Maraş Olayları'nın canlı şahitleri, geçmişte yaşanan olayların tamamen bir oyun olduğuna inanıyor. O dönemin şahitlerinden Adalet Partili Belediye Başkanı Ahmet Uncu, şehirde geçmişte yaşanan hadisenin oyundan ibaret olduğuna dikkat çekerken, Pazarcıklı İsmail Dizlek de huzura ve sükûnete ihtiyaç duyulduğuna vurgu yaptı. Ahmet Uncu, 1978 yılında yaşanan Maraş Olayları'nda şehrin belediye başkanlığı görevini yürütüyordu. Sıkıntılı günlerde şehrin yöneticiliğini yapan Uncu, şehrin olaylarda büyük bir oyuna getirildiğini kaydetti. Şehirde 2 sol görüşlü öğretmenin öldürülmesi olayının tamamen sol fraksiyonlar tarafından gerçekleştirildiğinin kesin olduğunu vurgulayan Uncu, bunun için adres olarak da 1984 yılında Adana Sıkıyönetim Mahkemesi'nin almış olduğu kararı adres olarak gösterdi. Kahramanmaraş'ta yaşanan olayların sebebinin araştırılıp, ortaya konması isteniyorsa, bu kararları incelemenin gerektiğine dikkat çeken Uncu, olaylarda halkın oyuna getirildiğini vurguladı. O dönemde basının, 1984 yılında alınan kararlar doğrultusunda gerçekleri hiçbir zaman ele almadığını anlatan Uncu, olayın bu yönünün tartışılmadığını belirtti. Alevi ve Sünni diye bir çatışma noktasının bulunmadığını, ancak sol fraksiyonlar ve dış güçler tarafından Kahramanmaraş'ın bu olaylar içerisine çekildiğini ifade eden Uncu, Türkiye'de yaşanan bu olayların yeniden canlandırılmak istendiğine dikkat çekti. Türk milletinin içine bir takım nifak tohumları ekilerek, birlik ve beraberliğin ortadan kaldırılmak istendiğini belirten Uncu, bugün bütün hassasiyetlerin gösterilerek birlik ve beraberliğin ortaya konması gerektiğine inanıyor. Her şeyden önce devlete inanılması gerektiğini dile getiren Uncu, "Devlet bu tip konulardan gerektiği dersi alarak birliğimizi ve beraberliğimizi sağlayacak çaba ve gayretlerin içerisinde olmalıdır. Kahramanmaraş olaylarının özü şudur; Kahramanmaraş oyuna getirildi. Burası bilinerek seçilen bir ildi. Bu ilde bu kadar acı bir olayın olmasının sebebi tamamen bir oyundur. İnşallah Türkiye bu tip olaylardan ders alarak birliğini beraberliğini muhafaza eder." açıklamasında bulundu. Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde faaliyet gösteren Pazarcık ve Narlı İşadamları Derneği (PANİAD) Başkanı, işadamı İsmail Dizlek de geçmişte yaşanan olaylarda birçok insanın zarar gördüğünü ifade ederek, aynı senaryonun bugün de oynandığını gördüklerini aktardı. Ülkenin o günlere götürülmek istendiğini, ancak o günlerin hiç kimseye faydasının bulunmadığını dile getiren Dizlek, insanların çok acılar çektiğini, artık bugün huzura ve sükûnete ihtiyaç duyulduğunu önemle vurguladı. Bu oyunlara gelinmemesi gerektiğini kaydeden Dizlek, şöyle dedi: "Sonuçta bu ülkede birlik ve beraberlik içerisinde kardeşçe yaşıyoruz. Hiç kimsenin birbiriyle sorunu yok. Sorun varsa da çözülür. Demokratik bir ortamda çözülür. O yüzden biz şimdi kesinlikle o günlere dönmeyeceğiz. Dış güçlerin oyunu tutmayacaktır artık. Bu sıkıntıları artık yaşamak istemiyoruz. Kaos olaylarının kimseye fayda vermediğini komşularımıza bakarak anlayalım. Irak'a bakalım, Pakistan'a bakalım, Afganistan'a bakalım. Irak'ta Saddam'dan muzdarip olan insanlar bugün Saddam rejimini tekrar istiyorlar. Huzursuzluk ortamının kimseye faydası yok. Olması mümkün değil. Kimsenin kimseden üstünlüğü yoktur. Biz sonuçta kardeşçe yaşayacağız. Bu topraklarda yaşamak zorundayız." Laz'ı, Kürt'ü, Çerkez'i, Alevi'si, Sünni'si ile ülkeyi bir çiçek bahçesine benzeten Dizlek, "Bahçede, gül, lale, menekşe, sümbül var. Düşünün bir bahçede yalnız bir gül olsa siz o bahçeye bir iki defa gittikten sonra üçüncüde canınız istemez. Bunu ona benzetiyorum. Bu ülkede Biz Yaratılanı hoş gördük Yaradan'dan ötürü. Bizim o şekilde olaya bakmamız lazım. İnsanları sevmemiz, birbirimizi sevmemiz lazım. Bu konuda üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız. Türk insanları bu kargaşa ortamından, kaos ortamından çok çektikleri için o günlere gitmemiz mümkün değil. İnsanlar artık bu oyunlara gelmiyorlar. Sağduyu ile bu olayların önüne geçmesini bileceğiz ve geçeceğiz." dedi. Kahramanmaraş'ta 1978'li yıllarda yaşanan olayları yaşayan insanların ne kadar yanlış yaptıklarını anlattığını söyleyen Dizlek, "Aynı mahallede oturduk, çocukluğumuz beraber geçti. Birden birbirimize rakip olduk. Birbirimize taş atıyoruz, silah sıkıyoruz. Durup dururken ortada bir şey yoktu. Nasıl oldu diyorlar. Saman alevi gibi parlamış bu olaylar. Birdenbire çıkmış. Ama şimdi insanlar burada Pazarcık'ta gerek Alevi, gerek Sünni, gerek dindar kardeşlerimiz olsun, hep beraber oturuyoruz. Şu anda hiç kimsenin Pazarcık'ta kimsenin kimseden sıkıntısı yok. Bir 8-10 yıl önce, aşağı mahalleden mi, yukarı mahalleden misin diye ayırırlardı. Aşağı mahalle neresi, yukarı mahalle neresi. Pazarcık bir bütündür. Bizim bu konularda daha duyarlı olmamız lazım. Kız alıyoruz, veriyoruz. Düğünlerimizi beraber yapıyoruz. Geçmişteki hatalardan ders aldık." diye konuştu. Demokratik açılım konusunda da hükümeti sonuna kadar desteklediğini anlatan Dizlek, problemin yok sayılarak çözülemeyeceğini belirtti. Soruna, ilk defa Turgut Özal tarafından değinildiğine, bu zamana kadar da hiç bir partinin, başbakanın cesaret edemediğini kaydeden Dizlek, bugün atılan olumlu adımların da başkaları tarafından provoke edilmek istendiğine dikkat çekti. Bu oyuna gelinmemesi gerektiğine vurgu yapan Dizlek, "Bu ülkenin artık kaos ortamına, geçmişte yapılan yanlışlara, insanların tahammülü yok. Artık insanlar bu ülkede güzelce, kardeşçe, dostça yaşamak istiyoruz. İnşallah bunda da muktedir olacağız. Bundan hiçbir kuşkum yok. İnsanlarımızdan şunu rica ediyorum. Provokelere gelmesinler, dış güçlerin oyunlarına gelmeyelim artık." diyerek sağduyunun hakim olması gerektiğini ifade etti.