Kucağında 4 aylık kızı Ayşe Elcin ve eşi Oğuz Budak'la geldiği polis merkezinde polislere çiçek veren Aynur Budak, "İkici hayata başladım" dedi.

Merkez Seyhan İlçesi'nin Ziyapaşa Mahallesi'nde geçen 10 Eylül'de plakası alınamayan bir otobüsün sıkıştırdığı 01 AYN 83 plakalı otomobil, demir korkuluklara çarpıp, 4 metre derinliğindeki sulama kanalına düşmüştü. Kadın sürücü hemşire Aynur Budak, akıntıda sürüklenen otomobilin içinde ölümle yüz yüze kalmıştı. Kazayı görenlerin ihbarı üzerine olay yerine gelen Motosikletli Yunus ekiplerinden polis memuru Hüseyin Özçelik, suya atlayarak hemşire Aynur Budak'ın kurtarılmasını sağlamıştı.

Görev yaptığı Doktor Aşkım Tüfekçi Çukurova Devlet Hastanesi'nde tedavi görüp, taburcu olan hemşire Aynur Budak, 4 aylık kızı Ayşe Elcin ve sağlık teknisyeni olan eşi Oğuz Budak'la birlikte Asayiş Ekipler Amirliği'ne gitti. Budak ailesi, 4'üncü Sınıf Şube Müdürü Cihat Şireli ve kendisini ölümden kurtaran polis memuru Hüseyin Özçelik tarafından karşılandı.

Polislere bir buket çiçek sunup, teşekkür eden Aynur Budak, polis ve kimliğini öğrenemediği genç sayesinde hayatta olduğunu belirtti. Ziyaret sırasında tekrar olay gününe döndüğünü belirten Budak, "İyi ki otomobilde kızım Ayşe Elçin yokmuş. O olsa daha kötü olurdu" dedi.

Kanala düştüğünde ilk anda çok korktuğunu, vatandaşların sesini duyunca cesaretlenerek korkuyu yendiğini anlatan Budak, "Emniyet kemerimi açıp, otomobilin içinden çıkmaya çalıştım. Bu arada otomobile su doluyor ve sürükleniyordu. Bir genç gelerek beni önce sakinleştirip daha sonra arka kapıdan çıkmamı sağladı. Daha sonra beni kanalın ortasına kadar götürdü. Ancak o da su yuttuğu için yoruldu ve beni bırakmak zorunda kaldı. Bu sırada imdadıma polis memuru arkadaşımız yetişti. Beni kurtararak karaya çıkardılar. İki arkadaşa da bana yeni bir hayat verdiği için çok teşekkür ediyorum" diye konuştu.

Motosiklet ile devriye gezerken telsiz anonsundan olayı öğrendiğini belirten polis memuru Hüseyin Özçelik ise "Kanala geldiğimizde bir genç hemşireyi çıkarıyordu. Genç, Aynur hanımı bir yere kadar getirdi ancak yorulunca onu bırakmak zorunda kaldı. Ben de hiç düşünmeden kanala atlayarak Aynur hanımı kurtardım. Bugün olsa yine hiç düşünmeden suya atlarım. Bu benim görevim, insanların hayatını kurtarmak" dedi.