Lösemili Çocuklar Vakfı (LÖSEV), ‘hastaların masraflarının devlet tarafından karşılandığı’ yönündeki iddialara cevap verdi. Açıklamada, "SGK’nın ödemesi ile LÖSEV Lösante Hastanesinin kira, elektrik, su, doğalgaz, telefon, ulaşım gibi giderleri ancak karşılanmaktadır." denildi.

LÖSEV’den yapılan yazılı açıklamada, "Vakfımızın Lösante-Lösemili Çocuklar Hastanesinde tamamen parasız tedavi gören hastalarımızın yüzde 92 başarı ile iyileşmelerinden rahatsız olan ve ‘parasız özel hastane mi olur’ düşüncesi ile tüm lösemi ve kanser hastalarını rant kaynağı olarak düşünen lobilerin ve sağlıksız zihniyetlerin, ‘Hastaların masraflarını zaten SGK ödüyor’ şeklinde olumsuz algı operasyonlarına yanıt vermek zorundayız." ifadelerine yer verildi.

'SGK’NIN ÖDEMESİ İLE HASTANENİN FATURALARI ANCAK KARŞILANIYOR'

SGK ile ‘kemoterapi’ sözleşmesi imzalandığı ve kısmi bir ödemenin yapıldığı belirtilen açıklamada, şu bilgiler verildi: "Lösante-Lösemili Çocuklar Hastanesi A grubu özel hastanedir. Çeşitli tekli veya paket ödemeleri içerisinde SGK kuruluşu tarafından kemoterapi protokol uygulamasında yatan bir hastamız için hastanemize günde ortalama 130 TL gibi bir ödeme yapılmaktadır. 01.01.2014 ile 31.12.2014 tarihleri arasında yatarak tedavi olan 433 hastamız ile 2 bin 421 ayaktan kemoterapi alan hastamız için SGK tarafından yapılan ödeme 1 milyon 145 bin lira, ayda yaklaşık 95 bin TL’dir. Tüm açıklamalardan görüleceği üzere SGK’nın faturaların karşılığında ödediği LÖSEV Lösante Hastanesinin neredeyse ancak kira, elektrik, su, doğalgaz, telefon, ulaşım gibi giderlerini karşılamaktadır. LÖSEV ile Lösante Hastanesinin mükemmel tedavi, hijyen, beslenme ve moral faktörleri ile yüzde 92 başarıya ulaşmak için hasta başına yaptığı tüm masrafların gerçek piyasa bedelinin ancak yaklaşık onda biri-ikisi SGK tarafından ödenmektedir."

'DEVLET HASTANELERİ İLE TIP FAKÜLTELERİNDE MASRAFLAR SGK’CA ÖDENMİYOR'

Devlet hastaneleri ve tıp fakültelerinde bile hastalardan çok büyük farklar alındığı ve her masrafın hasta yakınlarına yıkıldığına dikkat çekilen açıklama şöyle devam etti: "Özellikle tıp fakültelerinde, özel oda, hoca muayene, erken randevu farkı adları altında alınan ücret farkları bir çok malzeme ve ilacın hastaya satın aldırılması, pijama, iç çamaşırı, peçete, tuvalet kağıdı, ek gıdalar gibi temel ihtiyaçların hastalar tarafından karşılanması çay, tüp parası istenmesi, 3 -4 ya da 5 kişilik hasta odalarında, sandalye üzerinde 5 refakatçının bulunduğu hijyenik olmayan ortamlarda lösemi ve kanser tedavilerinin yapılması, çarşaf, nevresim ve havluların hiç değiştirilmemesi hastalarımızın en çok şikayet ettiği konulardır. Bu örneklerden de görüleceği üzere lösemi ve kanser hastalarının tedavileri için yapılan ödemeler son derece yetersiz olup, özel hastane koşullarında parasız tedavi imkânsızdır. Kaldı ki tüm yatırım, masraf, kira, personel maaşları, SGK ve vergileri devlet tarafından ödenen devlet hastane ve tıp fakülteleri de zarar etmektedirler. Bu koşullarda devlet ve tıp fakülte hastanelerinde tek kuruş fark almadan ve tek kuruş harcatmadan bırakın yüzde 100 tedavi başarılarını hedeflemek hastayı yaşatmak bile mucize sayılmalıdır. LÖSEV’in yüzde 92 başarısının yanı sıra rüya gibi bir Onkoloji Kenti kurmasını engellemek yerine ayakta alkışlanmalı ve örnek alınmalıdır."