Avukat Celal Ülgen, 22 Temmuz 2014’te yapılan sahur operasyonunun ardından bir yıldır tutuklu tutulan polisler için, "Bu uygulama normal Türk hukuku uygulaması değildir. Bu uygulama Amerika’nın düşmanlarına uyguladığı Guantanamo uygulamasıdır.” dedi.

17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarından sonra Emniyet teşkilatını hedef alan operasyonlar 22 Temmuz 2014’te başlatıldı. Sahur vakti sofralarından alınan 116 isimden 76’sı cezaevinde bir yılını doldurdu. Geçen süreye rağmen iddianame yazılmadı. Mahkeme kararıyla 25 Nisan’da tahliye edilen polislerin tahliye kararı uygulanmadı. Kararı veren hakimler tutuklandı. Polisler şimdi kendilerine tahliye kararı veren hakimlerle koğuş arkadaşı oldu.
Bir yıl içinde 11 polis cezaevinde baba oldu, Ahmet Öztürk eşini ve doğmamış çocuğunu kaybetti. İki kez gözaltına alınıp serbest bırakılan sonra yine tutuklanan Selman Yuyucu’nun eşi ise yaşadığı stresten dolayı önce düşük yaptı sonra bir evlat dünyaya getirdi.

Bugün'den Bilal Şahin'in haberine göre, 22 Temmuz’dan beri polislerin dillerinden düşürmediği sözlerin başında, “Attığımız her imzanın arkasındayız. Hukuksuz hiçbir iş yapmadık” geliyor. Eşleri tutuklu olan polis eşleri de bu süreçte çok yıprandı. Eşlerinin yokluğunda birbirlerine güç verdiler. Polisler iki üç kişilik koğuşları paylaşırken onlar da dışarıda birbirleriyle eşlerinden yoksunken kendilerine zindan bildikleri evlerini birbirleriyle paylaştı. Haberde görüşlerine yer verilen hukukçuların değerlendirmeleri ise şöyle:

YAPILANLAR HUKUK DIŞINDA

Yargıtay eski Başkanı Prof. Dr. Sami Selçuk: Yapılanlar hukuk dışında. Ceza Yargılaması Yasası ışığında incelediğimizde açıklamak imkansız. İddianamenin hâlâ yazılmamış olmasını da açıklamak mümkün değil. Şüphelilerin neyle suçlandığını bilmek hakkı. Soruşturmanın gizliliği, haklarının çiğnenmesinin özrü olamaz. Bu hakkın çiğnendiğini görüyoruz.

Avukat Celal Ülgen: Bu uygulamayı Balyoz, Ergenekon ve OdaTv davalarında da yaşadık. Bu uygulama normal Türk hukuku uygulaması değildir. Bu uygulama Amerika’nın düşmanlarına uyguladığı Guantanamo uygulamasıdır. Bir kişiyi ya da zümreyi düşman görüyorsanız onu normal hukuk çerçevesinde yargılamaya layık görmezsiniz o sizin gözünüzde düşmandır ve hukuka layık değildir. Maalesef bizim yargımız da bu durumu kanıksadı.

EMNİYET ÇALIŞAMAZ HALE GETİRİLDİ

CHP Milletvekili Mahmut Tanal: Geçmişte başkalarına olduğu gibi bugün de bu polislere büyük bir insan hakkı ihlali işleniyor. Bu alışkanlığı yok etmemiz gerekiyor. Son süreçte TSK ve Emniyet çalışamaz hale getirildi. Stratejik isimler pasivize edildi.

GÜSAM Başkanı Ercan Taştekin: 18 Aralık 2013’te bu ülkede sivil bir darbe oldu. Hukuk askıya alındı. Darbelerin aklı, vicdanı, mantığı yoktur. Aleyhlerine hiçbir delil sunulamayan aksine ise her gün lehlerine deliller ortaya çıkan insanlar bir yıldır iddianamesi dahi yazılmadan tutuklu bulunuyorsa bu uygulamalar otoriter rejimlerde olur.

HUKUKSUZLUĞUN ZİRVESİ

Avukat Ergin Cinmen: Tutukluluk durumu yasalara aykırı yapıldı. Kaçma şüphesi gerekçe gösterildi. Ama bunun gerçek olmadığını hepimiz biliyoruz. Serbest kalma kararları uygulanmadı, tahliye kararı veren hakimler tutuklandı. Bu hukuksuzluğun zirvesiydi.