Mardin’in Nusaybin ilçesi Belediyesi önünde bir araya gelen bir grup, Belediye Eş Başkanı Sara Kaya ve DBP Eş Başkanı Zeynep Alğan’ın tutuklanması protesto etti.

Nusaybin’de KESK Bileşenleri, Belediye Genel-İş sendikası, belediye çalışanları, Belediye Meclis üyeleri, HDP ve DBP yöneticileri, Nusaybin Belediyesi Eş Başkanı Sara Kaya ile DBP İlçe Eş Başkanı Zeynep Alğan tutuklanmasını Nusaybin Belediyesi önünde toplanarak protesto etti. Nusaybin Belediye Eş Başkanı Cengiz Kök, Mardin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Februniye Akyol Akay, DBP ve HDP yöneticileri, sendika temsilcileri ve belediye çalışanlarının katıldığı eylemde sık sık 'Baskınlar bizi yıldıramaz', 'Savaşa hayır, barış hemen şimdi', 'Jinjiyanazadi' sloganı atıldı.

Belediye binası önünde kitle adına basın metnini okuyan Samiye Demir, 7 Haziran 2015 tarihinde yapılan genel seçime değinerek HDP’nin seçimde göstermiş olduğu başarıyı AKP hükümetinin kabullenmediğini ve bunun için AKP hükümeti bu sonucu değiştirmek için plan ve projelerini uygulamaya koyduğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanı ve AKP hükümeti, çözüm sürecini ret ederek var olan barış ve huzur ortamını dağıtmış ve ülkeyi iç savaşa sürükleyecek politikalar ortaya konulduğunu savunan Demir, şunları kaydetti: “Her gün bir güvenlik görevlisinin, gerillanın ve sivil halkın canına mal olan acı tabloları görmekteyiz. Bunlarla birlikte halkın seçilmişleri olan Belediye başkanlarını da gözaltı ve tutuklamalarla sindirmeye çalışmaktadır. Bu siyasi soykırımlara en son olarak eklenen Nusaybin Belediye Eş Başkanı Sara Kaya ve DBP Eş Başkanı Zeynep Alğan’da dün itibari ile tutuklanarak Mardin E tipi Cezaevi'ne konulmuştur."

Samiye Demir, halkın oyları ile seçilmiş belediye başkanlarının tutuklanmaları ve özgürlüklerinin elinden alınması aynı zamanda onları seçmiş halkında iradesini tutsak etmek anlamına gelmekte olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: "Buradan bir kez daha yetkililere sesleniyoruz, anti demoratik ve faşizan uygulamalarınıza son vermenizi ve halkın iradesi olan seçilmişlerimizi derhal serbest bırakın. Tutuklama ve gözaltılar a gerekçe olarak gösterilen iddialar ise kamuoyunu yanıltmaktadır. Özyönetim olarak söylenen talepler halkların birlikte karar alma süreçlerinde yer almasıdır. Nitekim Demokratik Bölgeler Partisi bünyesinde yer alan Belediyemiz, DBP tüzüğünde yer alan partinin amacında özyönetim ve özerklikle ilgili şunu belirtmiştir. Türkiye Cumhuriyetinin Türkler, Kürtler ve diğer etnik gruplar tarafından birlikte kurulduğu tarihsel gerçekliğinden hareketle, Türkiye halklarının aydınlık, ortak geleceğini Kürt Sorununun demokratik çözümü, inanç-mezhep odaklı imtiyazların reddi ile ortak vatanda özgür birliktelikte ve Demokratik Özerklik işlevselliğine dayalı demokratik cumhuriyette görür.

Demokratik ulusa demokratik özerklik ve demokratik cumhuriyet yoluyla varılabilir. Türkiye’nin katı merkeziyetçi ve tekçi yapılanmasına karşı, siyasi ve idari yapısında demokratikleşmeyi sağlamak amacıyla köklü bir reformu savunur. Halkın yerelde söz ve karar sahibi olduğu, tüm farklılıkların kendini özgürce ifade edebildiği Demokratik Özerklik modelini benimser. Bu modeli yaşam sallaştırmaya yönelik kapsamlı çalışmalar yürütür. Bu amaç doğrultusunda bilimsel araştırma ve tartışmalar geliştirir.’ şeklinde belirtilmiştir. Bizler buradan tekrar AKP’nin bu faşist ve hukuksuz uygulamalarını lanetliyor Türkiye haklarına bir kez daha sesleniyoruz. Onurlu barış mücadelesine hep birlikte omuz vererek ülkemizde özgürlük barış ve adaletin yeşermesi için herkesi haksızlıklara karşı tek vücut olmaya çağırıyoruz."

Açıklamadan sonra grup, 'İrademe uzanan eller kırılsın' sloganı eşliğinde DBP İlçe örgütüne doğru yürüyüşe geçti. Yapılan açıklamadan sonra grup, sessiz bir şekilde dağıldı.