Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinde PKK terör örgütü tarafından suikast sonucu öldürülen 2 emniyet mensubu, Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü'nde düzenlenen törenin ardından memleketlerine gönderildi.

Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinde evlerinde uyurken PKK'nın suikastı sonucu şehit olan Terörle Mücadele Şubesi Polis Memuru Feyyaz Yumuşak ile Çevik Kuvvet Şube Polisi Okan Acar için Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü'nde tören düzenlendi. Düzenlenen törene İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk, Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük, Büyükşehir Belediye Başkanı Celalettin Güvenç, Emniyet Müdürü Eyüp Pınarbaşı, İl Jandarma Komutanı Albay Selman Kömürcü, şehit aileleri ve mesai arkadaşları katıldı.

Cenaze töreninde şehit Feyyaz Yumuşak'ın babası Mustafa Yumuşak, kardeşi polis memuru Fatih Yumuşak, şehit Okan Acar'ın annesi Zehra Acar ve yakınları gözyaşlarına hakim olamadı.

Şanlıurfa İl Emniyet Müdürü Eyüp Pınarbaşı, törende yaptığı konuşmada şöyle dedi: "2 Temmuz 1993 tarihinde Madımak Oteli'nde katledilenlerin intikamını almak için 3 gün sonra Başbağlar köyündeki masum insanları hunharca katleden, barış ve kardeşlik maskesi arkasına gizlenmiş odaklar, Suruç'ta katledilen vatandaşlarımızın intikamını almak iddiasıyla Ceylanpınar'da istirahat halinde olan, vatanına ve milletine hizmetten başka hiçbir gayeleri olmayan iki meslektaşımızı kahpece şehit etmişlerdir.

Maalesef son yıllarda kandan beslenen ancak barış ve kardeşlik sözünü dillerinden düşürmeyen bu odaklar, devletimizin tüm kurumlarına ve teşkilatımızın kılcallarına giren örgütle de kol kola girerek ihanet sarmalını genişletmişlerdir. Bu örgütün teşkilatımızın içine sızdırdığı uzantıları kullanarak, istihbarat faaliyetleri zafiyete uğratılmaya çalışılmış, ilimizin plaka tanıma sistemi, abilerinden aldıkları talimatla kapatılarak asayiş ve terör olayları tırmandırılmaya çalışılmıştır. Bu örgüt tarafından Suruç'taki terör saldırısı fırsat bilinerek, istihbarat ve terörle mücadele birimlerinin başında gecesini gündüzüne katarak cansiperane çalışan personelimiz, gazete manşetleri ve televizyonlarından saatlerce isimleri zikredilerek hedef yapılmışlardır. Neyi amaçladıklarını gayet iyi biliyoruz."

Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük ise şehitlerin ailelerinin artık devlet ve millet için en büyük emanet olduğunu ifade ederek, "Her zaman kendilerinin yanında olacağız. Ayrıca, iki şehidimiz Şanlıurfa semalarında ve hatıralarında en müstesna, en üstün mevkide hep hatırlanacak, asla unutulmayacaktır. 2 polis memurumuzu şehit eden alçak teröristler de buradan bilsinler ki devlet muhakkak yakalarına yapışacaktır." diye konuştu.

İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk ise konuşmasında şu ifadeleri kullandı: "Ülkenin birliği, bütünlüğü, bakası için canını veren güvenlik görevlilerimize, askerlerimize karşı yapılmış olan bu vahşice, caniane cinayet, hiçbir ahlak kuralını, hiçbir anlayışa, hiçbir insanlık kuralına, hiçbir din anlayışına sığacak bir şey değildir. Yatağında yatarken 2 insanı bir başka elim olay dolayısıyla şehit etmenin açıklanacak hiçbir şeyi olamaz. Hiçbir haklı dava böyle bir şeye haklılık kazandıramaz. Vahşice, müteneffirane, nefret ettirici faaliyetler ve cinayetler bu ülkede kimseyi korkutmasına imkan yoktur. Bu ülkenin birliği, bütünlüğü ne pahasına olursa olsun sağlanacaktır."

Şehit Okan Acar'ın annesi, cenazelerin geçişi ve selamlama töreni sırasında cenaze aracının üzerindeki oğlunun tabutuna sarılmaya çalıştı. Acılı anne Acar, polis memurları tarafından güçlükle sakinleştirildi. Ayrıca, cenaze törenine katılan bir grup ülkücü gençlik tarafından 'Şehitler ölmez vatan bölünmez' pankartı açıldı.

Düzenlenen törenin ardından Şehit Okan Acar'ın naaşı, memleketi Niğde'ye, Şehit Feyaz Yumuşak'ın naaşı ise Kırşehir'e gönderildi. Naaşlar, Gap Havaalanı'ndan havayolu ile gönderildi.