Suriye'de 4 yıldan bu yana yaşanan iç savaşa, sınır güvenliği zafiyetini de kullanarak katılan Türk ve yabancı uyruklu vatandaşların sayısındaki artış korkutmaya başladı. Gaziantep Valiliği, sınırı geçmek isteyen 229'u yabancı uyruklu toplam 471 kişi hakkında adli ve idari işlem yapıldığını açıklarken, CHP Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker de 2 yıl önce 5 bin Türk vatandaşının sınırdan geçerek savaşa katıldığını öne sürdü. Valilik kanalıyla yapılan açıklamada, sınırı geçmek isteyen yabancı uyruklular arasında Trinidad And Tobago'dan Bangladeş'e kadar çok sayıda ülkenin vatandaşı yer alıyor.

Gaziantep Valiliği, Suriye'de yaşanan iç çatışmaların başlamasından bu yana, çatışma bölgesine gitmek için Gaziantep'i geçiş güzergahı olarak kullanmak isteyen 27'si yabancı uyruklu 269 vatandaş hakkında adli işlem uygulandığını bildirdi. Yapılan açıklamaya göre, 'terör örgütüne üye olmak' suçundan adli işlem yapılan bu şahısların 45'i tutuklandı. Suriye uyruklu 2 şahıs hakkında da 'İl Koordinasyon Kayıt Merkezi'ne gitmesi konusunda tebligat yapıldı. Serbest kalan 49 yabancı uyruklu şahıs sınırdışı edilmek üzere Yabancılar Şube Müdürlüğü'ne teslim edilirken, 173 Türk vatandaşı da tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Terör örgütü IŞİD'e katılmak için Gaziantep sınırını kullanmak isteyen yabancı uyruklu vatandaşların ülkeleri de dikkat çekti. Yapılan resmi açıklamaya göre, 27 Rus, 14 Suriyeli, 9 Alman, 6 Kazak, 5 Doğu Türkistan, 4 Tacik, 3 Trinidad And Tobago, 3 Özbek, 3 Libya, 2 Belçika, 2 Tunus, 2 Çin, 2 İtalya, 2 Azeri, 1 Afrika, 1 Bangladeş, 1 Gürcistan, 1 Fas, 1 Fransa, 1 Suudi Arabistan, 1 Norveç, 1 İsveç, 1 İspanya, 1 Hollanda, 1 Mısır ve 1 Bahreyn vatandaşı hakkında adli işlem yapıldı.

Valilik, 34 farklı ülkeden 202 yabancı uyruklu hakkında da idari işlem uygulandığını duyurdu. 37 Suriyeli vatandaş 'İl Koordinasyon Kayıt Merkezi'ne yönlendirilirken, 165 şahsın da sınır dışı edildiği belirtildi. Sınırdışı edilenlerin de Rusya, Endonezya, Doğu Türkistan, Güney Afrika, Mauritius, Avusturya, Fas, Fransa, Ürdün, Libya, Özbekistan, Mekedonya, Kazakistan, Kırgızistan, Kuveyt, Suudi Arabistan Türkmenistan, Maldivler, Venezuella, Azerbaycan, Almanya, Bosna Hersek, Pakistan, Tunus, Filistin, Nijerya, Kanada, Irak, Portekiz, Tacikistan ve Ukrayna ülkelerinin vatandaşı olduğu ifade edildi.

'GAZİANTEP SURİYE'YE GEÇEN TERÖRİSTLERİN ÜSSÜ OLDU'

Konuyla ilgili açıklama yapan CHP Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker de 2 yıl önce 5 bin Türk vatandaşının Suriye'ye geçtiğini ve çoğunun da hayatını kaybettiğini söyledi. IŞİD tehlikesine dikkat çeken Şeker, Türkiye'nin yasalara ve komşuluk hukukuna saygılı olması gerektiğine vurgu yaptı. Şeker, “Siz burdan oraya terör örgütü elemanı geçerken göz yumarsanız, sınır güvenliği tedbirleri almazsanız, karşı ülkedeki insanların ölümünden de sorumlu olursunuz. Biz bunu yaklaşık 4 yıldır söylüyoruz. Ama hükümet bilinçli olarak bunların karşıya geçmesine, orada eylem yapmalarına, yaralandıklarında da tedavi etmek koşuluyla bir takım kolaylıklar sağladı. Gaziantep, resmen sanayi şehri, marka şehir değil Suriye'ye geçen teröristlerin üssü oldu.” dedi. Şeker, şöyle konuştu: “Yarın bu işler tersine dönerse, ciddi anlamda problem yaşamaya başlarız. Biz bunları baştan beri söyledik. Mafya türer, kaçakçı çoğalır, organ kaçakçılığı, uyuşturucu kaçakçılığı yapanlar olur, silah kaçakçılığı olur, kadın kız ticaereti yapanlar olur. Bunların hepsi var şuanda. Ne söylediysek hepsi gerçekleşti. Müneccim olmaya gerek yok. Kriz yönetmek öngörülü olmak demektir. Öngöremezseniz krizi yönetemezsiniz.”

'SINIRDAN GEÇENLERİN HER BİRİ KENDİ ÜLKESİNİN IŞİD'İ OLACAK'

Sınırdan geçerken Rus, Alman ve İngilizlerin yakalanmaya başladığını anımsatan Şeker, “Batı da rahatsız olmaya başladı ve 'Denetimi artır' diyor. Çünkü IŞİD dağıldığunda burada çatışan yabancı teröristler kendi ülkelerine gidecek ve her ülkenin kendi IŞİD'i olacak. Bu ülkeler içinde ciddi ciddi sıkıntılar olacak. Bunların hepsinin farkındayız. Yarın birgün İngiltere'de, Amerika'da, Kanada'da ya da dünyanın değişik ülkelerinde bu terör eylemini burada savaşa katılan, cihat yaptığını iddia eden insanlar, yarın o ülkede kendi yaşadıkları ülkede eylemler yapacaklar. Malesef Türkiye Cumhuriyeti, özellikle de Başbakan ve Cumhurbaşkanı bu işe cevaz verdi. Bu insanların geçmesine kolaylık sağlayın dedi. AFAD'ı, Valisi, Emniyeti göz yumdular. Yarın birgün BM nezdinde benim ülkemle ilgili bir yargılama olduğunda bu insanların hepsi kanun karşısına çıkacaktır.” açıklamasında bulundu.