Halk arasında T3 ve T4 olarak bilinen değerler, metabolizmanızın hızlı çalışmasında çok önemli rol oynayan tiroid bezi hormonlarını gösterir. Uzmanlar, çok sık görülen tiroid hastalıklarının diyabet ve kalp hastalıkları kadar dikkate alınarak zaman zaman kontrol ettirmenin faydalı olacağını söyledi.

Hisar Intercontinental Hospital Klinik Laboratuvarlar Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bekir Sami Uyanık, tiroid hakkında bilgiler verdi. Tiroid bezi fonksiyon bozukluğu veya hastalığının, vücudun tüm hücrelerini olumsuz etkileyerek, başka hastalıklara karşı da savunmasız bırakacağını dile getiren Prof. Dr. Uyanık, “Çok sık görülen tiroid hastalıkları diyabet ve kalp hastalıkları kadar dikkate alınmalıdır. Kadınlarda, adet düzensizlikleri, ruhsal durum değişiklikleri, sıcak basmaları, uykusuzluk gibi durumların bazen menopozla ilgili olarak düşünülerek, tiroid hastalığının teşhisi gecikebilir. Tiroid Stimulan Hormon (TSH) ve serbest T4, daha sonra da Serbest T3, antikor testleri (Anti-TPO ve Anti-Tg) tiroid fonksiyonlarını değerlendirmede önemli kan testleridir. Kan testleri dışında, tiroid bezi bozukluğu ya da nodüllerini değerlendirmek için, gerektiğinde ultrasonografi, sintigrafi ve biyopsi yapılmalıdır. Beynin alt kısmında bulunan hipofiz bezi, kana TSH salgılayarak tiroid bezinin düzenli bir şekilde çalışmasını sağlamaya çalışır. Kan T3 ve T4 tiroid hormonları ile TSH düzeyleri arasında çok hassas bir denge vardır.” diye konuştu.

Prof. Dr. Uyanık, şunları dile getirdi: "Tiroid bezinin az çalışması (hipotiroidizm), tiroid ameliyatları sonrası tedavi için verilen tiroid hormonu ilacının kullanılmaması veya ilaç dozunun yeterli olmaması, kanda Serbest T3, Serbest T4 düzeylerinin düşmesine yol açar. Ve TSH yükselir. Tiroid hormonları az üretildiğinde, vücut fonksiyonlarının yavaşlamasıyla, kilo alımı, yorgunluk, kuru ve şişkin deri, saçın zayıflaması ve dökülmesi, kabızlık, soğuğa dayanıksızlık gibi belirtilerin olduğu hipotiroidizm tablosu ortaya çıkar. Bu durum tedavi edilmezse, ağırlaşıp kronikleşerek kardiyovasküler ve solunum yetmezliğine yol açabilir. Tiroid bezinin aşırı çalışması (hipertiroidizm) ya da dışarıdan alınan tiroid hormonu ilacının dozunun fazla gelmesi durumlarında ise, kanda Serbest T3, Serbest T4 düzeyi yükselir, TSH düşer. Metabolizma hızlanarak, kalp hızında artış, terleme, kilo kaybı, ishal, ellerde titreme, görme bozuklukları, sinirli ve kaygı hali, uyuma zorluğu görülebilir. Kadınlarda tiroid bozukluğu erkeklere göre daha fazladır. Nedeni tam açık olmamakla birlikte, gebelik ve doğuma bağlı olarak immün sistem değişiklerine bağlı olduğu düşünülmektedir. Gebelikte tiroid fonksiyonları ölçülerek gerek anne, gerekse bebek açısından olabilecek riskler değerlendirilir. Yenidoğan bebeklerde tiroid bezi iyi çalışmadığı durumlarda, teşhis edilemezse gelişim bozukluğu ve zeka geriliğine neden olur. Bu nedenle yenidoğanda topuktan alınan kan ile 'konjenital hipotiroidizm' testi yapılır. Çoğu zaman, tiroid bezleri yetersiz veya aşırı çalışsa bile, belirtilerin farkında olunmaz, başka sebeplere bağlanır. Bu nedenle, özellikle 35 yaş üstü olmak üzere, herkes en azından 3-5 yılda bir tiroid hastalıkları taraması yaptırmalıdır."