Anadolu Eğitim Sendikası’nın eğitimde yaşanan sorunları belirleme ve çözüm önerileri hakkındaki araştırmaya katılanların yüzde 49'una göre, Milli Eğitim Bakanlığı’nda (MEB) okutulacak dersler, siyasi yaklaşımlarla belirleniyor. Araştırmaya katılan yüzde 37’ye göre ise kitaplar deneysel ve yüzde 14'e göre de bilimsel kriterle hazırlanıyor.

Anadolu Eğitim Sendikası, her yıl düzenli olarak yürüttüğü anket çalışmasının bu yılki konusunu 'Okullardaki Ders Dağılımları ve Ders İçeriklerinin Yeterlilikleri' olarak belirledi.
Her okul türünde çeşitli branşlarda görev yapan toplam 2 bin 186 öğretmenin katıldığı araştırmanın çoğu ülke genelinden seçilenlerle yüz yüze görüşme ile gerçekleşti. Çalışmaya yüzde 5’lik kısmı internet üzerinden form doldurup, katkı verdi. Çoktan seçmeli 17 soruya ilave olarak katılımcıların kendi değerlendirme ve önerilerini sunabilecekleri bir de bölüm yer aldı.

Anadolu Eğitim Sendikası Eğitim ve Sosyal İşler Sekreteri Tuba Kaan, anket hakkında yaptığı açıklamada, “Her yıl reform adı altında yapılan sistem değişiklikleri, zorunlu ve seçmeli derslerle içeriklerine ilişkin olarak öğretmenlere dahi danışılmamış olması kabul edilir bir tutum değildir. Ulusal ve uluslararası ölçekte başarısızlığı tescillenen eğitim sistemimizin yanlışlarını bu anket çok net ortaya koymaktadır. Öğretmenlerimizin bilimsel bulmadığı, öğrenci seviyesine, ilgi ve ihtiyacına yanıt vermeyen dersler ve içerikleri bugünden başlayarak sorgulanmalı, bilimsel şuralarda öğretmenlerce yapılandırılmalı. Eğitim bir toplumun geleceği olduğuna göre; ne siyasi ne de deneysel yöntemlerle terk edilemez.” dedi.

SORULARDAN BAZILARINA VERİLEN CEVAPLAR

'Okullardaki Ders Dağılımları ve Ders İçeriklerinin Yeterlilikleri' konulu çalışmanın tespitleri ise şöyle;
“Okuttuğunuz dersin haftalık ders saati sayısını ve içeriğini yeterli buluyor musunuz?" sorusuna katılımcıların yüzde 39'u 'hayır', yüzde 33'ü 'evet', yüzde 28’lik kısım ise kısmen cevabını verdi.

"Girdiğiniz derslerin içeriklerini, ülke genelinde uygulanan öğrenci seçme sınavlarıyla uyumlu buluyor musunuz?" sorusuna alınan cevabın yüzde 50’si uyumsuz olurken yüzde 36’sı uyumlu oldu. Yüzde 14’lük kısım fikri olmadığı yönünde görüş bildirdi.

Sendikanın değerlendirmesine göre bu derece yüksek bir oranın Türkiye'nin eğitim açısından son derece düşündürücü bir tabloyla karşı karşıya olduğunu gösterdiği belirtildi. Okutulan derslerin içerikleri sınav içeriği ile örtüşmediğinden sınava yönelik ihtiyacın karşılanması konusunda okul dışı kurum ve/veya kişilere yönelme (dershane/özel ders) söz konusu olduğu kaydedildi.

"Kurumunuzda okutulan zorunlu dersleri ihtiyaca yanıt verme ve çeşitlilik açısından nasıl buluyorsunuz?" sorusuna katılımcıların yüzde 56’sı zorunlu dersleri ihtiyaca yanıt verme ve çeşitlilik açısından eksik bulduğunu ifade etti. Yüzde 31’i yeterli cevabını verirken yüzde 13 fazla olduğunu belirtti.

"Kurumunuzda okutulan seçmeli dersleri ihtiyaca yanıt verme ve çeşitlilik açısından nasıl buluyorsunuz?" sorusuna; okutulan seçmeli dersleri ihtiyaca yanıt verme ve çeşitlilik açısından değerlendirildiğinde yüzde 60 oranında eksik olduğu belirtildi.

"Okutulan dersleri ve içeriklerini bilimsel açıdan nasıl buluyorsunuz?" sorusuna katılımcıların yüzde 68’i geliştirilebilir cevabını verdi. Yüzde 25’lik kısım bilimsel değil cevabını verirken yüzde 7’lik dilim bilimsel cevabını verdi.

"Okutulmakta olan derslerin ve içeriklerinin öğrencilere milli ve manevi değerleri yeterince aktardığını düşünüyor musunuz?" sorusuna karşılık, mevcut ders içeriklerinin bu konuda yeterli olduğunu söyleyenler yüzde 17 ile en düşük oranda kaldı. Ders içeriklerinin milli/manevi değerlerin aktarılmasında yetersiz kaldığını söyleyenlerin oranı yüzde 35 iken kısmen yeterli olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 47.

"Okutulan dersler ve içerikleri özgürlükçü, empatik ve farklı bakış açılarına saygılı bireyler yetiştirmeye katkı sağlamakta mıdır?" sonusunda kısmen yeterli bulanların oranı yüzde 43, yetersiz bulanların oranı yüzde 44 ve yeterli bulanların oranı ise yüzde 12 oldu.

"Okutulan dersleri ve içeriklerini akılcı düşünme, problem çözme becerisi kazandırma açısından nasıl buluyorsunuz?" sorusuna ise katılımcıların yüzde 47’sı geliştirilmesi gerekir cevabını verirken yine yüzde 47’lik dilim yetersiz cevabını verdi. Yeterli cevabını verenler sadece yüzde 6.

"Okutmakta olduğunuz dersin kitabı hakkında aşağıdakilerden hangisi durumunuza uygundur?" sorusuna yüzde 64’lük dilim yardımcı kaynakla birlikte kullanıyorum cevabını verdi. Katılımcıların yüzde 25’i yardımcı kaynakları kullanıyorum cevabını verirken yüzde 11’lik dilim yeterli buluyorum cevabını verdi.

Cevaplara ilişkin değerlendirmede bedava ders kitabı olumlu bir yaklaşım olsa da içerik ve yeterlik açısından gereken kaliteye ulaşılmadığı sürece eğitim kalitesinden söz etmek söz konusu olamayacağı belirtilerek, "Yardımcı kaynaklara duyulan ihtiyaç da ayrıca veliler üzerinde fazladan mali yük oluşturmakta, ders kitaplarının ücretsiz dağıtılıyor olması da amaca hizmet etmekten uzaklaşıldığının göstergesi olarak değerlendirilebilir. " denildi.

"Bugüne kadar okutmakta olduğunuz dersler, okutulması planlanan dersler ve içerikleri hakkında MEB başta olmak üzere herhangi bir kurum tarafından görüşünüze başvuruldu mu?" sorusuna katılımcıların yüzde 76’sı hayır cevabını verirken yüzde 8’lik dilim evet cevabını verdi.

"Milli Eğitim Bakanlığının, okutulacak dersleri ve içeriklerini belirleme sürecindeki yaklaşımını nasıl değerlendiriyorsunuz?" borusuna ise katılımcıların yüzde 49’u siyasi cevabını verdi. Yüzde 37’si deneysel olduğu yönünde görüş bildirirken yüzde 14'ü 'bilimsel' diye cevapladı.