Ankara’da bir polis memuru, kuş besleme nedeniyle tartıştığı komşusunu beylik tabancasıyla darp etti. Hastaneye kaldırılan vatandaş aldığı darbe nedeniyle gözünü kaybetti.

Olay, 3 Ağustos 2015 günü Yenimahalle ilçesi 417 Sokak 36 numara önünde gerçekleşti. Mesaiden dönen polis memuru Ahmet G., bina girişinde komşusu Mustafa Ülsü ile karşılaştı. İddialara göre, Ahmet G., apartmanda kuş besleme nedeniyle tartıştığı komşusuna silahıyla saldırdı. Polis memuru silahın kabzasıyla Ülsü’nün kafasına vurmaya başladı. Darbelerden biri Mustafa Ülsü’nün gözüne geldi. Kanlar içinde yere yığılan Ülsü ambulansla Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Ameliyata alınan Ülsü sağ gözünü kaybetti.

“DARBEYİ ALINCA GÖZ HASAR ALMIŞ, KURTARAMADILAR”

Hastaneden taburcu olan Mustafa Ülsü, sabah işe giderken mesaiden dönen polis memurunun saldırısına uğradığını söyledi. Ülsü, “Bayat ekmekler vardı. Onları hayvanlara götürmek için alayım dedim. Anında tabancanın dipçiğiyle, gözümün üstüne vurdu. Yere düşmeme rağmen vurmaya devam etti. Komşum olmasaydı ben ölmüştüm orada. Bir kuş sebebi var, benim çocuklarla. Kendisi de çatıda kuş besliyor. Benim çocukları dövmüş polis.” dedi.

Aralarında başka bir sorunun olmadığını dile getiren Ülsü, diğer ekiplerin geldiği sırada da polis memurunun kendisine tehditler savurduğunu iddia etti. Ambulansla hastaneye kaldırıldığını anlatan Ülsü, “Gözüm yok. Gözüm çıktı, yerinde yok. Darbe alınca göz hasar almış. Kurtaramadılar. Gözümü kaybettim.” diye konuştu. Kafasına da darbe aldığını söyleyen Ülsü, polis memurunun serbest bırakıldığını anlattı.

ÜLSÜ’NÜN KOMŞUSU: “BİZE TEHDİTLER SAVURDU, CAN GÜVENLİĞİMİZ YOK”

Olaya tanık olan Mustafa Ülsü’nün komşusu Yılmaz Yıldırım ise gürültü üzerine balkona çıktığını ve polis memurunun komşusunu silahla darp ettiğini belirtti. Yıldırım, “Ben olayın şokuyla kanları görünce; ‘Vurma lan' diye bağırdım. Bağırdıktan sonra döndü, ‘Sıra sende lan’ dedi. Yardım etmek için üzerimi giyerken polis arkadaş evime çıktı. Kapımı çaldı. ‘Sen teröristsin, PKK’lısın, Haymanalısın. Mustafa’nın kanını döktüm. Senin bir ay içinde kanını içeceğim’ dedi. Sonra polis memuru aşağı indi. Ben de aşağı inip, komşuya yardım ettim.” şeklinde konuştu.

Komşusunun oğlunun, polis memuru gibi kuş beslediğini kaydeden Yıldırım, şöyle devam etti: “O da çatısına özel bir kuş yuvası ayarladı. Biz de, ‘Milletin parasıyla sen buraya nasıl yuva yaparsın’ dedik. O arada komşunun oğlu Emre'nin elinde güvercin görüyor. Güvercine tekme atıp, bunu at diyor. Sonra babası Mustafa görüyor. ‘Ayıp değil mi küçücük çocuğa niye bağırıyorsun?’ diyor. Olay buradan başlıyor. Şu anda kimsenin burada can güvenliği yok. Üçümüz de aynı binada yaşıyoruz. Çoluğumuz çocuğumuz var. Bir şey olursa sorumlusu devlet. O polis elini kolunu sallayarak geziyor. Arkadaşımız gözünden oldu.”