Ankara’da Özel Samanyolu Eğitim Kurumları’na yönelik terörle mücadele şubesinin yürüttüğü geniş çaplı aramaya tepki geldi. Kurum avukatları “Polisten korkmuyoruz çünkü hırsız değiliz. Gelsinler istedikleri gibi arama yapsınlar” derken, rögar kapakların açılarak içine bakılmasını şaşkınlık karşıladıklarını ifade etti.

Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliği tarafından verilen arama kararına Terör, Narkotik, Organize Suçlarla Mücadele, Siber Suçlarla Mücadele birimlerinin yanı sıra yüzlerce Çevik Kuvvet polisi katıldı. Özel Nurettin Topçu İlköğretim Kurumları’na gelen polisler okulun rögar kapaklarını da kaldırıp içeriye bakarak aramalarını sürdürdü. Okulun giriş çıkışları kapatıldı. Çalışan personelin adli sicil kayıtları tek tek incelendi. Avukatların ısrarlı bir şekilde arama kararını istemelerine, arama kararının neleri kapsadığı ve süresini görmek istemelerine rağmen kendilerine bir fotokopi kağıdı uzaktan gösterildi.

DEPODA ‘KLAVYE VAR NEDEN BİLGİSAYAR YOK’ SORUSU ŞAŞIRTTI

Aramalarda rögar kapağının açıldığını ifade eden kurum avukatı Yavuz Porikli, “Kütüphanede din kültürü derslerinde kullanılan yaklaşık 20-25 tane Kur’an-ı Kerim teker teker açılmak suretiyle incelendi. Yine kütüphanede bulunan çocuk kitaplarının arası didik didik arandı. Ne bulunmak istendiğini şuan anlamış değiliz.” diye konuştu. “Herhangi bir depodaki kullanılmayan bir klavye, kullanılmayan bir ‘mouse’ üzerinden ‘niye burada klavye var ama bilgisayar yok’ diye sordular. Adı üstünde; burası depo. Depoya koyulmuş kullanılmayan şeyler. Böyle bir arama geçiriyoruz.” diyen avukat, Samanyolu kolejlerinin 30 yıldan bu yana eğitim verdiğinin altını çizerek yapılan hukuksuzlukların hesabının hukuk çevresinde sorulacağını kaydetti.

‘ARAMA YAPILIRKEN GÜVENLİK KAMERALARI KAPATILDI!’

Aramalarda güvenlik kameraların kapatılmasının istendiğini ifade eden Av. Porikli, “Bilgisayarlardan imaj alınması istendi. ‘Bu bir arama, tabii ki alın’ dedik. İmaj alınırken güvenlik kameraların kapatılması talep edildi. Daha doğrusu ‘kapatıyoruz’ denildi. Bunu anlamış değiliz. Bir arama yaparken niçin güvenlik kameraları kapatılır!” dedi.

‘KUPALARI GÖTÜRMEK İSTESELER KAMYON TUTMALARI GEREKİR’

2006 yılından bu yana Samanyolu Eğitim Kurumları’nın avukatlığını yapan Hüseyin Mehan ise aramaların hukuki olmaktan ziyade siyasi bir operasyon olduğunu söyleyerek “Polisten korkmuyoruz çünkü hırsız değiliz. Gelsinler istedikleri gibi arama yapsınlar. Türkiye’nin en başarılı okullarıdır bunlar. Şuanda kupaları götürmek isteseler kamyon tutmaları gerekir. Altın madalyalar var. Onlardan endişe ediyoruz. Yarın altın olduğunu düşünerek alırlar mı almazlar mı bilemiyoruz? Onları da tutanak altına geçeceğiz.” diye konuştu.

‘PKK’YA OPERASYON YAPMASI GEREKEN TERÖRLE MÜCADELENİN OKUL BASMASINI HALKIN TAKDİRİNE BIRAKIYORUM’

Mehan, “150 tane şehit varken okulları basmanın bir algı yönetimi olduğunu anlamamak için aptal olmak gerekir. 150 tane şehit var, devlet Doğu’ya giremiyor, okullar yakılıyor ve Ankara’nın göbeğinde dünyaya mâl olmuş okullar terörle mücadele ekipleri tarafından basılıyor. PKK’ya operasyon yapması gereken ekiplerin okul basmasını halkın takdirlerine bırakıyorum.” dedi.

‘RÖGAR KAPAĞININ ALTINDA NE BULACAKSINIZ?’

PAK Eğitim İşleri Sendikası Genel Başkanı Abdullah Kayışkıran, yapılan operasyonla bazı şeylerin üstünün örtülmek istendiğini ifade ederek “Burada gelip de siz rögar kapağını kaldırıp ‘orada ne var?’ diye soruyorlar. Rögar kapağının altına ne bulacaksınız! Koltuğunun kılıflarını sökerek ne bulacaksınız?” ifadelerini kullandı. İki hafta önce de benzer bir arama yapıldığını hatırlatan Kayışkıran, “Hiçbir şey bulunamadı. Burada bulacağınız tek şey kalem olur, silgi olur.” diyerek okuldan binlerce öğrenin mezun olduğunu ve birçoğunun devlet yönetiminde bulunanların çocukları olduğu kaydetti.

‘BİR TAKIM OLAYLARIN ÜSTÜ ÖRTÜLMEK İSTENİYOR’

Arama yazısında “Siz buradaki öğrencilerinizi yargıya, emniyete yerleştiriyorsunuz” dendiğini ifade eden Sendika Genel Başkanı Kayışkıran, “Bu okullardan mezun olan öğrenciler bu ülkenin vatandaşı. Sınavla hak ettiği her yere girebilir. Savcı da olabilir, kapıcı da olabilir. Uydurulmuş bir örgüt ismi ile ‘Siz buradan insan kaynağı sağlıyorsunuz’ gibi kavramlar içi boş kavramlardır. Belli ki, bir takım olayların üstü örtülmek isteniyor.” dedi.

Devlet okullarında uyuşturucu kullanımın arttığının altını çizen PAK Eğitim İşleri Sendikası Genel Başkanı Kayışkıran, üyeleri olan Samanyolu eğitim kurumlarında öğrencilerin sigara içmesine dahi müsamaha gösterilmediğini anlattı.