Adana’da, yasal düzenleme daha Meclis'ten geçmeden ‘makul şüphe’ üzerine gözaltına alınan gazeteci yazar Aytekin Gezici, adliye önündeki eylemde kendisini kameralara alarak ‘fişleyen’ polislerin fotoğrafını Twitter’da paylaştığı gerekçesiyle Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Terör-Teknik ve Organize Suçlar Bürosu’nca ifadeye çağrıldı. Attığı tweetlerden dolayı ‘terör suçu’ işlediği iddiasıyla ifadesi istenen Aytekin Gezici’nin dosyasına ayrıca gizlilik kararı konması şaşkınlıkla karşılandı.

Gezici, avukatı Yusuf Özer ile birlikte adliyeye giderek ifade vermek istedi. Cumhuriyet Savcılığı'nda yaşananları ‘Tam Aziz Nesin'lik bir hikaye’ diye açıklayan avukat Yusuf Özer, "Evine gelen tebligat üzerine, kanunlara saygılı bir yurttaş olarak adliyeye gelen müvekkilimi ‘çok acele’ çağıran savcı 2 hafta izinliymiş. Yazı İşleri Bürosu bize 'şimdi gidin daha sonra gelirsiniz' dedi. Tepkimizin ardından izinli savcıya telefonla ulaşıldı ve başka bir savcıya ifade verilmesinin uygun görüldüğü bize söylendi. İfade vereceğimizi fakat iddianın ne olduğunu henüz bilmediğimizi yeni savcıya söyledim." dedi.

Bunun üzerine bakılan dosyadan Ekrem Dumanlı ve Hidayet Karaca’nın uzun gözaltı uygulamasına tepki amacıyla Adana Adliyesi önündeki basın açıklamasında suç işlendiği bilgisinin verildiğini aktaran Özer, "Adliye önünde demokratik hakkını kullanan müvekkilim, kendisini görüntüleyen polislerin fotoğrafını çekip tweet atması suç olarak görülmüş. Bu 'suçlama' terör suçu olarak değerlendirilip bir de hakkında gizlilik kararı verilmiş. Güler misiniz ağlar mısınız? Oysa hayli trajikomik bu durumla ilgili müvekkilim demokratik hakkını kullanırken ‘fişleyen’ kişiler eğer memursa biz onlardan şikayetçi olmuştuk." diye konuştu.