yasalarımızda da böyle hüküm yoktur. Hukukta, kanunda olmayan üsuller malesef son dönemde yargıda sıkça yaşanır oldu. 2. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin sergilediği ihsas-ı rey anlamına gelen tutukluluğa itirazlarla ilgili tensip kararı dolayısıyla reddi hakim talebinde bulunduk. Bu talebimizin de olumlu değerlendirileceğini beklemiyoruz." dedi.

Konya'da yargılama adı altında bir hukuk komedisi sergilendiğini belirten avukat Süleyman Küçüksucu, "Bu davanın iddianamesini hazırlayan cumhuriyet savcısı, iddianameyi kabul eden mahkeme heyeti anayasa suçu işlemektedir. Yargılaması Yargıtay'da devam eden bir dava hakkında, anayasa ve yasalarımıza göre yeniden iddianame hazırlanamaz, yeniden yargılama yapılamaz. Ağır ceza mahkemesinin baktığı ve karar verdiği bir dava bir başka ağır ceza mahkemesinde yeniden görülemez. Bir ağır ceza mahkemesinin verdiği kararın yeniden yargılama yeri Yargıtaydır. Kaldı ki Okyanus Operasyonu ile ilgili Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nin yaptığı yargılama ve verdiği karar Yargıtay'da görüşülmeye devam etmektedir. Cumhuriyet Savcısı Ersin Berber Yargıtay'da bulunan aynı dava için yeniden iddianame hazırlayarak anayasa ve yasaları çiğneyerek suç işlemiştir. Savcılığın hazırladığı iddianameyi kabul eden Konya 2. Ağır Ceza Mahkemesi de aynı şekilde anayasa ve yasaları hiçe saymış suç işlemiştir." şeklinde konuştu. Avukat Küçüksucu, savcı ve yargıçların anayasa ve yasaları fütursuzca çiğnemelerine rağmen hukuk mücadelesine sonuna kadar devam edeceklerini sözlerine ekledi.

2008 yılındaki Okyanus Operasyonu mahkumu Nusret Argun ve Argun'la ilişkili 70'ten fazla ismin 'duydum, işittim' sözleriyle verdiği ifadelerle başlatılan 'paralel yapı' operasyonunda 60'tan fazla ismin ev ve işyerlerine baskın yapılmış çok sayıda şüpheli gözaltına alınmıştı. Şüphelilerden önemli bir kısmı emniyet ve savcılık ifadelerinden sonra serbest kalırken, 3'ü emniyet mensubu, 4'ü sivil toplam 7 kişi tutuklanmıştı. Yedi kişi, dedikodularla oluşturulan anayasa ve yasalara aykırı iddianameyle mayıs ayından bu yana cezaevinde tutuluyor.