Bingöl Emniyet Müdürü Atalay Ürker'in yaralandığı, yardımcısı Atıf Şahin ile Başkomiser Hüseyin Hatipoğlu'nun şehit düştüğü suikastın ardından Genç ilçesinde yaşanan çatışmada sağ yakalanan 2 kişi hakkında açılan davanın ilk duruşması görüldü. Mahkemede savunma yapan sanık avukatları, olayın hemen ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'cezalandırıldı', Başbakan Ahmet Davutoğlu ise 'öldürüldü' şeklinde açıklama yaptığını hatırlattı. Bunun üzerine mahkeme başkanı avukatın sözüne keserek, ''Kısa bir hatırlatma yapayım. Emniyet müdürü konusu bu iddianamede yoktur." dedi. Böylece Bingöl suikastından sonra öldürülen ve olayın faili olarak açıklanan 4 PKK'lının suikastla ilgisi olmadığı ve faillerin hala yakalanamadığı bir kez daha ortaya çıktı.

Bingöl'de geçen yıl meydana gelen suikastten bir saat sonra Genç ilçesi çıkışında öldürülen kişilerle aynı araçta olan Erhan Şenyuva ve Ali Kılıçgedik hakkındaki savcılık soruşturması tamamlanarak dava açılmıştı. Bingöl Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Şenyuva ve Kılıçgedik suikasttan sorumlu tutulmazken haklarında silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 12'şer yıl hapis istenmişti. Sanıklar hakkında açılan davanın ilk duruşması bugün Bingöl Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Sanıklarla ilgili kimlik tespitinin ardından savcı tarafından iddianame okundu. Daha sonra savunmaya geçildi. Güvenlik gerekçesi ile farklı illerde bulunan sanıklar, mahkemeye SEGBİS'le katıldı. Sanıklardan Ali Kılıçgedik, savcılık savunmasını tekrar ederek tahliyesini istedi. Daha sonra sanık avukatı Erdal Aydemir savunma yaptı. Genç ilçesinde yaşanılan çatışmayı hatırlatan Aydemir, olay sonrasında devlet yetkililerinin emniyet müdürü suikastı ile ilgili 'öldürüldü' ve 'cezalandırıldı' gibi ifadeler kullandığını hatırlattı. Bunun üzerine mahkeme başkanı, avukatın konuşmasını keserek, "Kısa bir hatırlatma yapayım. Emniyet müdürü konusu bu iddianamede yoktur." dedi. Bu konuşma sonrasında avukat Aydemir, müvekkilinin tahliyesini talep etti.


"İFADEM ÇARPITILDI"

Daha sonra sanık Şenyuva savunmasına başladı. Şenyuva iddianameye itiraz etti. Şenyuva, "Vermiş olduğum ifadem çarptırılmıştır. İfademde, araç içerisinde arka koltukta bulunan kişi araçtan inip kurma kolunu çektikten sonra kolluk kuvvetleri ateş ettiği gerçeği yansıtmıyordur. Gerçek ifadem Ali Bozan Kürtçe olarak 'teslim olalım' demesi ile güvenlik güçlerinin bize ateş etmesi aynı anda olmuştur." diyerek savunmasının düzeltilmesini istedi. Düzeltilen savunma sonrasında Şenyuva da tahliyesini istedi. Şenyuva'nın avukatı Ömer Faruk Hülakü de müvekkilinin örgüt üyeliği ile bir alakasının olmadığını belirtti. Hülakü, müvekkilinin tahliyesini istedi.
Yapılan savunmalar sonrasında mahkeme heyeti, duruşmanın 5 Mayıs'a ertelenmesine ve sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.