Cihan- Sen Konfederasyonu ve Aktif Eğitim Sen Aksaray il Temsilcisi Şaban Önge, öğretmenlerin adaletsiz uygulamalara maruz kaldığını savunarak, "Bu mağduriyetlerin giderilmesi için ek göstergenin 3600’e yükseltilmesi, 15, 18 ve 20 olarak farklı farklı uygulanan aylık karşılığı ders saatlerinin ise eşitlenmesi gerekmektedir." dedi.

Önge, öğretmenlerin özlük hakları ile ilgili basın açıklamasında bulundu. Öğretmenlerin adaletsiz uygulamalara maruz kaldığını iddia eden Önge, şu ifadeleri kullandı: “Ülke ve toplumumuzun geleceği adına en önemli görevlerden birini ifa eden öğretmenler, ne yazık ki maddi gelir ve özlük hakları konusunda adaletsiz uygulamalar yüzünden mağdur oluyor. Bu mağduriyetlerin giderilmesi için ek göstergenin 3600’e yükseltilmesi, 15, 18 ve 20 olarak farklı farklı uygulanan aylık karşılığı ders saatlerinin ise eşitlenmesi gerekmektedir. Aktif Eğitim-Sen olarak, öğretmenlerimizin bu konudaki talebini ve önerilerimizi, resmi bir yazı ile başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere ilgili bakanlıklara ilettik.Taleplerimizin hayata geçmesi için ülke genelinde yürüteceğimiz kampanyaya, bütün öğretmenlerimizden ilgili yerlere e-dilekçe göndererek destek vermelerini bekliyoruz.”

ÖĞRETMENLERİN EK GÖSTERGESİ 3600 OLMALIDIR

Ek gösterge taleplerini dile getiren Şaban Önge, sözlerine şöyle devam etti: "Ek gösterge memurların maaşının hesaplanmasında kullanılan, hizmet sınıfları ve eğitim durumları ile kadro unvan ve derecelerine göre farklılık gösteren bir katsayıdır. 1 inci derece kadrolar için uygulanmak üzere 1500’den 8000’e kadar çeşitli ek göstergeler belirlenmiştir. Öğretmenlere uygulanan ek gösterge ise 3000’dir. Ek gösterge rakamları, memurların aylık ücretlerini ama ondan daha çok da emekli aylığı ve emekli ikramiyesinin ne kadar olacağını doğrudan etkilemektedir. Düşük ek gösterge, özellikle emekli maaşlarında yüzlerce lirayı bulan hak kaybına neden olmaktadır. Öğretmenler hem aldıkları eğitim gereği olarak hem de icra ettikleri kariyer mesleği olarak 3600 göstergeyi hak etmektedirler. Çünkü öğretmenle aynı süre eğitim almış, birbirine yakın şartlarda görev yapan diğer meslek gruplarındaki kamu çalışanlarında ek gösterge 3600 olarak uygulanmaktadır.

DÜŞÜK EK GÖSTERGE EMEKLİ ÖĞRETMENİ MAĞDUR EDİYOR

Ek gösterge tablosundan yola çıkarak emekli maaşı hesaplaması yapıldığında, ortaya son derece çarpıcı bir tablo çıkmaktadır. Ek gösteresi 3600 olan memur emeklisi, 979 TL ek maaş ödemesine hak kazanırken, ek göstergesi 3000 olan bir memur emeklisi, sadece 452 TL ek maaş ödemesi alabilmektedir. Bu durumda emekli bir öğretmen 450 TL’lik hak kaybına uğramaktadır. Öğretmenlerimiz emeklilikte aldıkları kıdem tazminatları da aynı nedenle 15 bin TL düşük olmaktadır. Bu uygulama, en başta Anayasamızın eşitlik ilkesine sonra da diğer mevzuatlarımızdaki eşit işe eşit ücret şartına aykırı olduğundan hukuksuz bir uygulamadır.

Bu tabloya neden olan düşük ek gösterge özellikle emeklilikte öğretmenlerin elini kolunu bağladığından, hizmet yılını doldurmuş birçok öğretmen emekli olmak istememektedir. Ek gösterge 3600’e çıkartıldığında öğretmenlerin büyük bir kısmı emekli olabilecek, böylece daha makul emekli maaşı sayesinde daha müreffeh bir hayat yaşayacaklardır. Aynı zamanda, atama bekleyen genç öğretmenlerin önü açılmış, eğitim kadrosu tazelenmiş olacaktır.

AKTİF EĞİTİM-SEN’İN ÖNERİSİ

Biz Aktif Eğitimciler Sendikası olarak, 14.07.1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na ekli (I) sayılı ek gösterge cetvelinin 'IV- Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı' bölümünün (b) bendinin aşağıdaki gibi değiştirilmesini istiyoruz.

TÜM ÖĞRETMENLERİN AYLIK KARŞILIĞI DERS SAATLERİ EŞİTLENMELİDİR

Öğretmenlerimizi hak kaybına uğratan ve mağdur eden bir diğer uygulama ise aylık karşılığı ders saatlerindeki eşitsizliktir. Millî Eğitim Bakanlığı, 'Yönetici ve Öğretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine' ilişkin kararın 5. maddesine göre, örgün ve yaygın eğitim kurumlarının müdür, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcıları haftada 6 saat; okul öncesi ve sınıf öğretmenleri haftada 18 saat; genel bilgi ve meslek dersleri öğretmenleri haftada 15 saat; atölye ve laboratuvar öğretmenleri ise haftada 20 saat ders okutmakla yükümlüdür. Hepsi 40 dakikalık derse giren, birbirine benzer yöntem ve teknikleri kullanarak ders işleyen, tamamı 4 yıllık fakülte mezunu olan ve aynı yollarla mesleğe alınan öğretmenlerden kiminin 15, kiminin 18, kiminin de 20 saat ders görevi yapmak zorunda olması hem Anayasa'ya ve evrensel hukuka aykırıdır hem de iş barışı, eşit işe eşit ücret, adalet ve hakkaniyetle bağdaşmamaktadır. Aynı şekilde, ek ders karşılığı ders görevlerinde de branşa göre farklılıklar ve eşitsizlikler bulunmaktadır. Öğretmenler arasından bir sınıf farkı oluşmasına neden olan bu uygulama, öğretmenlerimizi rahatsız etmektedir. Sendikamızın bu konuda yaptığı ankete katılan bin 396 eğitim çalışanından bin 188’i, yani yüzde 85’i 'öğretmenlerin aylık karşılığı okuttukları ders saatinin eşitlenmesi gerektiğini' belirtmiştir. Öğretmenlerimizin taleplerine kulak veren sendikamız, bu eşitsizliğin ortadan kaldırılması için 'aylık karşılığı girilen ders saati sayısının tüm alanlarda 15 saat olarak eşitlenmesini' önermektedir."