İran Meclis Başkanı Ali Laricani, Fransa’da yaşanan saldırıları ve sonrasında yaşananları değerlendirdi. Saldırıyı kınadıklarını söyleyen Laricani, “Düşünce hürriyeti, gerçekten ilerleme ve düşünceden kaynaklanmalıdır. Din büyükleri ve liderlerine ihanet etmek demek değildir. Bu, Müslümanlar için kırmızı sınır çizgisidir. ‘Peygambere ihanet etmek’ tüm Müslümanların kırmızı çizgisidir." dedi.

Hilton Bomonti Otel’de düzenlenen İslam Birliği Teşkilatı Parlamento Birliği Konferansı için Türkiye’de bulunan İran Meclis Başkanı Ali Laricani basın toplantısı yaparak gazetecilerin sorularını cevapladı.

Fransa’da yaşananları değerlendiren Laricani, saldırıları kınadıklarını ifade etti. Laricani, "Ben zannediyorum ki bölgede Hz Resuli Ekrem Efendimiz'e yapılan ihanetlerin yapılması sadece bizi değil, bölge ülkelerinin kafasını çok kurcalamıştır. Ayrıca burada Batılılara çok büyük bir ayıptır ki bu konuyu ifade özgürlüğü kapsamında görmek istiyorlar. Böyle bir ihanetin yapılması acaba düşünce mi? Eğer ihanet etmek bir düşünce ise o zaman bu alandaki bütün ihanetçiler bilim adamı olması gerekir. Küfür ve ihanet gerçekten kötü yaralanmadır, bir sanıklıktır. Mesela derler ki; herkes özgür ve istediklerini yapsınlar. İstediğini yapsın ve gitsin, bıçağı başkasının karnına soksun. Düşünce hürriyeti gerçekten ilerleme ve düşünceden kaynaklanmalıdır. Din büyükleri ve liderlerine ihanet etmek demek değildir. Bu, Müslümanlar için kırmızı sınır çizgisidir. Peygambere ihanet etmek tüm Müslümanların kırmızı çizgisidir. Biz maalesef epey zamandır görüyoruz; Batı’da Müslümanların inançlarına ihanet ediyorlar. Daha sonra bazıları kalkıp orada bazı terör olayları yapıyorlar. Tabii ki onu kınıyoruz ve bunları kimin neden yaptığı belirsiz. Bunların hepsinin üzerinde düşünülmesi gerekir. Maalesef 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Batılılar üzerinden hep böyle saldırılara muhatap olduk." ifadesini kullandı.

Bu olayların kendi bölgelerinde sürekli karmaşa oluşturduğunu belirten Laricani, "Terörizm maalesef bizim bölgesinde daha körüklenmiş ve bu daha farklı nedenlerden kaynaklanıyor. Bazı ülkelerin istihbarat teşkilatlarının bu konuda bölgede çok faal haldeler. Bugün IŞİD'in elindeki silahlar gökten düşmedi. Bunlar bazı yerlerden gelip onlara ulaşmış. Bizce Amerikalılar gerçekten teröristle karşı karşıya değiller. Belki onlarla oynamak istiyorlar. Son zamanlarda bölgede yaptığım gezilerde bu sonuca vardım, gerçekten Amerikalıların bu gruba karşı pratikte bir saldırısı yoktur. Diğer konu İsrail ve Siyonizm rejimi bu olaylardan çok yararlanmaktadır." dedi.

Laricani, Yemen'de yaşanan gelişmeler konusunda sorulan İran'ın o bölgedeki yerel grupları destekleyip desteklemediği yolundaki soruya da, Husilerin Yemen halkının büyük bir bölümünü oluşturduğunu ve İran olarak görüşlerinin Yemen halkının milli olarak kendi içinde bir sonuç almasına yönelik olduğunu belirtti. Laricani aynı görüşü Suriye'de de gösterdiklerini söyledi.

REKABET VAR MI?

Basın mensupları İran'ın Suudi Arabistan ile rekabet halinde olduğu söyleminden yola çıkarak bundan sonra Husilere desteği olacak mı yönündeki soruyu da cevapladı. Laricani, "Böyle çocukça bir rekabetin peşinde değiliz. Eğer Yemen halkı destek isterse tabii ki desteklemeliyiz. Diyemeyiz ki Yemen halkının bir bölümü yönetim ellerinde diye desteklensin, onlar hükümette değilse o zaman yardımı keselim. O zaman bu yardımların Yemen halkına yardım amaçlı olmadığını gösterir. Bize göre bölgede küçük açıdan bakmak söz konusu değildir. Yemenli yetkililerle de görüşüyoruz." ifadesini kullandı.

Laricani'ye Türkiye'de devam eden yolsuzluk soruşturması ile ilgili İran'daki komisyon üyelerinin Türkiye'ye gelip bilgi alıp almayacağı’ ve Türkiye'de Meclis'te oylanan komisyon raporlarını görmeyi talep edip etmedikleri’ne ilişkin soruyu, "Bu konu İran'da savcılık kurumunda takip ediliyor. Ciddi bir şekilde savcılık konuyu takip ediyor. Tabii ki gerektiğinde savcılık kurumu gerektiğinde Türk yetkilerle temasa geçiyor. Aldığımız bilgilere göre şu ana kadar böyle bir diyalog kurulmasına gerek duymamışlar." şeklinde cevap verdi.

‘IŞİD KONUSUNDA TÜRKİYE ÜZERİNE DÜŞENİ YAPTI MI?

'IŞİD ile mücadele konusunda Türkiye'nin üzerine düşeni yapıp yapmadığı’ ve ‘sınır güvenliği konusunda Batı’dan yükselen eleştirileri İran’ın paylaşıp paylaşmadığı’ yönündeki soruya Laricani, "Türk arkadaşlar zaten IŞİD'i terörist olarak bize tanımladılar. Onu çok tehlikeli bir terörist grup olarak bizlere açıkladılar. Gerçekten tehlikeli oldukları sonucuna Irak ve Suriye'de yaptıkları ile varıyoruz. Bazı istihbarat teşkilatlarının bu grubun ortaya çıkmasında rolleri vardı. Pratikte Irak ve Suriye halkı bire bir olarak IŞİD ile savaşıyorlar." değerlendirmesinde bulundu.

Suriye topraklarında öldürülen İranlı komutana ilişkin de görüşlerini açıklayan Laricani, İran, istişareler konusunda yardım istendiğinde İranlı komutanların bu ülkeye gittiklerini ve teröristlerle savaşmayı gizlice yapmadıklarını savundu.
Laricani, Suriye'deki durumun düzeltilmesi için gösterilen çabaları desteklediklerini ve Türkiye'nin de bölgenin önemli bir ülkesi olduğunu söyledi.