Pohl, Gazi Kışlası'nda patriot hava savunma sistemleriyle ilgili olarak düzenlenen basın bilgilendirme etkinliğinde, sistemin Türkiye'ye kurulmasıyla birlikte yapılan işin müttefik Türkiye'ye yönelik gerçek bir dayanışma örneği ve göstergesi olduğunu belirtti.
     Türkiye'nin talebi ve başvurusu üzerine Alman birliğinin buradaki görevinin Alman parlamentosunda değerlendirildiğini anımsatan Pohl, ''Geniş bir onay sürecinden geçtikten sonra çok kısa süre içerisinde Alman birliği bu noktaya gelip Türkiye'yi, müttefik bir ülkeyi bu noktada korumaya karar vermiştir. Almanya ile Türkiye NATO içerisinde partner ülkelerdir. Dünyanın başka ülkelerinde de bu iki ülke yakın bir işbirliği içerisindedir. Askeri işbirliğinde de beraber çalışmaktadır'' diye konuştu.
    
     -''Türkiye'nin omuzunda çok büyük yük var''-
    
     Türkiye'nin Almanya ile birlikte Balkanlar, Kosova ve Afganistan gibi bölgelerde yoğun bir işbirliği içerisinde bulunduğunu hatırlatan Pohl, şunları kaydetti:
     ''Asıl dayanışma örneği burada sunuluyor. Geçmiş yıllarda Türkiye soğuk savaş döneminde Almanya'ya destek verdiyse ve bu anlamda Almanya'nın yanında durduysa, bu seferde Almanya Türkiye'nin yanındadır. Türk halkını ve Türk devletini bu noktadan korumaya geldik. Türkiye'nin yanındayız. Türkiye'nin endişelerini paylaşıyoruz. Suriye'deki olaylar neticesinde bu bölgedeki sıkıntıları ve zor dönemin ne anlama geldiğini çok iyi biliyoruz. Türkiye'nin omuzunda çok büyük bir yük var. Hepimiz biliyoruz ki çok sayıda mülteci Türkiye'de buluyor. Türkiye'nin üstlenmiş olduğu yükün hepimiz bilincindeyiz. Alman kamuoyu tarafından da bu yakından takip ediliyor. Bu, doğal gördüğümüz bir dayanışma göstergesidir.''
    
     -Komplo teorileri-
    
     Pohh, Türk ve Alman birlikleri arasında iyi ve verimli bir işbirliği bulunduğuna dikkati çekti. Almanların Türkiye'de çok iyi karşılandığını, bütün kapıların açıldığını, Türkiye'de devamlı misafirperverlikle karşı karşıya kaldıklarını aktaran Pohl, şöyle devam etti:
     ''Patriot füze savunma sistemleri var olan en modern teknolojiyi içinde barındırmaktadır. Bu füze savunma sistemi çok rahat bir şekilde taktik ve balistik füzelere karşı bir savunma oluşturabilecek kesinle güç ve imkana sahiptir. Sistemler sadece az sayıda belli ülkelerin elinde bulunmaktadır. Bu sistemi buraya getirerek bu bölgeyi ve bu şehri korumaya ve savunmaya geldik. Bu sistem bunların da üstesinden gelebilecek özelliktedir. Patriotlarla ilgili bir birinden farklı komplo teorileri diyebileceğimiz konular gündeme getiriliyor. Bu tarz komplo teorilerini ortaya atan herkes aslında çıkan tezkere kararını incelemesi gerekiyor.''
     Türkiye'deki Alman askerleri için bir endişe oluşmadığını, İskenderun'da yaşanan olayın üzüntü verici olduğunu belirten Pohl, ''Biz sadece ve sadece Suriye'den gelebilecek balistik füze tehdidine karşı bir savunma noktası oluşturuyoruz. Araştıran herkes de bunun böyle olduğunu görecektir'' şeklinde konuştu.
     Hava Kuvvetleri İletişim Şube Müdürü Binbaşı Cengiz Alabacak ise Türkiye'de bulunan 4 adet sistemin aktif hale geldiğini belirterek, sistemlerin NATO Komuta Kontrol Merkezi'nce yönetildiğini kaydetti.
    
     -''Uçuşa yasak bölge oluşturulmayacak''-
    
     NATO Askeri Sözcüsü Yarbay Dariusz Kacperczyk de, asıl amaçlarını savunma olduğunu anımsatarak, ''Sistem saldırı amaçlı değildir ve uçuşa yasak bölge oluşturulmayacaktır. Patriotların gelme sebebi Türkiye'nin sahip olduğu hava savunma sistemine yardımcı olmaktır. Suriye'den gelebilecek herhangi bir saldırıya karşı savunma yapabilecek kapasitedir'' diye konuştu.
     Kacperczyk, sistemlerin konuşlandırıldığı yerlerin Genelkurmay Başkanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve NATO'nun ilgili birimleri tarafından belirlendiğini sözlerine ekledi.
     Toplantının ardından Alman askeri yetkililer yapılan çalışmalarla ilgili detaylı bilgi verdi. Radar ve bazı ekipmanlar basına gösterildi. Toplantıyı çok sayıda basın mensubu takip etti.
     Bilgilendirme toplantısına, Garnizon Komutanı Albay Kaan Kazaz ile Patriot Sistemleri Alman Harekat Birliği Komutanı Marcus Ellermann ile diğer askeri yetkililer katıldı.
     Bu arada, Alman birliğinde görevli Türk kökenli 2 asker, basın mensuplarının ilgi odağı oldu.