Mersin'de aralarında sivillerin de bulunduğu emniyet mensuplarına yönelik gerçekleştirilen operasyonda gözaltına alınan 57 kişiden 5’i tutuklandı, 52'si serbest kaldı. Müvekkil avukatları, reddi hakim taleplerine rağmen hakimin dosyaya usulsüz bakmaya devam ettiğini belirterek, "Hiçbir hukuki gerekçe olmadan 5 müvekkilimiz hakkında ise tutuklama kararı vermiştir." açıklamasında bulundu.

Mersin'de Beraat Kandili'nde yasadışı dinleme iddialarına yönelik olduğu iddia edilen operasyon sonrasında 57 kişi gözaltına alındı. 30 kişi emniyetteki ifadelerinin ardından serbest bırakıldı, 27 kişi ise dün sabah saatlerinde adliyeye sevk edilmişti. Burada Cumhuriyet savcısının adli kontrol talebi ile mahkemeye sevk etitği 7 kişi ise bu talebe bile gerek görülmeden serbest bırakılmıştı. Tutuklama talebiyle mahkeme sevk edilen 22 kişinin duruşması ise yaklaşık 30 saatte tamamlanabildi.

Cuma namazı saatinde açıklanan karar sonrası Mersin’de GDO operasyonu yapan eski KOM Şube Müdürü Suat D. ve yardımcısı Erdem K. ile daha önce aynı şubede görevli olan Ahmet Ş., Bekir K., Hüseyin A. tutuklandı. Aralarında sivillerin de bulunduğu diğer 17 kişi ise serbest bırakıldı.

Karar sonrası avukatlar bazı müvekkilleri ile birlikte adliye önünde açıklamalarda bulundu. Avukat Nurullah Layık, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sözde terör örgütü kurmak, yönetmek ve üye olmak soruşturması kapsamında müvekkillerinin göz altına alındığını hatırlattı. Soruşturmanın başından beri yaşanan usulsüzlükler ve yaşatılan cefaların müvekkilleri kadar kendilerinin de canına tak dediğini ifade eden Layık, "Nitekim mahkeme 4 günlük gözaltıdan sonra yaklaşık 30 saat süren sorgunun akabinde 5 müvekkilimizi tutukladı. Diğerlerini ise serbest bıraktı. Takriben 67 kişinin alındığı bu dosyada 5 kişinin tutuklanması bunun açıkça algı operasyonu olduğunu göstermektedir." diye konuştu.

'GDO'LU ÜRÜNLERİ MİLLETİMİZE YEDİRENLERİN PEŞİNDE KOŞTUKLARI İÇİN BU HALDELER'

Toplumda bu insanların usulsüz dinlemeler yaptığı, silahlı terör örgütü kurduğu ve devleti ortadan kaldırmaya, hükümeti yıpratmaya teşebbüs ettikleri gibi bir algı oluşturulduğunu vurgulayan Layık, "Buradaki tutuklanan ve soruşturulan arkadaşların hepsi Mersin'deki rüşvet çarkının, fuhşa aracılık edenlerin, GDO'lu ürünleri milletimize yedirenlerin peşinde koştukları için bu haldeler. Bu kesinlikle bir algı operasyonudur. Müvekkiller suçsuzdur. Bu da yargılamanın dosyanın içerisine bakıldığında hiçbir delilin olmaması bizim bu iddiamızı destekler mahiyettedir." ifadelerini kullandı.

'BELLİ KİŞİLER SEÇİLEREK TUTUKLAMA YAPILDI'

Avukat Ebubekir Sarıkaya ise dosyada tüm sanıklar için aynı suçlamaların geçerli olduğunu vurgulayarak, "Ya hepsinin tutuklanması ya da hepsinin salıverilmesi gerekirken belli kişiler seçilerek tutuklama yapıldı." dedi.

'HAKİM DOSYAYA USULSÜZ BAKMAYA DEVAM ETTİ'

Avukat Musa Bire ise duruşma sırasında reddi hakim talebinde bulunduklarını ifade ederek şunları söyledi: "Reddetme gerekçemizde hakimin daha öncesinde dosya içerisindeki delilleri tartışmış ve bu konuda ihsas-ı rey yapmış olması idi. Hakim usulsüz bir şekilde talebimizi reddetti. Ve bunun üzerine tutuklama kararını da bu delillere dayandırarak, kendisinin daha önce tartışılan ihsas-ı rey yaptığı delillerine dayandırarak sonuçlandırdı. Biz hakime ısrarla burada tarafsız olamayacağını söyledik. Burada delilleri değerlendirdiniz, burada tutuklamanın haricinde bir kararı verebilmenizin mümkünatı yok dedik. Kendisi ise dosyaya bakacağını, tarafsız olduğunu, tarafsızlığına güvendiğini dile getirdi. Bu şekilde dosyaya usulsüz bakmaya devam etti. 5 müvekkilimiz hakkında ise tutuklama kararı verdi. Hiçbir hukuki gerekçe olmadan müvekkillerimize tutuklama kararı vermiştir. Buradan biz kamuoyunun vicdanlarına duyuruyoruz."

'EY TORBACILAR OLMADI OLMADI OLMADI'

Serbest bırakılan Mersin Eski İstihbarat Şube Müdürü Ali Çengelci ise
"Öncelikle torbacılara seslenmek istiyorum" diyerek başladığı konuşmasında şunları ifade etti: "Ey torbacılar olmadı, olmadı, olmadı. Yine olmadı. Yapamadınız. Bu torbanın içine aynı Konya'daki gibi bir torba açtınız. Bu torbanın içine 3 tane istihbaratçı koyalım, 5 tane KOM'cu koyalım, 2 tane de Asayiş'ten olsun. Onlardan olmazsa olmaz. Bunun yanında bir tane de esnaf koyalım ki değişik olsun, olmaz öğretmen de koyalım, olmadı arkadaşlar, olmaz böyle. Böyle doldur boşalt işleri ile bu işler bu şekilde olmaz. Evet, torbacılık bu ikinci denemenizdi, olmadı. Bundan sonra da herhalde olmayacağını anlamışınızdır."

'EMNİYETTE HEM YEMEK HEM SU VERMEDİLER'

Pazartesi günü sabah 06.00'da gözaltına alındıklarını ve o günün Beraat Kandili olduğunu hatırlatan Çengelci şunları söyledi: "Maalesef kendilerini bir yere koyan insanlar o gün Beraat Kandili olmasına rağmen ben ve arkadaşlarıma akşam yemeği vermediler. Ben bunların hepsinin tutanaklara geçmesini sağladım. Kendim de şerh düştüm. Ertesi gün hem su yok hem yemek yok. Biz yemek istiyoruz yemek gelmiyor, kendi paramızla dahi yemek alamadık. Avukatlarımızın getirdiği yemeği içeri almadılar. Ellerinden gelen bütün zulmü yapmak istediler. Ama ne olursa olsun yine olmadı maalesef. Vatan sağ olsun, inşallah onlar da anlamışlardır bu şekilde olmayacağını."