Soğuk kış geceleri, başta evsizler olmak üzere dışarıda çalışmak zorunda kalanlar, “Çorbada Senin de Tuzun Olsun” kampanyası ile ısınıyor. İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğrencisi Ece Altınörs ve Uluslararası Ticaret ve Finansman Bölümü öğrencisi Sibel Arslan, İzmir sokaklarını bisikletleriyle karış karış gezerek, yardıma ihtiyacı olanların yüzünü güldürüyor.

Altınörs ve Arslan, sosyal medyadan yaptıkları çağrıya karşılık buldu. Üçkuyular’da hizmet veren bir restoran, dağıtılacak çorbayı pişiriyor. Çorbayı termoslara dolduran Altınörs ve Arslan, bisikletleriyle yola çıkarak arkadaşları ile buluşuyor ve dağıtım başlıyor. Termos, karton bardak ve ekmek gibi malzemeleri kendileri karşılayan öğrenciler, para yardımı kabul etmiyor. Sosyal medyada zaman zaman çağrıda bulunan ve malzeme desteği sağlayan öğrenciler, bir gecede ortalama 50 kişiye ulaşıyor.

Ece Altınörs, “İstanbul’da yapılan bir çalışma bize ilham oldu. İzmir’de ailelerimizle yaşayan öğrencileriz. Soğuk havada çalışmak zorunda kalan onlarca kişi var. Biz de ilk etapta cebimizdeki parayla iki termos alarak bu işe başladık. Şimdi sayımız arttı. Bir restorandan, her gün sıcak ezogelin çorbası alıyoruz. Sosyal medyadan bizim yaptığımızı görenler de destek olmak istiyor. Sokakta yaşamak zorunda kalanlar var. Biz de onlara bir katkı olsun diye İzmir’in sokaklarında dolaşıyoruz. Kendimize ait bisikletlerle sürekli caddelerde tur atıyoruz.” dedi.

Sibel Arslan ise çorba dağıtımına Üçkuyular’dan başladıklarını ardından metroyla Konak’a ulaştıklarını, bisikletleriyle Çankaya, Basmane ve Alsancak’a kadar ilerlediklerini belirtti. Kampanyaya başlamalarının ardından şehiriçinde farklı alanlarda üniversite öğrencilerinin de dağıtıma geçtiğini aktaran Arslan, mart sonuna dek kampanyalarını sürdüreceklerini söyledi. Bisikletlerle daha kısa sürede daha çok yer dolaşarak daha çok insana dağıtım yaptıklarını ifade ederek, “Sırt çantalarımıza ve bisiklet selelerine, taşımamız gereken malzemeler rahatlıkla sığıyor. Bisikleti olmayan arkadaşlarımız, yürüyerek dağıtım yapabiliyor. Bu süreçte sosyal medyada aktif olarak yaptıklarımızı paylaşmamız sonucunda hatırı sayılır bir kitleye ulaştık. Şimdi bize ulaşan gönüllü arkadaşları, kendi semtlerinde bu iş için örgütlüyoruz. Bizden sonra ilk başlayan ekip Bornova ekibi oldu. Direkt para yardımı kabul etmiyoruz ancak metal termosa ve karton kâselere ihtiyaç duyuyoruz, bu ihtiyaçlarımızı da sık sık sosyal medyada dile getiriyoruz.” şeklinde konştu.