Mahkeme kararı ile Beykoz ve Sarıyer bağlantı yolları iptal edilen Kuzey Marmara Otoyolu’na ilişkin açıklama yapan Kuzey Ormanları Savunması (KOS) mahkeme kararının sadece bağlantı yollarını değil, 3. Köprü’nün yapımını da kapsadığını bildirdi. Mimarlar Odası Avukatı Can Atalay, mahkeme kararının önemsizleştirilmeye çalışıldığını, 3. Köprü inşaatını durdurmayanların suç işlediğini savundu.

İstanbul’un Kuzey bölgesindeki ormanlık alanların 3. Köprü ve otoyol çalışmalarından zarar göreceği endişesi ile başlayan tartışma mahkeme kararı ile yeni bir boyut kazandı. Kuruluşların mahkemelere yaptığı şikayet başvuruları üzerine başlayan yargı sürecinde mahkeme, Kuzey Marmara Otoyolu’nun Sarıyer ve Beykoz bağlantı yolları için iptal kararı verdi.

Kent Ormanlı Savunması, konu hakkında Mimarlar Odası ve Şehir Plancıları Odası (ŞPO) İstanbul Şubesi yetkililerinden bilgi aldı. ŞPO İstanbul yönetim kurulu üyeleri Nuray Çolak, Ayşe Yıkıcı ve Ceyda Sungur da, 8. İdare Mahkemesi’nin kararının kamuoyuna yanlış aktarıldığını ve mahkemenin Kuzey Marmara Otoyolu inşaatının Beykoz ve Rumelifeneri-Sarıyer’de yer alan Boğaziçi geri görünüm alanlarıyla ilgili imar planlarını iptal ettiğini belirtti.

'MAHKEMENİN KARARI UYGULANMALI'

ŞPO İstanbul yönetim kurulu üyeleri, mahkemenin 3. Köprü inşaatı ilgili kararını esastan vermese de, yetki açısından incelenen imar planlarının usule aykırı olarak iptal edilmesinin büyük öneminin olduğunu vurgulayarak, “Kamu kurumlarının sorumluluklarından uzak bir yaklaşım ile yol şeması niteliğinde özensizce hazırlamış oldukları imar planlarının, telafisi imkansız sonuçları olacaktır. Mahkemece verilen iptal kararı imar planlarının esası incelenmeksizin yetki açısından değerlendirilerek alınmıştır ancak planlamanın ne kadar özensiz yapıldığının da göstergesidir. Acilen mahkeme kararı uygulanmalı ve bugüne kadar sayısını bilmediğimiz işçi cinayetine, ağaç kesimine ve usulsüzlüklere sebep olmuş inşaat durdurulmalıdır. Aksi halde doğa ve yaşamın varlığına karşı işlenen suç varlığını sürdürecek ve yenilerinin de işlenmesinin önünde de hiç bir engel olmayacaktır.” görüşüne yer verdi.

Avukat Can Atalay da, inşaatı durdurmayan tüm yerel yöneticiler ve merkezi idare yetkililerin suç işlediklerini belirterek “Mahkeme, 3. Köprü inşaatının en kritik noktası olan boğaz geçişi alanı ile ilgilidir. Diğer bir söyleyişle, kimi basının önemsizleştirmeye çalıştığı gibi “bağlantı yolları” ile ilgili değil; tam olarak 3. Köprü’nün kendisi ile ilgilidir. An itibari ile 3. Köprü inşaatının söz konusu noktalarındaki inşaatın derhal durdurulması gerekir. Bu ilgili tüm idarelerin sorumluluğudur, görevidir. Ötesi, bu iptal kararının arkasına dolaşmak için İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi gündemine yeni plan teklifleri getirilmesi de hukuken kabul edilemez nitelikte olacaktır. Altında bizim değil Kadir Topbaş’ın imzası olan 2009 onaylı İstanbul Çevre Düzeni Planı’nda vurgulandığı gibi 3. Köprü İstanbul için felakettir.” dedi.

8. İdare Mahkemesi “Kuzey Marmara Beykoz Boğaziçi geri görünüm ve etkilenme bölgesi geçişi ile Sarıyer İlçesi Rumelifeneri Boğaziçi geri görünüm ve etkilenme bölgesi geçişlerine ilişkin 1/5000 Ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Değişikliği'nin iptaline ilişkin kararı verdi. Mahkeme kararında Boğaziçi alanında kalan bölümlerde yapılacak planların 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu hükümlerine göre yapılması gerektiği belirtti. Buna bağlı olarak, mahkeme Boğaziçi geri görünüm ve etkilenme bölgesinde plan yapma yetkisinin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na ait olduğu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ise bu konuda hukuki yetkisinin olmadığı yönünde karar verdi.