Beynin bir bölgesindeki hasar nedeniyle ortaya çıkan kas kontrol yetersizliğini olarak tanımlanan 'Serebral Palsi'li Muhammet Metin, eğitim alabilmek için çok sıkıntı çektiğini söyledi. Muhammet Metin, “12 yaşıma kadar hiç okula gitmedim. Nedeni normal okulların fiziki koşulları yapısı engellilere uygun olmadığı için hiçbir okul müdürü beni almak istemedi. Niye alamıyorlar? Fiziki koşulları uygun değil, asansör yok, rampa yok.” dedi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı Çiğdem Erdoğan Atabek ile birlikte Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Serebral Palsili çocukların sorunlarına ve kaybolan mesleklere dikkat çekmek amacıyla TESK Genel Merkez binasında Serebral Palsili Çocuklar Derneği (SERÇEV ) yararına “Kaybolan Meslekler Fotoğraf Sergisi”ni açtı.

Sergi açılışında konuşan Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı Çiğdem Erdoğan Atabek, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın kurulduğundan bugüne evrensel kriterler doğrultusunda ve engelin türü ve derecesi ne olursa olsun engelli vatandaşların da diğer vatandaşlar gibi inşa onuruna yakışır bir hayat sürdürmeleri ve onurlu bir üye sıfatıyla toplumda yer almaları için çalıştığını söyledi.
Atabek, konuşmasını “Bakanlık olarak Serebral Palsi’nin bir çok farklı engel durumu taşıyan özel bir engellilik gurubu bilinciyle bu gruba ayrı önem veriyoruz. Serebral Palsi çok disiplinli bir alan olduğu için bu alana yönelik sağlık ve eğitim alanındaki çözümlerde çok disiplinli olmalı mutlaka.” diye tamamladı.

“SERBRAL HASTASI ALGILAMADA ZORLUK ÇEKMEZ”

Serebral Palsili Kaan Erökten, engellilerin de normal kişiler gibi çalışmaya, gezmeye, eğlenmeye ihtiyacını olduğunu vurgulayarak “ Engelliler evde oturmak zorunda değil. Biz evden zor çıkan engellileriz. Engellilerin daha çok işlere ihtiyacı var. Serebral Palsi’yi işverenler ve halk bunu bilmiyor. Serebral Palsi nedir? Sadece bir beyin hastalığı değil, beyinde de sorun olabiliyor ama asla algılamada zorluk çekmez yani zarar vermez. Öncelikle size onu ne kadar severseniz o size o kadar yaklaşır.” diye konuştu.

Daha sonrasında ise çalışmak istediğini dile getiren Erökten, “Masa başı iş olabilir, telefona bakma, bilgisayar olabilir. İleride oturduğum yerden yapabileceğim her türlü iş olabilir.” dedi.

“FİZİKİ KOŞULLAR UYGUN DEĞİL, ASANSÖR YOK, RAMPA YOK DİYE OKULA ALAMIYORLAR”

Muhammet Metin, eğitim almak için katlanmak zorunda kaldığı sıkıntıları anlattı. “12 yaşıma kadar hiç okula gitmedim. Nedeni normal okulların fiziki koşulları yapısı engellilere uygun olmadığı için hiçbir okul müdürü beni almak istemedi. Niye alamıyorlar? Fiziki koşulları uygun değil, asansör yok, rampa yok. Her sınıfta 50-60 öğrenci var. Kendilerine sordum. Hangi okula gidebilirim. Hangi okulu önerebilirsiniz? Bana Özel eğitim kurumlarına gidebilirsiniz. Haftada bir gün 45 dakika Türkçe dersler alıyorduk hiç yetmiyordu. 2007’de Ankara’ya geldim. Ankara’da da aynı zorluklarla karşılaştık ama 2010 Milli Eğitim Vakfı Gökkuşağı okuluna yönlendirilmedim ve eğitimime orada devam ettim.” diye konuştu.

Metin, şimdi eğitimine lisede devam ettiğini söyleyerek “Birçok zorlukla karşılaşıyoruz. Derslerde diğer öğrencilerle hareket etmemiz gerekiyor. Bu okulların tüm Türkiye’ye yayılmasını istiyorum.” diye konuştu.